HABER/ Didar DEMİRCİ
İzmir Büyükşehir Belediyesi şirketleri İZELMAN ve ESHOT’ta toplu sözleşme görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı. İZELMAN ve ESHOT2ta örgütlü Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Genel-İş İzmir 1 ve 3 No’lu Şubeler, 60 günlük grev ilan sürecine girmişti. İzmir ulaşımını etkileyen süreç bugün iş bırakma eylemleriyle devam etti. Genel-İş 1 ve 3 Nolu Şube üyesi yaklaşık 20 bin çalışandan vardiyalı olanlar 3 saat geri kanları ise 2 saat iş bıraktı. Sabah işe gelen ancak üretmeyerek iş bırakan işçiler, sürenin sona ermesinin ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Açıklama öncesi toplu sözleşmeye ilişkin Genel-İş İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Engin Topal, değerlendirmelerini paylaştı. Basın açıklamasını Genel-İş İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Faruk Saral okudu.
SODEMSEN DALGA GEÇMEMEYİ ÖĞRENECEK
En son İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile yaptıkları görüşmeden bir sonuç çıkmadığını aktaran Genel-İş İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Topal, “Diyorlar ki; en düşük ücret alan vasıfsız işçi 19 bin TL ücret alıyor. Oruçluydum orucum bozuluyordu. Tabi sevgili Tunç Başkanımızın bundan haberi yok. SODEMSEN şişirmiş şişirmiş nasıl bir hesap yapmış anlamış değilim. Böyle tutarsız bir teklif getirmelerini ben çok yargıladım. Kimse bizim ekmeğimizle, aşımızla dalga geçecek teklifler getiremez. Bunun sonu bu şekilde pek iyi yere gitmez. Toplu sözleşmenin en iyisi masada bitendir. Geç saatlere kadar toplu sözleşme masasındaydık. Derdimiz ne bir an önce toplu sözleşmeyi bitirip, insanların çalışmasının önünü açmak. Bize ne istediğimizi sordular. Yahu el insaf, teklif önünüzde yüzde 75. Teklifi bize soruyorlar. Karşılıklı konuşuruz kabul eder veya etmeyiz. Biz bunu asla kabul etmiyoruz. Böyle bir toplu sözleşme anlayışı olmaz. SODEMSEN şapkasını önüne koyacak 20 bin kişilik toplu sözleşmeyle dalga geçilmeyeceğini öğrenecek” sözlerini kaydetti.
“TABAN ÜCRETLERDE CİDDİYET GÖREMEDİK”
İşçiler adına basın açıklamasını okuyan Genel-İş İzmir 3 Nolu Şube Başkanı Faruk Saral, ülkenin içinde bulunduğu ekonomik koşullar çerçevesinde makul bir toplu sözleşme taslağı hazırladıklarının altını çizdi. Saral, “4 aydır süren görüşmelerde önemli ölçüde yol katederek emeğimizin değerini yüceltecek seviyeye geldik. Ancak geldiğimiz noktada özellikle taban ücretlerimiz konusunda arzu ettiğimiz ciddiyeti maalesef göremedik. Ekmeğimizi büyütmek şöyle dursun geçtiğimiz yıla nazaran yarı yarıya küçülmüş olan ekmeğimizin daha da küçülmesini önlemek amacıyla sürdürdüğümüz mücadelemizden geri adım atmayacağımızın bilinmesini istiyoruz. Ekmek mücadelesi, emek mücadelesi ciddi iştir. Bu ciddiyeti göstermek adına 1 ve 3 nolu şubelere bağlı birimlerdeki İZELMAN emekçileri olarak bugün saat 07.00-10.00 arasında üretime ara veriyoruz. Emekçi arkadaşlarımız birimlerine normal saatlerde giderek, kartlarını bastılar, ancak üretimde bulunmadılar. Bu vesileyle tüm tarafların ciddiyetimizin farkına varmalarını umuyoruz. Biz kimseden “imkansızları” istemiyoruz, kimseyi olmayacak bir işe sürükleyip köşeye sıkıştırmak istemiyoruz. Biz sadece daha insancıl bir hayat sürdürmek istiyoruz. Hiç olmazsa temel ihtiyaçlarımızı karşılayalım, faturalarımızı ödeyelim, yasal tefeci görünümündeki bankaların eline düşmeyelim istiyoruz. Biz ki iş yerlerini evi, mesai arkadaşını ailesi kabul eden, yaptığı işe kutsiyet atfeden haysiyetli işçileriz. Biz ekmeğini yediğimiz yere asla ihanet etmeyiz. Lakin ekmeğimizi büyütme mücadelemize kayıtsız kalanlara da sesimizi yükseltmesini iyi biliriz” sözlerini kaydetti.
Kısa süreli iş bırakma eyleminin sadece “masum bir uyarı” olduğunu aktaran Saral, “Ama bugünkü uyarıların dikkate alınmaması halinde yaptırıma evrilebileceğini hatırlatmayı görev biliyoruz. Tekrar ediyoruz; taleplerimize sadece ciddiyetle yaklaşılmasını bekliyoruz” dedi.
