İzmir Körfezi can çekişiyor: Balık ölümleri ve ağır koku, sahilleri esir aldı!
İzmir Körfezi can çekişiyor: Balık ölümleri ve ağır koku, sahilleri esir aldı!
İçeriği Görüntüle

Türkiye'yi etkisi altına alan ve özellikle Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde rekor seviyelere ulaşan sıcak hava dalgası, hayatı adeta felç etti. Sıcaklığın en yüksek ölçüldüğü kentlerin başında gelen, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle bilinen Şanlıurfa, kelimenin tam anlamıyla "yanıyor". Kentin en işlek noktalarından biri olan Atatürk Bulvarı'nda bulunan dijital termometre, öğle saatlerinde, gölgede bile 55 dereceyi göstererek, görenleri hayrete düşürdü. Bu, sadece bir rakam değil, aynı zamanda, insan sağlığını ve günlük yaşamı tehdit eden, ciddi bir doğa olayının da somut bir göstergesi. Asfaltın sıcaktan erime noktasına geldiği, klimaların bile yetersiz kaldığı kentte, vatandaşlar için dışarıda olmak, adeta bir ateş çemberinin içinde yürümekle eşdeğer. Bu "cehennem" sıcakları, kentteki yaşamı durma noktasına getirdi.

Sokaklar boşaldı, herkes bir damla serinlik peşinde

Günün en sıcak saatlerinde, Şanlıurfa'nın normalde cıvıl cıvıl olan sokak ve caddeleri, adeta bir hayalet şehre dönüştü. Zorunlu olmadıkça kimsenin dışarıya çıkmadığı kentte, hayat adeta durdu. Kepenk kapatan esnaflar, evlerine veya dükkanlarının serin köşelerine çekilirken, sokaklarda sadece birkaç gölge arayan insan veya bir damla su bulmaya çalışan hayvanlar göze çarpıyordu.

Bu kavurucu sıcaktan bir an olsun kurtulmak isteyen vatandaşların sığınağı ise, kentin birkaç serin noktası oldu. İşte Urfalıların sığındığı o serin limanlar:

  • Balıklıgöl: Manevi ve Serin Bir Sığınak: Kentin manevi kalbi olan tarihi Balıklıgöl Yerleşkesi, bu sıcak günlerde, sadece bir inanç merkezi değil, aynı zamanda bir "serinleme" merkezi haline geldi. Yüzlerce yıllık ağaçların gölgesi, gölün suyunun yarattığı serin esinti ve tarihi mekanların o taş duvarları, dışarıdaki cehennemi unutturan bir vaha görevi gördü. Vatandaşlar, aileleriyle birlikte ağaçların altında oturarak, ayaklarını suya sokarak veya sadece o manevi atmosferde dinlenerek, bir nebze olsun nefes almaya çalıştı.

  • Parklar ve Yeşil Alanlar: Kentin dört bir yanındaki parklar ve yeşil alanlar da, sıcaktan bunalanların akın ettiği bir diğer adres oldu. Özellikle fıskiyeli süs havuzlarının etrafı, serinlemek isteyen çocukların ve gençlerin neşeli çığlıklarıyla yankılandı.

  • Klimalı Mekanlar: İmkanı olanlar ise, alışveriş merkezleri, kafeler veya klimalı ev ve iş yerlerinden dışarı adımını atmadı. Bu mekanlar, kavurucu sıcağa karşı en güvenli ve en konforlu sığınaklar oldu.

Vatandaşlardan Halil Gamsız, yaşadıkları zorluğu, "Havalar çok sıcak ve bunaltıcı. Nefes almakta bile zorlanıyoruz. Genellikle mecbur kalmadıkça dışarı çıkmıyoruz. Çıktığımızda da, klimalı mekanlarda veya burası gibi yeşil alanlarda serinlemeye çalışıyoruz" sözleriyle özetledi.

Uzmanlardan hayati uyarılar: bu sıcak şaka değil!

Meteoroloji uzmanları ve doktorlar, Şanlıurfa'da ve bölgede etkili olan bu ekstrem sıcaklıkların, insan sağlığı için ciddi riskler taşıdığı konusunda vatandaşları aralıksız uyarıyor. Özellikle, günün en sıcak saatleri olan 11:00 ile 16:00 arasında, sokağa çıkmanın son derece tehlikeli olduğunun altı çiziliyor.

Uzmanların uyarıları ise şöyle:

  • Risk Grupları Dikkat!: Özellikle yaşlılar, 0-5 yaş arası çocuklar, hamileler ve kalp, tansiyon, diyabet gibi kronik rahatsızlığı olanların, bu saatlerde kesinlikle dışarı çıkmaması gerekiyor.

  • Bol Sıvı Tüketin: Vücudun aşırı terlemeyle kaybettiği suyu yerine koymak için, günde en az 2,5 - 3 litre su içilmesi hayati önem taşıyor. Ayran, taze sıkılmış meyve suları gibi içecekler de sıvı alımına yardımcı olabilir.

  • Doğru Giyinin: Dışarı çıkmak zorunda olanların, açık renkli, pamuklu ve bol kıyafetler tercih etmesi, geniş kenarlı şapkalar takması ve güneş gözlüğü kullanması öneriliyor.

  • Güneş Çarpmasına Karşı Önlem: Baş dönmesi, mide bulantısı, şiddetli baş ağrısı, yüksek ateş gibi belirtiler, güneş çarpmasının habercisi olabilir. Bu tür belirtiler görüldüğünde, kişi hemen serin bir yere alınmalı, üzerindeki sıkı giysiler gevşetilmeli ve acil tıbbi yardım istenmelidir.

Sadece bir hava olayı değil, iklim krizinin ayak sesleri

Şanlıurfa'da termometrelerin 55 dereceyi göstermesi, sadece anlık ve geçici bir hava durumu olayı olarak görülmemeli. Bu ekstrem sıcaklıklar, aslında tüm dünyayı etkisi altına alan ve geleceğimizi tehdit eden iklim değişikliğinin ve küresel ısınmanın, en somut ve en yakıcı sonuçlarından biridir. Bilim insanları, gelecekte bu tür "cehennem sıcaklarının" daha sık, daha uzun süreli ve daha şiddetli bir şekilde yaşanacağı konusunda uyarıyor. Bu durum, sadece insan sağlığını değil, aynı zamanda tarımsal üretimi, su kaynaklarını ve ekosistemin tamamını tehdit ediyor.

Bu nedenle, çözüm, sadece klimalı mekanlara sığınmak veya bol su içmek değil. Uzun vadeli çözüm, fosil yakıt tüketimini azaltmaktan, yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelmekten, ormanları korumaktan ve su kaynaklarını daha verimli kullanmaktan geçiyor. Şanlıurfa'da yaşanan bu rekor sıcaklık, bizlere, iklim değişikliğinin artık uzak bir geleceğin sorunu değil, bugünün yakıcı bir gerçeği olduğunu ve acil önlem alınmazsa, gezegenimizin geleceğinin de, tıpkı Urfa sokakları gibi, "alev alev" yanabileceğini gösteren acı bir ders niteliği taşıyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