Adalet Bakanı Bekir Bozdağ başkanlığındaki AKP heyetinin başörtü ve aile konusundaki anayasa değişikliğine destek istemek için HDP'yi ziyaret etmesi gündem yarattı. Cumhur İttifakı ortağı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin konu hakkında ne yorum yapacağı ise merak konusu oldu.
Bahçeli, tüm gözlerin çevrildiği MHP grup toplantısında konuşmasını gerçekleştirdi. Konuşmasının sonlarına doğru AKP heyetinin HDP ziyaretine değinen Bahçeli, "AKP heyetinin Meclis'te grubu bulunan partileri ziyaret etmesi gayet doğal ve doğru bir adımdır. HDP'ye nasıl baktığımızı tekrar etmeye lüzum duymuyorum. AKP heyetinin CHP ile kurduğu temasa ses çıkarmayanların bizim sırtımızdan HDP'yi dillerine dolamaları müflistir. Bizim gözümüzde HDP neyse, CHP de aynısıdır. Biz çözümün nasıl olacağına bakıyoruz." ifadelerini kullandı.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü vefatının yıl dönümünde anan Bahçeli, "Her nefsin ölümü tadacak olması ilahi takdirdir. Mühim olan gökkubbede hoş bir sada bırakmaktır. Kutlu bir hayat uzun bir hayat değil, haklı bir davayla geçen hayattır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk 84 yıl evvel ebediyete irtihal etmiştir. Aziz Atatürk emperyalizmle vuruşa vuruşa yeni Türk devletini iman ve irade gücüyle ortaya çıkardı. Selanik'te doğup Türk vatanını zulmün pençesinde kurtardı. Türk milletinin istikbal ve istiklali onun emsalsiz mücadelesiyle, anıtlaşmış yüksek ülküleriyle parladı. Yetim büyüdü milletini yetim bırakmadı. Bütün eğitim sürecinde büyük bir kumandan ve devlet adamlığı hamurunu yoğurdu. Atatürk kurucu bir liderdir. İlk Cumhurbaşkanımızdır. Gazi Mustafa Kemal Türk tarihinin, Türk milletinin asıl paydasıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'e çok şey borçluyuz. 10 Kasım Aziz Atatürk'ü anlamak, tanımak, tanıtmak için tarih tecrübesidir." dedi.
"Atatürk'ün kurduğu partinin başında oturan zatın bile isteği siyasi koloniye dönüşmesi Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluş esaslarına ihanettir." diyen Bahçeli sözlerini şöyle sürdürdü: "Gazi Mustafa Kemal Atatürk tam bağımsızlık düşkünü, antiemperyalist bir siyaset ve devlet adamıdır. Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetleri MHP ve Cumhur İttifakı'ndadır. Cumhuriyet'e yıkım projesi diyen ahlaksızlar milletin iradesiyle yıkılacaklar ve hesap verecekler. Türkiye Cumhuriyeti sonsuza kadar yaşayacak ve yaşatılacaktır."
MHP liderinin açıklamalarından satır başları:
"Artık sızlanmaya gerek yoktur. Türk milleti belini doğrultmuş, silkinip kalkmayı bilmiştir. Mazlumlara elini uzatan, gariplerin yüreğine dokunan bir Türkiye gerçeği bir gurur yaşatmaktadır. Bölgesel ve küresel krizlere karşı atıl, edilgen bir durumdan, etkin ve aktif bir Türkiye'ye ulaşılmıştır. Türkiye mahir bir siyaset eliyle, pergelin ayağını Ankara'ya koyup diğeriyle 360 derecelik bir bakış açısı elde etmiştir.
Rusya Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, güvenlik koridoru trafiği askıya alınmış, tahıl sevkiyatı durdurulmuştu. Kapanan tahıl koridoru Sayın Cumhurbaşkanımız ile Rusya Devlet Başkanı Putin'in sorumlu tutumuyla yeniden açılmış, açlık çeken toplumlara merhamet seferleri yeniden başlamıştır. Tüm dünya bu pozitif gelişmeyi takdirle karşılamıştır. İstanbul'da kurulacak masada barışın yeşermesi beklentimizdir. Gıda fiyatlarındaki artış, enflasyondaki yükseliş dünyayı kasıp kavurmaktadır. Türkiye tahılın ihtiyaç sahibi topluma ulaştırılması konusunda tüm ülkelere insanlık dersi vermektedir.
