Sadece bir vuruştan öte, adeta bir savaş sanatı olan Osmanlı tokadı, Osmanlı Ordusu'nun özel eğitimli askerleri tarafından kullanılan ve kökeni derin bir tarihi mirasa dayanan bir tekniktir. Her ordu üyesinin bu tokadı atamadığı, özel eğitim ve yoğun çalışma gerektirdiği bilinmektedir.
Osmanlı Tokadı Nasıl Ortaya Çıktı?
Osmanlı tokadının ortaya çıkışı ile ilgili farklı rivayetler mevcuttur. Bir rivayete göre, Osman Bey'in bir tartışma sırasında attığı tokat ölümcül sonuçlar doğurmuş ve bu şekilde efsanevi tokat tekniği ortaya çıkmıştır.
Başka bir rivayete göre ise IV. Murad'ın Sadrazam Hafız Ahmed Paşa'ya karşı kullandığı etkili bir savunma hareketi olarak ortaya çıkmıştır.
Ortaya çıkış tarihiyle ilgili net bir bilgi bulunmasa da, Osmanlı tokadı silahsız savaş sanatının en önde gelen örneklerinden biri olarak kabul edilmektedir.
Osmanlı Tokadı Eğitimi:
Özellikle azab askerleri, genç yaşlardan itibaren sarayda özel bir eğitimden geçerlerdi. İri yapılı ve güçlü olmaları için özenle beslenirler, avuç içleri nasırlı ve güçlü hale getirilirdi. Her gün mermer tokatlayarak ve özel egzersizlerle kol kasları geliştirilerek bu vuruş tekniği öğretilirdi.
Osmanlı Tokadının Özellikleri:
- Tokatın gücü ve etkisi, avuç içinin nasırlaşması ve kasların geliştirilmesi ile artırılırdı.
- Hedefe aniden ve sert bir şekilde vurularak düşman sersemletilir veya bayıltılırdı.
- Sadece savaşlarda değil, cezalandırma ve disiplin sağlama amaçlı da kullanılabilirdi.
Delibaş Askerler ve Osmanlı Tokadı:
Delibaş askerleri, seferlerde ve muharebelerde düşmanı en önde karşılar ve düşmanı saf dışı bırakmak için Osmanlı tokadını kullanırdı. Bu askerler, cesaretleri ve becerileriyle Osmanlı ordusunun en saygın birlikleri arasında yer alırdı.