9 Eylül Gazetesi'nden Utku ÇELİK'in haberine göre: İsmailağa Cemaatine ait Kuran kursu ve öğrenci yurdu olarak kullanıldığı ileri sürülen kaçak yapının yıkımının yapılamamasını haberleştirmek isteyen Halk Tv muhabirlerinin bina önünde saldırıya uğraması sonrası, Başkan Helil Kınay televizyonda canlı yayına bağlanarak konuyla ilgili bilgiler aktardı.
Süreci özetleyen Kınay, Uzundere Mahallesi, 3966/2 Sokak 4028 ada 6 parsel üzerinde inşaat halindeki yapının ruhsatının bulunmadığının tespit edilerek mühürlendiği, alanın imarda yeşil alan-oyun parkı olarak geçtiği için de yıkım kararı verildiğini bildirdi. Mühür fekki yapılarak inşaatın devam etmesi üzerine mühürleme işleminin tekrar yapıldığını ve Nisan ayında ekiplerin yıkıma gittiğinde polisin gerekli güvenlik önlemini sağlamaması nedeniyle işlemin yapılamadığını anlattı. Kendisinin başkan seçilmesinden sonra da kaçak yapılara yönelik çalışmaların aralıksız sürdüğünü kaydeden Kınay, karşı tarafın mahkeme yoluyla hukuka aykırı yıkımı durdurma kararı almasına itiraz ettiklerini, mahkemenin belediyeyi haklı bularak yıkım kararının uygulanmasına hükmettiğini söyledi.
EMNİYET GÜVENLİK ÖNLEMİ ALMIYOR
Son olarak belediye zabıta ve yıkım ekiplerinin 28 Haziran’da yıkıma gittiğini kaydeden Kınay, bina bahçe girişlerinin araçlarla kapatılmış olduğunu ve ellerinde kesici alet, sopa bulunan kalabalık bir grubun da barikat oluşturduğunu aktararak “Daha önce güvenlik önlemleri almaları konusunda defalarca İzmir Valiliği, Karabağlar Kaymakamlığı ve Karabağlar Emniyet Müdürlüğü’ne yazılı, sözlü başvuru yapmamıza rağmen, yine bir güvenlik önlemi alınmadı. Vatandaşların ve belediye personelinin can güvenliğini gözeterek yıkımı erteledik. Elimizdeki görüntüleri basınla, kamuoyuyla ve emniyetle paylaştık. Ayrıca 22 Temmuz’da inşaat sürerken yapının kaçak olduğu konusunda, elektrik, su, internet ve doğalgaz hizmeti veren kurumlara uyarılarda bulunduk” dedi.
KAÇAK YAPILAŞMANIN ÖTESİNDE BİR DURUM
Yaptıkları incelemede arsanın çoklu mülkiyetli olduğunu, mülkiyet sahipleriyle iletişime geçtiklerinde inşaattan haberlerinin olmadığını öğrendiklerini ifade eden Kınay "Temel görevimiz, sağlıklı ve güvenli yapılaşmayla sağlıklı ve güvenli bir kent yaşamı sağlamak. Bu anlamda yapılaşma süreçleriyle ilgili hem imar planlarına hem de mevzuata uygun şekilde kamusal görevimizi yerine getiriyoruz. Burada, tespit, uyarılar, itirazlar, cezalar ve yıkım kararlarına rağmen ekiplerimizin birden fazla kez yıkım işlemini gerçekleştirmek üzere alana gitmiş olmasına rağmen yapım çalışmasını hızla yürüten bir binadan bahsediyoruz. Bu yapı sadece İmar Mevzuatı'na değil, kamu hukukuna, diğer mevzuatlara ve emniyetle ilgili süreçlere de aykırı şekilde faaliyet gösteriyor. Bu yapının ve içindeki kişilerin kimler olduğu, hangi gerekçelerle bu çalışmaları yürüttüklerine dair belediyemize gelen herhangi bir bilgi, belge veya başvuru yok. Bu sorunları ilgili kurumlara bildirdik. Ancak burada karşılaştığımız durum, sadece bir kaçak yapılaşma sürecinin ötesinde konular olduğunu gösteriyor. Emniyet gerekli tahkikatları yaparak bizi ve kamuoyunu aydınlatmalıdır. Aynı zamanda bu kişileri kimlerin koruduğu, süreçleri kimlerin engellediği de ortaya çıkarılmalıdır."
Kınay, "Valilik, kaymakamlık ve emniyetten yıkımın gerçekleşmesi için güvenlik ve emniyet tedbirlerinin alınmasını talep ettiklerini, bu sağlandığı anda yıkımı gerçekleştireceklerini belirterek