Türkiye doğalgazda da inşallah merkez haline gelecektir. Türkiye, barışçıl ve milli politikalarıyla güven veren sağlam politikalarıyla mazimizdeki asalet ve görkemli geleceğin ufkunda aşma becerisini Allah'ın izniyle gösterecektir. Türkiye'mizle iftihar ediyoruz. Mensubiyetinden onur duyduğumuz milletimizle övünüyoruz. Satanlarla, sövenlerle, ölümü gösterip sıtmaya razı etmek için fırsat kovalayanlarla açık seçik mücadele edeceğimizi haykırıyorum. Zaman Türkiye zamanıdır. Zemin Türk vatanı, Türk İslam coğrafyalarıdır. Zafer ise Türk milletinindir. Cumhur'un yıldırımlara taş çıkartan bıçkın mücadelesiyle lider ülke Türkiye olarak tezahür edecektir. Çok şükür Türkiye kış konusunda çok rahattır. Aksini iddia edenler zillete düşen müfteriler korosudur.
Değerli arkadaşlarım, bugün ABD'de ara seçimler yapılacaktır. Amerikan halkı, 36 eyaletin valisini seçmekle birlikte Temsilciler Meclisi'nin tamamını ve Senato'nun 35 sandalyesini oylarıyla belirleyecektir. ABD, sosyal, ekonomik ve siyasi kördüğümün pençesindedir. Toplumsal uzlaşma kanama geçirmektedir. Siyasetteki sert kutuplaşma ABD'yi kuşatmıştır. Biden, cumhuriyetçilerin senatoda çoğunluğu kazanması halinde kendisi hakkında azil süreci başlatacaklarını açıklamıştır. Biz demokratik süreçlerin harfiyen işlemesini ve sandık sonuçlarına saygıyı tavsiye ediyoruz. Kaos içindeki bir ABD'nin, bölünme ve ayrışma yoluna girmiş bir ülkenin diğer ülkelere de etkileri olacağını düşünüyoruz. Brezilya'da seçimler yapılmış, Lula tekrar devlet başkanı seçilmiştir. Fakat bu ülkedeki kaos bitmemiştir. Kore'deki gerginlik gün be gün tırmanmaktadır.
İsveç'te yapılan seçimlerden sonra kurulan hükümetin Türkiye'ye yönelik sıcak mesajları dikkatimizi çekmiştir. Finlandiya'nın NATO'ya üyeliği meselesi, öne çıkan gündemlerimizden biridir. İsveç ve Finlandiya'nın hangi somut adımlar attıkları ve terörle aralarına nasıl sınırlar koydukları titizlikle incelenmesi gereken bir husustur. NATO Genel Sekreteri'nin TBMM'de ne yapacağını, nasıl bir karar alacağını dikte etmesi bize göre edepsizliktir. Her defasında ifade ettiğimiz gibi hakimiyet kayıtsız şartsız milletindir. Milletvekillerinin NATO Genel Sekreteri'nin beyanatıyla hareket etmesi milli iradenin yok sayılmasıdır. NATO, TBMM'nin üzerindeki bir organ değildir. Biz kararımızı alırken sadece ve sadece Türk milleti ne diyor ona bakarız. NATO Genel Sekreteri boyunu aşan sularda kulaç atmaktan vazgeçmelidir. İsveç ve Finlandiya'nın geçen haziran ayında imzalanmış Madrid muhtırası kapsamında kalıcı adımları varsa ve hükümetimiz bunu tespit etmişse mesele yoktur. Yok hala kuşkular yakın ve yoğunsa, Türkiye kurnazca oyalanıyorsa bilinsin ki İsveç ve Finlandiya'nın NATO üyeliği karşısında aşılamayacak bir millet iradesi olacaktır.
