Utku ÇELİK- Türkiye ve İzmir'in en genç belediye başkan adaylarından biri olan TİP Bornova Belediye Başkan Adayı Baran Köseoğlu, (25) aday olma süreci, Bornova'da gerçekleştirmek istedikleri projeleri ve hakkında merak edilenleri dokuzeylul.com'a anlattı. Öğrenci bir aday olarak Bornova ve çevresinde okuyan öğrencilerin sorunlarının çözülmemesi nedeniyle merkezi ve yerel yönetimlere sert eleştirilerde bulunan Köseoğlu, belediye başkanı olması durumunda öğrencilerin barınma, sağlıklı ve ucuz yemeğe ulaşma gibi sorunlarına çözüm arayacaklarını söyledi. Köseoğlu, "Devletin üstüne düşeni yapmadığı durumda yerel yönetimlerden beklenilen, belediyeye ait yurtların açılması, buna dair de kanuni hiçbir engel yok. Bornova Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi hem yasal anlamda hem ekonomik anlamda bunları hayata geçirebilecek güçtedir. Dolayısıyla biz AKP iktidarından kurtulacağımız o güne kadar Bornova'da barınma sorunu diye bir şeyin hiçbir öğrenci için gerçek olamayacağını anlatmak ve hayata geçirmek istiyoruz" dedi.
‘’Örgüt görev verir, biz de kabul ederiz’’
Adaylık aşamasında örgütün kurullarından geçerek kollektif bir şekilde adaylığının açıklandığını belirten Köseoğlu ‘’Aday adaylığı gibi bir sürecimiz var tabii ki, üyelerimizin aday adayı olma hakkı var. Sonuçta demokratik bir ortam söz konusu. Partide faal bir şekilde görev alıyorum. Bu görevleri yaparken kendimi aday adayı olarak göstermeyi bir dayatma olarak hissettiğimden aday adayı başvurusunda bulunmadım. Fakat örgüt görev verir. Biz de kabul ederiz. Üstümüze düşen görevi yaparız. Bu meseleyi yine kurullarda paylaşıp öyle karar aldık. Doğrudan örgütün bir kararıydı. Dolayısıyla öyle gerçekleşmiş oldu. Ben illa Bornova’da belediye başkanı olmak gibi bir özel bir isteğim ya da bir çabam yoktu. Örgüt böyle bir takdir gösterdi, ben de elimden geldiğince elimi taşın altına koymaya çalıştım.’’ diye konuştu.
‘‘En iyisini biz biliriz anlayışı her zaman doğru değil’’
Bornova’nın Kızılay Mahallesi’nde gerçekleştirilen kentsel dönüşümün yurttaşlara mahrumiyet oluşturduğunu ve bu problemin ortak akılla çözülebileceğini belirten Köseoğlu ‘’Mutlaka bu meseleyi de gündeme getireceğiz. İnsanlar ne düşünüyor bu konu hakkında, onların nasıl çözüm önerileri var aslında onları dinlemek lazım. Sonuçta ‘’En iyisini biz biliriz’’, ‘’Biz buraya bir şey üretelim’’ anlayışı her zaman doğru olmayabiliyor. Gidip onlardan dinlemek lazım. Nasıl meselenin çözüme ulaştırılabileceğiyle ilgili onlarla birlikte çalışmak lazım. Sadece İzmir’de yada Bornova’da değil aslında Türkiye’nin genelinde kentsel dönüşüm adı altında soygunculuk gerçekleştiriliyor. Zaman zaman romanların, kürtlerin, emekçilerin kentlerin dışına itildiğini görüyoruz. Dolayısıyla bilinçli bir ideolojik bir seçim olarak ta hayata geçiriliyor aslında, sözde kentsel dönüşüm meselesi. İlk defa karşılaştığımız bir şey değil. Türkiye’nin zaten bir sürü yerinde bu tarz meselelerle karşı karşıya geliyoruz. Ama ‘’Biz en iyisini biliriz’’ ‘’Bu sorunu da böyle çözeceğiz’’ desek halk bunu istemiyor olabilir. Onların kendince farklı bir çözüm önerisi olabilir. Sonuçta orda yaşayan insanlar onlar, onların sorunlarını onlardan iyi hiç kimse bilemez. Bir yönetim anlayışı olarak da yerelliklerin en küçük birimden kurularak mahallelerden yönetilmesi gerektiğini savunuyoruz. Bu meseleyle alakalı da oranın öznesi, o mahallenin halkı karar verici konumda olmalı, onlarla görüşüp onlarla tartışmalıyız diye düşünüyorum.’’ ifadelerini kullandı.
