İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'nın, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve iştiraki İZBETON A.Ş.'deki "yolsuzluk" ve "usulsüzlük" iddialarıyla başlattığı soruşturma, yeni gözaltılarla genişlemeye devam ediyor. 1 Temmuz sabahı, şafak vaktinde yapılan ilk operasyon dalgasının ardından, soruşturmayı yürüten savcılığın talimatıyla 7 kişi daha gözaltına alındı. Bu yeni gözaltılarla birlikte, soruşturma kapsamında emniyete götürülen kişi sayısı 137'ye yükseldi.

Soruşturmanın ilk gününde, haklarında gözaltı kararı verilen 157 kişiden 130'u yakalanmıştı. Son 7 kişinin de eklenmesiyle birlikte, emniyetin aradığı 20 kişinin yakalanması için çalışmaların sürdüğü belirtiliyor. Bu durum, operasyonun ilerleyen günlerde yeni gözaltılarla daha da genişleyebileceği ihtimalini gündeme getiriyor. Gözaltına alınan yeni isimlerin kimlikleri ve görevleri hakkında henüz bir açıklama yapılmazken, bu kişilerin de belediye ve bağlı şirketlerdeki ihale süreçleriyle ilgili olarak sorgulanacağı tahmin ediliyor.

Operasyonda gözaltına alınanların ifade işlemleri başladı.

İzmir'de çıkan yangınlar sonrası yürek burkan kareler!
İzmir'de çıkan yangınlar sonrası yürek burkan kareler!
İçeriği Görüntüle

Sorgu merkezi Yeşilyurt emniyet binası

Gözaltına alınan tüm kişiler, ifadelerinin alınması için İzmir Emniyet Müdürlüğü'nün Yeşilyurt'taki hizmet binasında tutuluyor. Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından yürütülen sorgu işlemleri, operasyonun en kritik aşamasını oluşturuyor. Aralarında eski İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, belediyenin eski ve mevcut üst düzey bürokratları, kooperatif yöneticileri ve iş insanlarının da bulunduğu 137 kişinin, önümüzdeki günlerde gruplar halinde savcılığa sevk edilmesi bekleniyor.

Emniyetteki sorgu sürecinin, operasyonun kapsamı ve kişi sayısının fazlalığı nedeniyle birkaç gün daha sürebileceği belirtiliyor. Avukatların da katıldığı ifade alma işlemlerinde, kişilere, özellikle Sayıştay ve Mülkiye Müfettişi raporlarında yer alan usulsüzlük iddiaları, ihaleye fesat karıştırma ve kamuyu zarara uğratma gibi suçlamaların sorulduğu öğrenildi. Bu ifadeler, soruşturmanın seyrini ve kimlerin tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edileceğini belirleyecek.

Soruşturmanın arka planı: Ne olmuştu?

İzmir'i ve Türkiye siyasetini sarsan bu dev operasyon, uzun bir hazırlık sürecinin ardından 1 Temmuz sabahı başladı. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, İZBETON A.Ş. tarafından yürütülen bazı kentsel dönüşüm projeleri ve kooperatiflerle yapılan sözleşmelerde, "ihaleye fesat karıştırıldığı", "nitelikli dolandırıcılık yapıldığı" ve "kamunun zarara uğratıldığı" iddiaları üzerine soruşturma başlatmıştı.

Soruşturma, özellikle Tunç Soyer'in belediye başkanlığı yaptığı dönemi kapsıyor. Haklarında gözaltı kararı verilen 157 kişi arasında, Soyer ve Aslanoğlu'nun yanı sıra, belediye ve iştiraklerinde kritik görevlerde bulunmuş çok sayıda bürokrat, teknik personel ve iş dünyasından isimler yer alıyordu. Bu durum, operasyonun, sadece siyasi figürleri değil, aynı zamanda idari ve ticari bir "çıkar ağını" hedef aldığını gösteriyor.

Siyasi ve hukuki süreç nasıl işleyecek?

Gözaltı sayısının 137'ye yükselmesi, soruşturmanın ne kadar geniş bir alana yayıldığını ve iddiaların ne kadar ciddi olduğunu bir kez daha ortaya koydu. Şimdi gözler, emniyetteki sorguların tamamlanmasının ardından yaşanacak hukuki sürece çevrildi. Savcılığın, kişilerden kaçı hakkında tutuklama, kaçı hakkında adli kontrol veya serbest bırakma talep edeceği, önümüzdeki günlerde netleşecek.

Siyasi cephede ise, ana muhalefet partisi CHP, operasyonu bir "yargı kumpası" ve "siyasi sindirme operasyonu" olarak nitelendirmeye devam ediyor. CHP Genel Başkanı Özgür Özel, operasyonun ilk gününde yaptığı açıklamada, "İzmir mücadelemizin 1. günü" diyerek, partisine yönelik bu hamleye karşı direneceklerini ilan etmişti. İktidar kanadı ise, sürecin tamamen hukuki olduğunu ve yolsuzlukla mücadelenin bir parçası olduğunu savunuyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