Uluslararası vatandaşlık ve danışmanlık firması Henley & Partners'ın, Uluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA) verilerini temel alarak hazırladığı ve dünya genelinde referans kabul edilen 2025 Henley Pasaport Endeksi yayımlandı. Endeks, bir kez daha küresel güç dengelerinin ve diplomatik ilişkilerin seyahat özgürlüğüne nasıl yansıdığını gözler önüne serdi. Listenin en tepesinde bu yıl da bir değişiklik yaşanmadı. Asya'nın küresel finans ve ticaret merkezi Singapur, 227 destinasyondan tam 193'üne vizesiz veya kapıda vize uygulamasıyla giriş imkanı sunarak dünyanın en güçlü pasaportu unvanını korudu. Bu sonuç, Singapur vatandaşlarının dünya haritasında neredeyse hiçbir engele takılmadan, anlık kararlarla seyahat edebilmesi anlamına geliyor ve ülkenin küresel ölçekteki diplomatik başarısını tescilliyor.
Zirvenin hemen arkasında yine tanıdık isimler var. Teknoloji ve sanayinin öncüleri Japonya ve Güney Kore, 190 ülkeye sağladıkları vizesiz seyahat hakkıyla ikinciliği paylaştı. Bu iki ülkenin yıllardır listenin en üst sıralarındaki istikrarlı varlığı, Doğu Asya'nın küresel mobilite arenasındaki sarsılmaz konumunu bir kez daha kanıtladı. Pasaport gücü, sadece turistik geziler için değil, aynı zamanda iş, eğitim ve kültürel etkileşim için de kritik bir gösterge olduğundan, bu ülkelerin vatandaşları küresel fırsatlara erişimde büyük bir avantaja sahip oluyor.
Avrupa pasaportları gücünü ve etkisini koruyor
Endeksin üst sıraları, beklendiği gibi Avrupa Birliği ülkelerinin hakimiyeti altında. Birlik içindeki serbest dolaşım avantajını küresel arenaya da taşıyan Avrupa ülkeleri, adeta bir güç gösterisi yapıyor. Listenin üçüncülük kürsüsünü tam yedi Avrupa ülkesi paylaşıyor: Almanya, Fransa, İtalya, İspanya, Danimarka, Finlandiya ve İrlanda. Bu ülkelerin pasaportlarına sahip olanlar, 189 farklı ülkeye vize prosedürleriyle uğraşmadan seyahat edebilmenin keyfini sürüyor.
Avrupa'nın gücü bununla da sınırlı kalmıyor. Dördüncü sırada Avusturya, Belçika, Lüksemburg, Hollanda, Norveç, Portekiz ve İsveç gibi ülkeler 188 destinasyonla yer alırken, beşinci sırada ise komşumuz Yunanistan, İsviçre ve Yeni Zelanda 187 ülkeyle kendilerine yer buluyor. Bu tablo, Avrupa pasaportlarının hala dünyanın en çok arzu edilen seyahat belgeleri arasında olduğunu ve Schengen Bölgesi'nin yarattığı sinerjinin küresel bir seyahat özgürlüğü alanına dönüştüğünü net bir şekilde gösteriyor.
Türkiye'nin pasaportu nihayet değer kazandı
Yıllardır vize kuyruklarında bekleyen, Schengen vizesi reddi haberleriyle gündeme gelen Türk vatandaşları için 2025 endeksinden umut verici bir haber çıktı. Türkiye, son yıllardaki düşüş eğilimini tersine çevirerek pasaport gücü sıralamasında bir yükseliş kaydetti. Henley & Partners'ın son raporuna göre Türkiye, 2025 yılı itibarıyla dünya genelinde 46. sıraya yerleşti. Bu yükselişle birlikte Türk pasaportu, sahiplerine 119 ülkeye vizesiz veya kapıda vize alarak girme imkanı tanıyor.