‘‘Bornova’nın değeri bilinmiyor’’
Kültür-Sanat alanlarında Bornova’nın geride kaldığını, değerlerine sahip çıkılmadığını belirten Köseoğlu ‘’Bornova, tarihi bir kent fakat değeri bilinmiyor. Çok eski, tarihi, mimari yapısı olarak da nitelikli yapılara sahip fakat hiçbiri korunmuyor, iyi bakılmıyor. Üzerlerinde saçma sapan yazılar görüyoruz, eskidiğini görüyoruz, korunmadığını görüyoruz. Bu açıkçası bizi rahatsız ediyor. O tarihsel mirasın korunması açısından bazı çalışmalar yapmak gerekiyor. Kültür-Sanat faaliyetleri aslında İzmir’in geneli için bir problem, Bornova için bir problem. Sonuçta Türkiye’nin en büyük 3. şehri İzmir, Bornova’da keza en büyük ilçelerinden bir tanesi İzmir’in ve bu durum aslında bir büyükşehire Türkiye’nin en büyük 3. şehrine yakışmayan bir durum bizim açımızdan. Yeterli bir aktivite yok ama bunun daha da ilerisi Kültür-Sanat aktivitelerinin yerelde de desteklenmediği bir durumla karşı karşıyayız bir sürü yerel tiyatrocu, yerel oyuncu geçimini sağlamak adına bazı projelerde destek görmesi gerekiyor. Fakat bunları göremiyoruz, dolayısıyla bununla alakalı belediyenin girişimleri olması gerektiğini düşünüyoruz. Yine aynı şekilde Bornova bir öğrenci kenti ve öğrencilerin ulaşabileceği fiyatta etkinliklerin bir şekilde belediye tarafından sağlanması gerekiyor. Bugün tiyatro oyunlarının, sinema biletlerinin fiyatı gözler önünde. Öğrencilerin, emekçilerin bütçesini aşan şeyler bunlar. Biz Kültür-Sanat’ın belli bir elit kesimin hizmeti altında olabileceği bir dünyaya inanmıyoruz. Bizim için hangi toplumsal kesimden gelirse gelsin, hangi sınıfa ait olursa olsun insanlar kültüre, sanata erişim olanakları açısından eşit olmalıdır. Belediyelerde bu işte büyük bir sorumluluk sahibidir. Dolayısıyla ücretsiz ya da sembolik fiyatlarda belli bir takım kültür-sanat faaliyetlerini Bornova’da hayata geçirmek istiyoruz. Özellikle öğrencilerin bir kart uygulaması vasıtasıyla bunlardan tamamen ücretsiz faydalanabileceği bir Bornova’yı hayal ediyoruz.’’ şeklinde konuştu.
‘‘Öğrenci nüfusunun sadece yüzde 8’i için KYK yurdu var’’
Daha öncesinde Öğrenci Sendikası’nın İzmir temsilciliğini yapan Köseoğlu öğrencilerin barınma sorununa değinerek ‘Bu yıl TİP'li Öğrenciler bir barınma raporu yayınladı. Bu raporda çok çarpıcı veriler var. Bunlardan bir tanesi Türkiye'de üniversite öğrencilerinin sadece yüzde 8'inin KYK Yurtlarında kalabildiği gibi bir gerçek söz konusu. Ücretli yurtlardan da bahsetmiyorum, doğrudan Türkiye'deki üniversiteli öğrenci nüfusunun sadece yüzde 8'ini barındırabilecek KYK Yurdu var ve bu sayı 2021'den beri artmamış. Bu ülke bir pandemi dönemi geçirdi ve asıl barınma sorununun en can alıcı noktaya geldiği zaman aralığı belki de o pandemi ve sonrasına tekabül ediyordu. Bundan sonra devlet üstüne düşeni hızla o yurtların inşaatlarını tamamlamak durumundaydı. Bunu yapmadı. Bizler de yapacağını beklemiyorduk, buna dair bir beklentimiz yoktu. Fakat devletin üstüne düşeni yapmadığı durumda yerel yönetimlerden beklenilen, belediyeye ait yurtların açılması, buna dair de kanuni hiçbir engel yok. Bornova Belediyesi, İzmir Büyükşehir Belediyesi hem yasal anlamda hem ekonomik anlamda bunları hayata geçirebilecek güçtedir. Dolayısıyla biz AKP iktidarından kurtulacağımız o güne kadar Bornova'da barınma sorunu diye bir şeyin hiçbir öğrenci için gerçek olamayacağını anlatmak ve hayata geçirmek istiyoruz. Çünkü barınmak en temel insani haklardan biridir ve her öğrenci bu hakka bir şekilde ulaşmak durumundadır. Pandeminin üzerinden neredeyse 4 yıl geçti ve Bornova Belediyesi bir tane bile öğrenci