İzmir'de yaptığı sokak röportajındaki ifadeler nedeniyle “Cumhurbaşkanına hakaret” suçlamasıyla yargılanan Dilruba Kayserilioğlu’nun davası, avukatlarının ek süre talebi üzerine 31 Ekim’e ertelendi. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, Kayserilioğlu’nun bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılması isteniyor. Dava sonrası gazetecilere konuşan Kayserilioğlu, "Beraat edeceğime inanıyorum. Fikirlerimin her zaman arkasında olduğumu savunuyorum" ifadelerini kullandı.

‘Halkı Kin ve düşmanlığa tahrikten 7 Ay 15 gün ceza almıştı

Dilruba Kayserilioğlu, daha önce sokak röportajında kullandığı ifadeler nedeniyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” suçlamasıyla 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırılmış ve tutuklanarak Şakran Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’na gönderilmişti. Ancak 18 gün sonra tahliye edilen Kayserilioğlu, şimdi ise ‘cumhurbaşkanına hakaret’ suçlamasıyla tekrar yargılanıyor.

Avukatlar savunma için süre istedi

İzmir 50. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Kayserilioğlu’nun avukatları, savcının iddianamesine karşı savunma yapmak için ek süre talep etti. Mahkeme, talebi kabul ederek duruşmayı 31 Ekim, saat 14.30’a erteledi. Bu süre zarfında, Kayserilioğlu’nun avukatlarının yeni bir savunma hazırlayarak mahkemeye sunması bekleniyor.

Eleştirilerimin arkasındayım: Her zaman üstüne basa basa söyledim!

Dava sonrasında adliye önünde açıklamalarda bulunan Kayserilioğlu, “Dava halen daha devam ediyor, bu dava şahsi alındı. Gündemde hiçbir suç yokmuş gibi, katiller kol gezmiyormuş gibi, güllük gülistanlıkmış gibi devam ediyor. Ben suçsuz olduğumu her zaman söylüyorum. Beraat edeceğime inanıyorum. Fikirlerimin her zaman arkasında olduğumu savunuyorum. Avukatlarım da davanın takipçisi, gittiği yere kadar onlar da götürme niyetinde. Vatandaş olarak haklı olduğum için kazanacağıma, hukukun da doğrudan yana olacağına sonuna kadar inanıyorum” dedi.

Avukatından açıklama: Beraati muhtemel

Dava sonrasında adliye önünde konuşan Kayserilioğlu’nun avukatı Hüseyin Yıldız, “Bugün sokak röportajı yüzünden açılan ikinci davasının ilk duruşmasına girdik. İlk duruşmada savcı esas hakkındaki mütalaasını Dilruba’nın cezalandırılmasına yönünde açıkladı. Biz de beyanlarımızı sunmak için süre talebinde bulunduk. Duruşma, 31 Ekim saat 14.30’a ertelendi. Normalde biz asliye cezada bu kadar kısa sürede duruşma tarihi alamayız ama burada aldık. Türkiye’de hukuka güven yüzde 20’nin altına düşse de bizim güvenimi tam. Biz müvekkilimizin ifade özgürlüğü kapsamında beyanlarını her Türk vatandaşı gibi yönetime karşı eleştirilerini dile getirdiğine inanıyoruz. Suçsuz olduğuna inanıyoruz, beraatinin kuvvetle muhtemel olduğuna inanıyoruz. Zira Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile güvence altına alınmış ifade özgürlüğü var. Yöneticiler biraz daha eleştiriye açık olmalı. Hukuk, adalet gün gelecek elbet bize doğruyu söyleyecektir” diye konuştu.

Sürece dikkat çekti

İkinci duruşma tarihinin erkene verilmesine yönelik sorulan soruyu yanıtlayan Yıldız, “Meslektaşlarım da burada normalde en az iki ay sonraya gün verirler. Biliyorsunuz 14 Ağustos’ta iddianame yazıldı, 3 Eylül’de diğer dosyanın duruşmasına girdik, karar açılandı. Onun öncesinde 3 Eylül’de bakanlık kovuşturma izni verdi, 26 Eylül’de girdim. İkincisi 31 Ekim olacak ve muhtemelen de karar çıkacak. Ne biz ne Dilruba adalete olan inancını yitirmiyor. Türkiye Cumhuriyeti bir hukuk devletidir ve inanıyorum hakimler ve savcılar da hukuk kuralları çerçevesinde vicdanı kanaatlerine uygun karar verecektir" diye konuştu.

Ne olmuştu?

Dilruba Kayserilioğlu, İzmir’de yapılan bir sokak röportajında Instagram’ın erişime engellenmesine tepki göstererek bazı açıklamalarda bulunmuştu. Röportajın sosyal medyada yayılmasının ardından, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, Kayserilioğlu hakkında “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” ve “cumhurbaşkanına hakaret” suçlamalarıyla soruşturma başlattı. 12 Ağustos’ta gözaltına alınan Kayserilioğlu, çıkarıldığı mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.

Tahliye edilmesine rağmen davalar devam ediyor

Kayserilioğlu’nun, Şakran Kadın Kapalı Ceza İnfaz Kurumu’ndaki tutukluluğuna yapılan itiraz reddedilmiş, ancak 18 gün sonra tahliye edilmişti. Buna rağmen, hakkında açılan iki farklı davadan yargılanma süreci devam ediyor. Özellikle sosyal medya ve ifade özgürlüğü konularında tartışmalara neden olan bu dava, kamuoyunda geniş yankı uyandırdı.

TÜPRAŞ'tan İzmir Rafinerisi'ndeki yangına ilişkin açıklama TÜPRAŞ'tan İzmir Rafinerisi'ndeki yangına ilişkin açıklama

İfade özgürlüğü tartışmaları gündemde

Dilruba Kayserilioğlu’nun sokak röportajı sırasında yaptığı açıklamalar ve sonrasında yaşanan hukuki süreç, ifade özgürlüğü konusunda Türkiye’deki durumun yeniden tartışılmasına neden oldu. Birçok sivil toplum kuruluşu ve aktivist, Kayserilioğlu’na yönelik açılan davaların ifade özgürlüğünü kısıtladığını savunarak tepki gösterdi.

31 Ekim’deki duruşma merakla bekleniyor

31 Ekim’de yapılacak duruşmada, savunma avukatlarının sunacağı argümanlar ve mahkemenin vereceği karar, davanın seyrini belirleyecek. Kayserilioğlu’nun avukatları, savunma hazırlıklarını sürdürüyor ve dava dosyasındaki iddialara karşı kapsamlı bir yanıt vermeyi planlıyor. Türkiye’de ifade özgürlüğü ve hukukun işleyişine dair önemli bir örnek teşkil eden bu dava, kamuoyu tarafından yakından takip ediliyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