Bu ilerleme, son dönemde özellikle Afrika, Asya ve Latin Amerika ülkeleriyle geliştirilen diplomatik ilişkilerin ve imzalanan yeni vize muafiyeti anlaşmalarının bir sonucu olarak yorumlanıyor. Her ne kadar Avrupa Birliği ülkelerine yönelik vize serbestisi hedefi hala uzak bir hayal olsa da, Türkiye pasaportu ile seyahat edilebilen ülke sayısındaki artış, küresel mobilite açısından olumlu bir adım olarak değerlendiriliyor. Endeksin vizesiz destinasyon sayısına göre yaptığı bu sıralamanın yanı sıra, farklı metrikleri içeren bazı genel değerlendirmelerde Türkiye'nin konumunun daha farklı noktalarda ele alınabildiği de görülüyor. Ancak temel seyahat özgürlüğü kriterinde kaydedilen bu 46'ncılık, pasaportun itibarındaki toparlanmaya işaret ediyor.
Pasaport gücü neden bu kadar önemli?
Henley Pasaport Endeksi, sadece hangi ülke vatandaşının daha rahat tatil yapabildiğini gösteren basit bir liste değil. Aslında, ülkelerin küresel sahnedeki itibarı, ekonomik gücü, diplomatik ilişkilerinin kalitesi ve dünyayla ne kadar entegre olduğunun somut bir yansıması. Güçlü bir pasaport, o ülkenin vatandaşlarına küresel iş fırsatlarına daha kolay erişim, uluslararası fuarlara ve konferanslara anında katılım, acil durumlarda hızlı hareket kabiliyeti ve daha zengin kültürel deneyimler sunar.
Öte yandan, endeksin ortaya koyduğu en çarpıcı gerçeklerden biri de "küresel mobilite uçurumu". Listenin zirvesindeki Singapur vatandaşları 193 ülkeye rahatça gidebilirken, listenin en altındaki Afganistan vatandaşlarının sadece 28 ülkeye vizesiz erişimi bulunuyor. Aradaki yaklaşık 165 ülkelik bu devasa fark, dünyanın farklı noktalarında doğmanın insan hayatındaki fırsatları ne denli kökten değiştirdiğini acı bir şekilde ortaya koyuyor. Bu durum, küresel eşitsizliğin en net görünümlerinden birini oluşturuyor.
Bir zamanların devleri artık zirvede değil
Endeksin dikkat çeken bir diğer detayı ise bir zamanlar listenin mutlak hakimi olan bazı ülkelerin yaşadığı gerileme. Uzun yıllar boyunca dünyanın en güçlü pasaportları arasında ilk sıralarda yer alan Birleşik Krallık, bu yıl 186 ülkeye vizesiz erişimle altıncı sıraya gerilemiş durumda. Brexit sonrası süreçte yaşanan diplomatik değişimlerin bu düşüşte etkili olduğu düşünülüyor. Benzer şekilde, bir diğer küresel güç olan Amerika Birleşik Devletleri de 186 ülkeyle altıncı sırayı Birleşik Krallık ile paylaşıyor ve eski parlak günlerinden bir nebze uzakta görünüyor. Bu durum, küresel seyahat özgürlüğü arenasındaki rekabetin ne kadar dinamik olduğunu ve diplomatik ilişkilerdeki en ufak bir değişimin bile pasaportların gücünü doğrudan etkileyebildiğini gösteriyor.
Listenin son sıralarında tam bir dram yaşanıyor
Madalyonun parlak yüzünde Singapur, Japonya ve Avrupa ülkeleri yer alırken, diğer yüzünde ise iç savaşlar, istikrarsızlık ve diplomatik izolasyonla boğuşan ülkeler bulunuyor. 2025 endeksinin en alt sıraları, ne yazık ki bu yıl da değişmedi. Listenin en sonunda, sadece 28 ülkeye vizesiz giriş hakkı tanıyan pasaportuyla Afganistan yer alıyor. Afganistan'ı, 31 destinasyonla Suriye ve 33 destinasyonla Irak takip ediyor. Pakistan (34), Yemen (35) ve Somali (36) gibi ülkeler de dünyanın en kısıtlı seyahat imkanına sahip pasaportlarına sahip. Bu ülkelerin vatandaşları için yurtdışına çıkmak, basit bir seyahatten öte, aşılması gereken sayısız bürokratik ve finansal engel anlamına geliyor.