yurdu yapmış değil. Bence bu durum da ''Bornova'ya ne olursa olsun zaten kazanıyoruz'' dolayısıyla ''Bornova'nın belki en önemli toplumsal kesimlerinden biri olan öğrenci kesimini göz ardı ederek de bunu yapabiliriz. Halkın gerçek sorunlarını çözmeden de biz bu belediyeyi alırız'' anlayışından kaynaklandığını düşünüyoruz ve şunu da belirtmek gerekiyor ki öğrenciler hiçbir zaman ne olursa olsun barınma, sağlıklı beslenme, ucuz beslenme gibi temel haklarından vazgeçmeyecekler. Ne ‘’Başka bir partiye oy verirseniz AKP kazanır, her şey daha kötü olur’’ masallarını yiyecekler ne de kaderlerine razı olacaklar. Burada çok açık bir şekilde belediye seçimlerini kazansak da kazanmasak da özellikle öğrenciler için Bornova'da bir şeylerin değişmesi için elimizi taşın altına sokacağız ve barınma sorununu hükümet bunu çözmeyecek çok açık, sonraki seçime kadar mutlaka yurt inşaatları ile Bornova'da Ege Üniversitesi öğrencilerini, Yaşar Üniversitesi öğrencilerinin barınma sorunlarını bu şekilde çözmeyi hedefliyoruz.’’ ifadelerine yer verdi.
‘‘Şuanki meclisler ‘Dostlar alışverişte görsün’ diye yapılıyor’’
TİP’in yerel seçimlere ‘‘Değişim Şart’’ sloganı ile çıktığını belirterek Bornova’yı değiştirmek istediklerini dile getirdi. Köseoğlu ‘’Bornova’da ciddi bir temizlik sorunu var. Bir güvenlik sorunu var. Uyuşturucu sorunu var. Bunların hiçbiri saymakla bitmez, ama sorunların bizce temele indirgediğimizde iki ana başlıkta sebebi var. Bir tanesi "Ne olursa olsun, ben belediyeyi kazanırım, bir şey yapmama gerek yok" anlayışı. İkincisi, halkın sorunlarını dinlemeyen, dolayısıyla belediye seçimlerinde vaatler vermek sonra o vaatleri yerine getirip getirmemek üzerinden ölçülmek gibi bir alana sıkıştırma anlayışının sorunlu olduğunu düşünüyoruz. Vaadetmek ve hizmet etmek değil, aslında belediyeleri halkla birlikte yönetmek, bunların mekanizmalarını oluşturmak. Gençlik meclisleriyle, Kadın Meclisleriyle yönetmekten bahsediyorum ama şu ankiler gibi demiyorum. Onlara yetki vererek olmalı diyorum. Şu anki meclislerin hiçbir anlamı yok, Türkiye’nin hiçbir yerinde. Belediyeler bir sürü Gençlik Meclisi, Kadın Meclisi kuruyor, bunların ne düzenli toplantıları alınıyor ne bu toplantılara katılım var. Ne bu meclislerden medet uman birisi var. Hiçbir zaman olmuyor, aslında "Dostlar alışverişte görsün" diye yapılan bir iş. Çünkü bu meclislerin karar hakkı, yetki hakkı yok. Zaten bu belediye meclislerinde belediyeyi alan partinin gençlik kolları yürütüyor. Doğrudan propagandif bir çalışması olduğu için bizim açımızdan sadece bir demokratik görünme çabası, bunu baştan aşağı değiştirmek gerekiyor. Gerçekten halkın belediye yönetimine, yerel yönetimine doğrudan katıldığı, mahalle meclisleri aracılığıyla kendi mahallesinin sorunlarını konuştuğu, çözüm önerisi sunduğu, belediye bunları hayata geçirmediğinde belediyeden hesap sorduğu, temsilciler aracılığıyla belediye meclisine katıldığı ve o temsilcileri yeri geldiğinde tabandan, o mahalleden görevden alabildiği bir anlayışı ortaya koymamız gerekiyor. Dolayısıyla en küçük mahalle biriminden en yüksek kuruma kadar belediyelerde denetlenebilir ve hesap verebilir bir ortamın yaratılması gerekiyor. Yine gençlik-kadın mahalle meclisleri aracılığıyla da halkın belediye yönetimine doğrudan katılmasını önemsiyoruz. Böylelikle belediye kazanan hiçbir partinin, hiçbir belediyenin "Artık ben kazandım, hiçbir şey yapmama gerek yok" gibi bir lüksü olmasın, bu iş onların iyi niyetine kalmasın, hesap sorulabilir, denetlenebilir olsun istiyoruz. En büyük iki sorun bizim açımızdan bunlar diyebilirim.’’ dedi.
