Kavurucu yaz sıcaklarının esir aldığı İzmir, dün yaşanan bunaltıcı havanın ardından, bugüne çok daha zorlu ve tehlikeli bir hava durumu ile uyandı. Sıcak hava dalgasının etkisini giderek artırdığı kentte, 11 Temmuz Cuma günü, vatandaşları hem fiziksel hem de psikolojik olarak yoracak, adeta nefes almanın bile zorlaşacağı bir gün bekliyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü'nün en güncel verileri, günün her saatinin, ayrı bir dikkat ve tedbir gerektirdiğini ortaya koyuyor.

Sabahın ilk ışıklarıyla birlikte, saat 08.00 sularında bile 26 dereceyi aşan sıcaklık, gün ilerledikçe tırmanışını sürdürecek. İşte İzmirlileri bekleyen o kritik saatler ve bunaltıcı tablonun detayları:

  • Saat 09.00 - 12.00 (Tehlike Başlıyor): Güne pırıl pırıl, açık bir gökyüzüyle başlayan kentte, öğle saatlerine doğru termometreler hızla 32 dereceye fırlayacak. Yüzde 41 seviyelerindeki nem oranı, bu saatlerde dışarıda olanlar için bunaltıcı bir havanın ilk sinyallerini verecek ve hissedilen sıcaklık 33 dereceyi bulacak.

  • Saat 12.00 - 15.00 (Zirve Noktası - Sokağa Çıkmayın!): İşte günün en acımasız, en tehlikeli ve uzmanların "kesinlikle dışarıda olmayın" uyarısı yaptığı zaman dilimi. Bu saatler arasında gökyüzü açık ve güneş en dik açıyla yeryüzüne ulaşırken, termometreler 35 dereceyi gösterecek. Ancak bu rakam, aldatıcı bir serinlik vaat etmiyor. Yüzde 40'lık nem oranıyla birleşen bu sıcaklık, hissedilen sıcaklığın 38 dereceyi aşmasına neden olacak. Bu, özellikle kalp, tansiyon gibi kronik rahatsızlığı olanlar, yaşlılar ve çocuklar için ciddi bir sıcak çarpması riski anlamına geliyor. Rüzgarın da saatte 21 kilometre hızla esmesi, serinlemek yerine, sıcak havanın daha da boğucu bir etki yaratmasına neden olacak.

  • Saat 15.00 - 18.00 (Tehlike Devam Ediyor): Öğleden sonra da tehlike geçmiş değil. Sıcaklık bir miktar düşerek 32 derece seviyelerine inse de, rüzgarın hızını saatte 38 kilometreye kadar çıkarması ve nemin etkisini sürdürmesiyle, hissedilen sıcaklık 33-34 derece bandında kalmaya devam edecek.

Güneşin batışıyla birlikte hava bir nebze olsun nefes aldıracak olsa da, akşam saat 21.00'den gece yarısına kadar bile sıcaklığın 28 derece civarında seyredecek olması, İzmir'de gecelerin de oldukça sıcak ve uykusuz geçeceğinin habercisi. Bu tablo, İzmirlilerin, sadece gündüzleri değil, geceleri de serin kalma mücadelesi vereceği, zorlu bir 24 saatin bizleri beklediğini gösteriyor.

Hafta sonu planları iptal: Pazar ve pazartesi 'alev' alacak

Bugünkü cehennem sıcağını atlattıktan sonra hafta sonu için bir serinleme umudu besleyenlere Meteoroloji'den çok kötü bir haber var. 5 günlük hava durumu tahmin raporu, bu Cuma gününün, aslında çok daha kavurucu bir hafta sonunun sadece bir "provasi" olduğunu gözler önüne seriyor. Sıcak hava dalgası, hafta sonu ve yeni haftanın başında etkisini daha da artırarak, kenti adeta bir fırına çevirecek.

  • Cumartesi (12 Temmuz): Hafta sonunun ilk gününde sıcaklık bir basamak daha tırmanarak 36 dereceye çıkacak. Yüzde 70'leri aşması beklenen nem oranıyla birlikte, hissedilen sıcaklık yeniden 40 derece sınırına dayanacak.

  • Pazar (13 Temmuz): Haftanın ve belki de yazın en sıcak günü olması bekleniyor. Termometrelerin 38 dereceyi göstermesi öngörülürken, bu değerin hissedilirliği, nemin etkisiyle 40 derecenin çok daha üzerine çıkabilir.

  • Pazartesi (14 Temmuz): Yeni haftanın ilk gününde de sıcaklıklar 38 derece seviyesinde kalarak, bunaltıcı havanın bir süre daha devam edeceğinin sinyalini verecek.

  • Salı (15 Temmuz): Ve rekor sıcaklık! Meteoroloji'nin tahminlerine göre, Salı günü termometreler 39 dereceyi göstererek, son yılların en yüksek değerlerinden birine ulaşabilir.

Bu korkutucu tablo, özellikle hafta sonu için açık havada plan yapanların, bu planlarını kesinlikle gözden geçirmeleri gerektiğini gösteriyor. Plajlar ve serin mekanlar dolup taşarken, öğle saatlerinde dışarıda olmak, hayati riskler taşıyabilir. Tarihi verilere bakıldığında, 1991-2020 yılları arasında Temmuz ayında ölçülen rekor sıcaklıkların (39 ila 42 derece arası) bu hafta sonu yeniden test edilmesi, hatta aşılması ihtimali, durumun ciddiyetini ortaya koyuyor.

