Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) ekim ayı para politikası toplantısına ilişkin yayımlanan tutanaklar, yönetim konseyi üyelerinin faiz indirimine yaklaşımında farklı görüşlere sahip olduğunu gösterdi. Bazı üyeler, indirimi ekonomideki risklere karşı bir korunma olarak değerlendirirken fiyat artışlarının aşırı düşük seviyelere inmesi konusunda endişeler dile getirildi.

Faiz İndirimi Kararının Detayları

ECB Yönetim Konseyi, 16-17 Ekim tarihlerinde Slovenya’nın başkenti Ljubljana’da bir araya gelerek yılın üçüncü faiz indirimine imza attı. Bu toplantıda üç temel politika faizi 25 baz puan düşürülerek bankanın enflasyonla mücadele stratejisine katkı sunulması hedeflendi. Yayımlanan tutanaklar, konsey üyelerinin bu kararın ardındaki motivasyonlarını ve risk algılarını ortaya koydu.

Tutanaklarda ECB üyelerinin faiz oranlarının “kısıtlayıcı bölge” olarak adlandırılan seviyelerde kalacağını ve dezenflasyonist süreci desteklemeye devam edeceğini öngördüğü vurgulandı. Faiz indiriminin riskli bir adım olmadığı yönündeki görüşlerin ağırlık kazandığı görülse de enflasyonun beklenenden daha düşük seyretme olasılığı konusunda bazı üyeler temkinli yaklaşımlar sergiledi.

Gelen Veriler Piyasaları Zorluyor

ECB tutanaklarında faiz indiriminin piyasa katılımcıları açısından kafa karıştırıcı bir dönem oluşturduğu belirtildi. Özellikle gelen veriler, enflasyondaki düşüşün hızı ve para politikasındaki gevşeme döngüsünün etkileri konusunda fiyatlamaların yapılmasını zorlaştırdı. Bu durum, piyasalarda belirsizliğe yol açarken bankanın kararlarının ekonomik büyümeyi nasıl şekillendireceği üzerine tartışmalar yoğunlaştı.

Faiz indirimi ile ECB’nin düşük enflasyon ve zayıf ekonomik büyüme risklerini bertaraf etmek istediği ifade edildi ancak bu adımın yeterli olup olmayacağı ve ekonomik durgunluğa karşı nasıl bir koruma sağlayacağı konusu, konsey üyeleri arasında tartışılmaya devam ediyor.

Aralık Ayında Faiz İndirimi Soru İşareti

Masha Amini protestolarına katılanlarına idam cezası! Masha Amini protestolarına katılanlarına idam cezası!

Tutanaklarda ekonomik göstergelerin yavaşlama sinyalleri verdiği ve enflasyondaki aşağı yönlü sürprizlerin geçici olabileceği de dile getirildi. Eğer bu durum doğrulanırsa ECB’nin aralık ayında yeni bir faiz indirimi yapmaktan kaçınabileceği belirtiliyor. Buna rağmen konsey üyeleri, enflasyonun 2025 yılı sonuna kadar hedeflenen yüzde 2 seviyesine ulaşacağı konusunda genel bir uzlaşıya sahip.

2025 sonrası için enflasyon tahminlerinde farklı görüşlerin olduğu da tutanaklara yansıdı. Konsey üyelerinden bazıları; çok düşük ekonomik büyüme, finansal sistemde zayıflama ve ücret baskılarının ortadan kalkması gibi faktörlerin enflasyonu hedefin altında tutabileceğini savundu.

Faiz İndirimi, Ekonomiyi Desteklemek İçin mi?

ECB’nin ekim ayında aldığı faiz indirimi kararı, piyasa beklentileri doğrultusunda zayıflayan Avrupa ekonomisini desteklemeyi hedefliyordu. Banka, politika faizlerini üç kez indirerek piyasaların güvenini yeniden tesis etmeye çalışıyor. Ekim ayında yapılan son indirimin ardından banka, mevduat faizini yüzde 3.25 seviyesine çekti.

Bu adım, Avrupa finans piyasaları için önemli bir gelişme olarak değerlendirildi. Özellikle kısa vadeli fazla mevduatlarını ECB’ye ileten bankalar açısından bu faiz indirimi, maliyetleri düşürücü bir etki yaşattı.

Aralık Ayındaki Faiz Toplantısı Bekleniyor

ECB’nin faiz politikası üzerindeki tartışmalar devam ederken gözler, 12 Aralık’ta gerçekleştirilecek olan bir sonraki para politikası toplantısına çevrildi. Piyasa beklentileri, ECB’nin bu toplantıda dördüncü bir faiz indirimi yaparak politika faizini yeniden 25 baz puan daha düşüreceği yönünde ancak ekonomik veriler ve enflasyon dinamikleri, bu kararın nasıl şekilleneceği konusunda belirleyici olacak.

ECB, enflasyonu zamanında yüzde 2 hedefine geri getirme taahhüdünü sürdürüyor ancak bu hedef doğrultusunda atılacak adımların hem Avrupa ekonomisinin gidişatı hem de küresel ekonomik koşullar göz önüne alındığında dikkatle izlenmesi gerekecek. Aralık ayındaki toplantı, ECB’nin uzun vadeli stratejileri açısından önemli bir dönemeç olarak kabul ediliyor.

Kaynak: AA