Türk siyasetindeki muhalefet anlayışı, başkalarının ruhuyla var olma arzusundadır. Meskul muhalefet tantanası, iç dünyasını hepten kaybetmiş, ülkesine yabancı başkentlerin prizmasından bakmayı alışkanlık haline getirmiştir. Adına zillet dediğimiz muhalefet partileri buhrandan buhrana sürüklendikçe, geçim kapısı görecek kadar aşağılık bir seviyeye kapılanmaktadır. Sayıları 6 mı, 7 mi, 8 mi olduğu muamma haline gelen zillet ittifakı, dedikodunun anaforuna düşmüştür. Türkiye'nin an itibariyle en ciddi sorunu muhalefetin melez, menfur ve gayrimeşru bir çizgide sabitlenmiş olmasıdır. Dış güçlerin içerideki etki ajanı gibi faaliyet gösteren, bu savrulmaya siyaset diyen, bunu demokrasiyle maskeleyen zillet ittifakı, demokrasinin cellat başıdır. Arsıza sözün, kokmuşa tuzun fayda etmeyeceğini bilsek de bu tespitleri yapmak ana görevimizdir. Doğruya doğru demeyi inatla sürdüreceğiz.
Kılıçdaroğlu, CHP'nin başına paraşütle indirilmiş, özel görevle yetkilendirilmiş taşeron bir siyasetçidir. Bu görev Atatürk'ü itibarsızlaştırma ve CHP'yi silme görevidir. Bu görevin temelinde Dersim isyanının rövanşını almak yatmaktadır. Kılıçdaroğlu'nun hiçbir söz ve eylemi önceki genel başkanlarla bağdaşmamaktadır. Kılıçdaroğlu zihnen tutsak, siyaseten zincirlidir. Şaşkın ve şuursuzdur. ABD'den sonra Birleşik Krallık'ta soluğu alan Kılıçdaroğlu, hezeyan nöbetine girmiştir. Kayıp 8 saat ve hamburgerli geziden sonra Birleşik Krallık'ta kendisini ve partisini rezil etmiştir. Biz bundan hicap duyduk ama kendisi duymamıştır. Londra tefecilerine ağzına geleni söyleyen Kılıçdaroğlu yemlenmek için el avuç açmıştır. Parlak Türkiye için yatırımcılarla konuşmuş, 5 trilyon dolarlık fon yönetenlerle görüşmüş. İhtiyaç duyulan parayı bulduğunu açıklamış. Bunlar kamera şakası değildir. Trajikomik bir film senaryosu da değildir. Kılıçdaroğlu Türkiye aleyhine sahnede figüranlık yapmıştır. Türkiye'yi narkodevlet olarak yabancı devletlere ispiyonlayan Kılıçdaroğlu sömürgeciliğin inzibat görevlisidir. Sayın Kılıçdaroğlu düştüğün duruma kafa yordun mu? Ne yapıyorsun, nereye hizmet ediyorsun? Peşine düştüğün parayı kim sana vadedecek. Sen herkesi kör, alemi sersem mi sanıyorsun? Türkiye'de paraya istikbalini satacak gençlik yoktur.
Türkiye'yi sağda solda kara para ile itham edenler, Türk askerine uyuşturucu ticaretiyle çamur atan kim olursa olsun bizim gözümüzde vatan hainidir. Uyuşturucu ticaretine göz yumulduğunu iddia etmek FETÖ ağzıdır. Bu ağız Kılıçdaroğlu ile bütünleşmiş bir ağızdır. Kılıçdaroğlu kara para görmek istiyorsa HDP'yi incelesin. Bölücü terör örgütünün servetiyle ilgilensin. Zillet ittifakını Türk milleti geri gelmemek için gönderecektir.
MHP olarak, başörtüsü ve ailenin korunması yasasını sonuna kadar destekliyoruz. Bizim görüşümüz bellidir. Karar ve irademizde değişiklik yoktur. Bu anayasa değişiklik teklifini geniş bir ölçüde Meclis'te sonuca gidelim ya da halk oylamasına gidelim. CHP dürüstse, sözünün arkasındaysa bu meseleyi köklü çözümle buluşturalım.
EYT kardeşlerimizin taleplerinin karşılanmasıyla birlikte, sözleşmeli işçilerin kadroya geçirilmesini bekliyoruz. Sosyal medyadan MHP'ye istikamet çizilemeyecektir."