Sıcak çarpması nedir ve neden öldürür?

Bu kadar sık "sıcak çarpması" uyarısı yapılırken, bu tehlikenin tam olarak ne anlama geldiğini ve neden bu kadar ciddiye alınması gerektiğini bilmek hayati önem taşıyor. Sıcak çarpması, vücudun, aşırı sıcağa maruz kalması sonucunda, kendi ısısını ayarlama mekanizmasının (terleme gibi) iflas etmesi durumudur. Bu, vücut sıcaklığının kısa bir süre içinde 40 derece ve üzerine çıkarak, beyin, kalp, böbrekler gibi hayati organlara zarar vermeye başladığı, acil tıbbi müdahale gerektiren, ölümcül bir durumdur.

Belirtileri genellikle şu şekilde başlar:

Bu belirtilerden herhangi birini kendinizde veya bir yakınınızda fark ettiğiniz anda, hiç vakit kaybetmeden 112 Acil Servis'i aramanız ve o kişiyi derhal serin, gölge bir yere taşıyarak, üzerine soğuk, ıslak bezler koymanız hayati önem taşır.

Hayatta kalma rehberi: Kavurucu sıcaklara karşı 7 altın kural

Bu ekstrem hava durumu koşulları, bir rahatsızlıktan çok, ciddi bir halk sağlığı tehdididir. Uzmanlar, bu zorlu süreci sağlıklı bir şekilde atlatabilmek için, basit ama hayat kurtaran bazı önlemlerin alınması gerektiğini vurguluyor.

  1. Zamanlamayı Doğru Ayarlayın: Kural basit ve net: Saat 11.00 ile 16.00 arasında, yani güneşin en tepede ve en yakıcı olduğu saatlerde, zorunlu olmadıkça kesinlikle dışarı çıkmayın. Tüm işlerinizi, alışverişinizi veya sporunuzu, günün daha serin olan sabah erken veya akşam geç saatlerine planlayın.

  2. Su, Su, Su!: Vücudunuzun alarm vermesini, yani susamayı beklemeyin. Bu, vücudun zaten su kaybetmeye başladığının bir işaretidir. Gün boyunca düzenli aralıklarla en az 2.5 - 3 litre su tüketin. Suya ek olarak, mineral dengesini korumak için ayran, maden suyu, şekersiz komposto gibi içecekler de tercih edilebilir. Kafeinli ve alkollü içeceklerden ise, vücuttan daha fazla su atılmasına neden oldukları için uzak durun.

  3. Doğru Giysileri Seçin: Moda değil, sağlık önceliğiniz olsun. Kalın, koyu renkli, dar ve sentetik kumaşlar, ısıyı emerek vücut sıcaklığınızı artırır. Bunların yerine, vücudun nefes almasını sağlayan, açık renkli, bol kesimli ve pamuklu, keten gibi doğal kumaşlardan yapılmış giysiler giyin. Dışarıda olmanız gerekiyorsa, mutlaka geniş kenarlı bir şapka ve UV korumalı bir güneş gözlüğü kullanın.

  4. Hafif Beslenin: Ağır, yağlı ve sindirimi zor yiyecekler (kızartmalar, hamur işleri, kırmızı et gibi), vücudun sindirim için daha fazla enerji harcamasına ve dolayısıyla vücut ısısının artmasına neden olur. Bu dönemde, sofralarınızı, su oranı yüksek olan salatalık, domates, karpuz gibi sebze ve meyvelerle, zeytinyağlılar ve hafif protein kaynaklarıyla donatın.

  5. Evinizi Serin Tutun: Evde veya iş yerinde, en serin odayı kullanmaya çalışın. Güneş alan pencereleri, gün boyunca perdelerle veya panjurlarla kapalı tutarak içeriye ısı girişini engelleyin. Akşam hava serinlediğinde ise, pencereleri açarak bir hava akımı yaratın. Sık sık ılık duş almak, kan damarlarını genişleterek vücut ısısının düşmesine ve rahatlamanıza yardımcı olur.

  6. Risk Gruplarını Gözetim Altında Tutun: Yaşlılar, bebekler, kalp ve tansiyon hastaları, diyabetliler gibi kronik rahatsızlığı olanlar, aşırı sıcaklardan en çok etkilenen ve en savunmasız olan gruptur. Bu kişilerin durumları, yakınları tarafından daha sık kontrol edilmeli, yeterli sıvı aldıklarından ve serin bir ortamda bulunduklarından emin olunmalıdır.

  7. Asla Arabada Canlı Bırakmayın: Bu, bir kural değil, bir insanlık görevidir. Birkaç dakikalığına bile olsa, hiçbir canlıyı (çocuk, evcil hayvan vb.) park halindeki bir arabanın içinde asla bırakmayın. Güneş altında kalan kapalı bir arabanın içindeki sıcaklık, sadece 10 dakika içinde, dışarıdaki sıcaklığın 10-15 derece üzerine çıkarak, ölümcül bir fırına dönüşebilir.

İzmir, önümüzdeki birkaç gün boyunca, sadece bir sıcak hava dalgasıyla değil, aynı zamanda bir halk sağlığı ve toplumsal bilinç sınavıyla da karşı karşıya. Bireysel olarak alacağımız bu basit önlemler, bu zorlu süreci sağlıklı ve güvenli bir şekilde atlatmamız için hayati önem taşımaktadır.

Kaynak: HABER MERKEZİ