Milli Eğitim Bakanlığı'nın “2025 yılı Proje Okullarına Öğretmen Atama ve Yönetici Görevlendirme” sonuçları açıklandı. Ancak sonuçların açıklanmasının ardından eğitim camiasında tepkiler çığ gibi büyüdü. Atamaların liyakatten uzak, keyfi ve siyasi saiklerle yapıldığı iddia edildi. Öğrenciler, veliler ve sendikalar “Öğretmenime dokunma!” diyerek eylemler düzenledi.

İzmir Atatürk Lisesi’nde öğretmen kıyımı

Tepkilerin odağındaki kurumlardan biri İzmir Atatürk Lisesi oldu. Okuldan 60’a yakın öğretmenin herhangi bir gerekçe gösterilmeden görevden alınması tepki çekti. Öğrenciler, yayımladıkları ortak açıklamada şu ifadelere yer verdi:

“Biz öğrenciler haksız, hukuksuz projenizi kabul etmiyoruz. Okul, sadece bina demek değildir. Öğretmeniyle, öğrencisiyle, tarihiyle, kültürü ile gelenekleriyle bir kurumdur. Biz okulumuzun sadece binasını değil, kurumsal kimliğini tercih ettik. Hiçbir kriter olmaksızın, tamamen keyfi, kayırmacı bir anlayışla İzmir Atatürk Lisesi'nden öğretmenleri, diğer okullardan da onlarca öğretmenin okullarımızdan uzaklaştırılmasını kabul etmiyoruz.”

Murat Saraç

“Öğretmenler sayesinde başarıya koşuluyor”

İzmir Atatürk Lisesi Mezunları Derneği Başkanı Murat Saraç da atamalara tepki göstererek, öğretmenlerin hukuki yollara başvuracağını açıkladı.

“Bizim okulumuz çok özel bir okul ve sürekli başarıdan başarıya koşuyor. Bu başarının arkasında da elbette ki öğretmenlerimiz var. Bu öğretmenler kendilerini zaten çok net bir şekilde ispat etmiş kişiler. Çünkü okul, son iki yıldır Türkiye şampiyonları çıkartıyor. Yerlerine kimlerin geleceği, bu kişilerin hangi kriterlere göre seçildiği tamamen belirsiz. Bu da bizi endişelendiriyor.

Öğretmenlerimizin bu süreçle ilgili olarak yargı yoluna başvuracakları görülüyor. Onlar haklarını arayacak, biz de sonuna kadar kendilerini destekliyoruz. Görevlerine devam etmelerini istiyoruz. Kurumsal bir kimliği var ve bu kimlik yılların emeğiyle oluşmuş durumda. Bu nedenle atamaların çok daha net, açık ve şeffaf yapılması gerektiğine inanıyoruz. Eğer usule dair bir sıkıntı varsa, bu atamaların iptal edilmesini ve öğretmenlerimizin görevlerine devam etmelerini talep ediyoruz.”

Veliler endişeli: Şeffaflık istiyoruz

İzmir Atatürk Lisesi velilerinden Hicran Arıkan, öğretmenlerin hangi gerekçeyle görevden alındığının bilinmediğini söyledi: “Biz atamaya karşı değiliz. Elbette burasının bir devlet kurumu olduğunun, öğretmen atamalarının yapılabileceğinin farkındayız. Ancak bu son atamada 50-60’a yakın öğretmen bir anda görevden alındı ve neden gittiklerini bilmiyoruz. Yerlerine yine yaklaşık 60 öğretmen atanacak ama bu öğretmenlerin ne şekilde atandığı da bilinmiyor.

Daha önceki atamalarda şeffaflık olurdu. Öğretmenlerin puanlarına bakılırdı; yüksek lisans, doktora gibi kriterler dikkate alınırdı ve bu kriterlere göre atamalar yapılırdı. Ama bu son atamada hiçbir kriter açıklanmadı. Hiçbir bilgiye sahip değiliz. Ne veliler biliyor, ne öğrenciler biliyor, ne de görevden alınan öğretmenler neden gittiklerini biliyor. Derdimiz “bizim öğretmenlerimiz gitmesin” değil. Ama bu sistem hukuk çerçevesinde, adil ve şeffaf bir şekilde işlerse, kimsenin vicdanında bir soru işareti kalmaz. Çocuklar bu okullara 500 puanla girdiler. Bu okullarda bir kurum kültürü var ve bu kültür zamanla, öğretmen kadrosu ve öğrencilerin bağlılığıyla oluşur. Şimdi siz bir anda mevcut öğretmen kadrosunu tamamen değiştirirseniz ve yerine gelen öğretmenlerin hangi kriterlerle atandığını açıklamazsanız, o kurum kültürünü zedelersiniz”

Nafiz Ceylan

40 bin öğretmen mağdur

Eğitim-Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Nafiz Ceylan, proje okullara yapılan öğretmen atamalarında objektif hiçbir ölçüt uygulanmadığını söyledi:

“Proje okullarına öğretmen atanırken hiçbir objektif kriter uygulanmıyor. Bakanın isteğine bağlı olarak atamalar yapılıyor. Ancak süreçte esas olarak ilçe milli eğitim müdürleri ve il milli eğitim yöneticilerinin direktifleri belirleyici oluyor. Bu da, genellikle yandaş sendikaya üye olan ya da bakanlığa biat eden öğretmenlerin tercih edilmesine neden oluyor.

Bunun dışında kalan, yıllarca bu okullara emek vermiş, özveriyle çalışmış öğretmenler bir günde ‘norm fazlası’ ilan edilerek okullarından uzaklaştırılıyor. Yerlerine ise daha düşük puanlı ve liyakatten yoksun öğretmenler atanıyor. Bu da köklü okulların içinin boşaltılması anlamına geliyor. Bu büyük yanlıştan bir an önce dönülmesini talep ediyoruz. Okulları ziyaret etmeye başladık. Proje okullarındaki arkadaşlarımızla görüşmelerimiz sürüyor. Ancak Türkiye genelinde yaklaşık 40 bin öğretmenin bu uygulamadan mağdur olduğu görülüyor.”

İkinci İZMAR Menemen'e İkinci İZMAR Menemen'e

Kaynak: özge uyanık