Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen ve yaklaşık 4 saat süren Kabine Toplantısı'nın ardından açıklamalarda bulundu. Erdoğan, "Sözlerimin hemen başında Pençe- Kilit Harekat bölgesinde teröristlerle girdikleri çatışmada şehit düşen kahraman Mehmetçiklerimize Allah'tan rahmet, ailelerine ve silah arkadaşlarına başsağlığı diliyorum. Tedavileri şu an devam eden yaralı askerlerimize Rabbim'den acil şifalar temenni ediyorum. Saldırıların ardından şehit yakınlarımızın bir kısmıyla telefonda görüştük. Kendilerine hem taziyelerimizi sunduk hem de devletimiz ve milletimiz adına minnettarlığımızı ifade ettik. Tarih bilmez, kutsal tanımaz edepsizlere rağmen şehit ailelerinin metanet, vakarı ve sabrı karşısında duygulanmamak elde değil" dedi.
'SON 5 GÜNDE 78 TERÖRİST ETKİSİZ HALE GETİRİLDİ'
Erdoğan, şehitlerin kanlarını her zaman olduğu gibi yerde bırakmadıklarını vurgulayarak, "Sadece son 5 günde Suriye ve Irak‘taki terör unsurlarına düzenlenen hava harekatlarımız neticesinde 114 hedef vuruldu, 78 terörist etkisiz hale getirildi. Milli İstihbarat Teşkilatı'mız (MİT) 12 Ocak'tan bugüne kadar terör örgütüne ait toplam 60 kritik altyapı ve mühimmat tesisini imha etmiştir. Emniyet ve jandarma birimlerimizin operasyonlarında yılbaşından bu yana terörle iltisaklı 465 kişi gözaltına alınmıştır. Cumartesi günü yaptığımız dar kapsamlı güvenlik toplantısında sahadaki güncel durumu değerlendirdik. Güvenlik birimlerimize yanında, yöresinde, arkasında kim olduğuna bakmadan tespit ettikleri tüm terör unsurlarını yok etme talimatı verdik. Bugünkü kabine toplantımızda diğer konuların yanı sıra son dönemde artan terör saldırılarını da tüm yönleriyle ele aldık. Öncelikle şu hususun altını tekrar çizmek istiyorum; Türkiye'nin bir süredir kararlılıkla uyguladığı terörü kaynağında bertaraf etme stratejisi en çok bölgemizde bir teröristten kurma hesabı yapanları rahatsız etmiştir. Bu rahatsızlık farklı yol ve yöntemlerle defalarca dışa vurulmuştur. Hazımsızlığın ifadesi, kimi zaman ülkemiz içindeki aparatlarını harekete geçirerek, kimi zaman ülkemizi 'işgalci' olarak suçlayarak, kimi zaman uluslararası arenada bizi sıkıştırmaya çalışarak, kimi zaman sosyal medya üzerinden yalan yanlış bilgiler yayarak, kimi zaman tetikçiliğini yaptırdıkları basın yayın organlarını kullanarak, kimi zaman da doğrudan canımıza acıtmaya yönelik hain terör eylemlerini destekleyerek gerçekleşmiştir" diye konuştu.
'PKK'YA SİLAH DESTEĞİ SAĞLAYARAK PALAZLANDIRMA GİRİŞİMLERİ HIZ KAZANMIŞTIR'
Türkiye'nin bölücü ele başlarını kendilerini güvende hissettikleri yerde imha ettikçe Türkiye'nin önünü kesmeye yönelik girişimlerin daha da arttığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Bölücü terör örgütü PKK’ya silah, mühimmat, eğitim ve himaye desteği sağlayarak palazlandırma girişimleri hız kazanmıştır. Ülkemizin Suriye'de ve Irak'ta gerçekleştirdiği sınır ötesi harekatlar sayesinde hedefine ulaşamayan bu çabaların halen ısrarla ve inatla sürdürüldüğünü çok iyi biliyoruz. Burada bir gerçeğin altını özellikle ve de kalın çizgilerle çizmekte fayda görüyorum; her ne kadar birileri anlamasa da biz sınır ötesi operasyonlarımızla sadece güney sınırlarımızın huzur ve güvenliğini garanti altına almadık. Bu operasyonlarla aynı zamanda ülkemizi bir terör koridoru ile kuşatma senaryolarını da yırtıp attık. Yine bu şekilde teröristlerin zulümleri sebebiyle göç edecek 3-4 milyon sığınmacının kendi topraklarında kalmasını temin ettik. Sınır ötesi harekatlarımız Türkiye'yi düzensiz göç dalgası üzerinden iç karışıklığa sürüklemeye dönük oyunları da boşa çıkarmıştır. Geçici sığınmacı statüsü ile ülkemizde bulunan 620 binden fazla Suriyeli terörden kurtarılmış güvenli bölgelere geri dönmüştür. Beslenme kaynakları kesilen, yeni milli devşiremeyen, sahada sürekli güvenlik güçlerimizin baskısı altında ezilen terör örgütü kendisine biçilen bölücü rolü uygulama imkanı bulamamıştır."
'TÜRKİYE TOPRAKLARI ÜZERİNDE AMELİYAT YAPTIRMAYACAĞINI ÇOK NET GÖSTERMİŞTİR'
Erdoğan, sınır ötesindeki askeri mevcudiyetin hem vatanın güvenliği hem vatandaşların huzur ve esenliği açısından hayati öneme sahip olduğunu kaydederek, "Bundan geriye dönüş asla söz konusu olamaz. Karşımızdaki tablo gayet açıktır. Türkiye bölücü terör tehdidini ya kaynağında kurutacak ya da eskiden olduğu gibi terörle mücadeleyi sınırları içinde, şehirlerinin sokaklarında, mahallelerinde verecektir. Ülkemizin böyle bir felaketle karşı karşıya kalmasına kesinlikle müsaade edemeyiz. Dolayısıyla bu mücadeleyi sadece kendimiz, kendi güvenliğimiz için değil, evlatlarımızın terörsüz bir iklimde büyüyebilmeleri için de sonuna kadar vermek mecburiyetindeyiz. Bu hakikatler dikkate alınmadan, gündeme getirilen ister iyi niyetli ister art niyetli olsun hiçbir teklifin ülkemize faydası, bizim nezdimizde de karşılığı yoktur. Aksi yöndeki ısrarlı beyanlar, sınırlarımız ötesinde cansiperhane bir şekilde görev yapan askerlerimiz başta olmak üzere milletimizin canını sıkmaktan başka hiçbir işe yaramayacaktır. Esasen bu tür gündemlerin ülkemizin planlarını bozduğu çevreler tarafından kesitli olarak körüklediğine inanıyorum. Çünkü Türkiye, başarılı sınır ötesi operasyonlarıyla toprakları üzerinde ameliyat yaptırmayacağını çok açık ve net göstermiştir. Bu da özellikle haritaları değiştirmekten, bunu sürekli gündemde tutanların bölgemize yeni Sevr dayatmasında bulunanların hesabını altüst etmiştir" diye konuştu.