''Belediyeden memnunuz' diyen kimse yok''
Yurttaşların AKP ve CHP arasında sıkışmak zorunda kalmadığını ifade eden Köseoğlu ‘’Yıllarca Bornova halkı, aynı şekilde tüm İzmirlilerin ve tüm Türkiye'deki vatandaşların yaşadığı gibi, hep kötünün iyisine razı edilmeye çalışıldılar. Bir yandan Türkiye tarihinin en karanlık iktidarlarından biri olan AKP’ye karşı, kötünün iyisi bir CHP’yi tercih etmek durumunda bırakıldılar. Neden kötünün iyisi diyorum? Seçim çalışmalarına başladık, insanlarla konuşuyoruz ve gerçekten tek bir kişinin ağzından bile ‘’Biz Bornova’da belediyeden çok memnunuz, hiçbir sorunumuz yok’’ diye duymadım. Dolayısıyla ortada Türkiye genelinde belki bazı muhalefet belediyelerini ayrı tutabiliriz ama genel anlamda memnun edemeyen bir belediye anlayışı var. Bunun da aslında en büyük sebebi ‘’Biz kazanmazsak AKP kazanır, onlar bizden daha kötü’’ cümlesinin arkasına saklanmış siyaset. Dolayısıyla Bornova halkı daha fazlasını istemeli ki daha fazlasını alabilsin. Eğer buraya dair bir adım atmazsak, eğer kötünün iyisini seçmeyeceğiz, biz kendimiz için Bornova için en iyisini seçeceğiz iradesini ortaya koymazsak her zaman başımıza gelecek şey kötü olacak, her zaman kötüye razı olacağız. En başta bu algıyı reddetmek adına bize oy vermeliler.’’ diye konuştu.
Baran Köseoğlu Kimdir?
Ereğli'de doğan ve eğitim hayatına bu şehirde başlayan Köseoğlu, 1999 yılında hayata gözlerini açtı. İlk ve orta öğrenimini Karadeniz Ereğli'de tamamlayan Köseoğlu, 2017 yılında Karadeniz Ereğli Fen Lisesi'nden mezun oldu. Ardından İzmir'e, Ege Üniversitesi Tekstil Mühendisliği bölümünde öğrenim görmek için geldi.
İzmir'de Aktif Siyasi Hayat
İzmir'e yerleştikten sonra aktif bir siyasi hayata adım atan Köseoğlu, beş yıldır İzmir'de yaşamını sürdürmektedir. 2019 yılından itibaren Türkiye İşçi Partisi'nin bir üyesi olan Köseoğlu, özellikle öğrenci hareketlerinde önemli roller üstlenmiştir. Türkiye İşçi Partisi bünyesinde Öğrenci Bürosu üyeliği ve İzmir Gençlik Sekreterliği gibi görevleri üstlenen Köseoğlu, 2020-2021 yılları arasında da Öğrenci Sendikası'nın İzmir Temsilciliği görevini yürütmüştür.
Baran Köseoğlu Kaç Yaşında?
Baran Köseoğlu, 2024 itibari ile 25 yaşındadır.
Baran Köseoğlu Nereli?
Baran Köseoğlu, Karadeniz Ereğli/Zonguldak'ta doğdu.