Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından açıklanan 2024 yılı teknoloji kullanımı verileri, Türkiye’deki işletmelerin yapay zekâya olan yaklaşımını gözler önüne serdi. Verilere göre, yapay zekâ teknolojilerini kullanmayan işletmelerin yüzde 78,9’u bu tercihini uzman eksikliğiyle, yüzde 74,2’si ise yüksek maliyetlerle açıklıyor. Bu tablo, işletmelerin teknolojiden uzak durmadığını, erişimde ciddi engeller yaşadığını gösteriyor.
Sadece yüzde 8,4’ü yapay zekâyı düşünüyor
2024 verilerine göre Türkiye'deki işletmelerin yalnızca yüzde 8,4’ü yapay zekâ ve yapay zekâ destekli ürünleri kullanmayı düşündüğünü beyan etti. Bu oran, teknolojik dönüşüm konusunda Türkiye’nin potansiyeline rağmen hâlâ büyük bir yol kat edilmesi gerektiğini ortaya koyuyor.
IAS CTO’su Bahtiyar Tan, bu düşük oranın arkasındaki nedenlerin sistematik olduğunu belirterek, “Yapay zekâya ulaşmak istiyorlar ama önleri tıkanıyor. İşte bizim amacımız, bu engelleri kaldırmak” ifadelerini kullandı.
Çalışan sayısı arttıkça ilgide artış var
Yapay zekâyı henüz kullanmayan ama ileride kullanmayı düşünen işletmelerin oranı, çalışan sayısına göre de farklılık gösteriyor.
-
10-49 çalışanı olan girişimlerde bu oran: %7,8
-
50-249 çalışanı olanlarda: %10,8
-
250 ve üzeri çalışanı olan büyük ölçekli girişimlerde ise bu oran: %17,4
Bu da gösteriyor ki, büyük ölçekli işletmeler yapay zekâya daha yakın, ancak küçük ve orta ölçekli işletmeler kaynak yetersizliği ve uzman kadro eksikliği nedeniyle teknolojiden uzak kalıyor.
IAS’tan yapay zekâ odaklı ERP hamlesi
Kurumsal kaynak planlama alanında faaliyet gösteren IAS, işletmeleri bu teknolojik dönüşüme hazırlamak amacıyla, ERP sistemlerine yapay zekâ entegrasyonu için çalışmalarını yoğunlaştırdı. Şirket, tüm ölçekteki işletmeleri kapsayacak şekilde çözümler geliştirerek, yapay zekânın sadece büyük firmaların değil, tüm işletmelerin kullanabileceği bir araç olması gerektiğini savunuyor.
CTO Bahtiyar Tan, bu vizyonun arkasında dijital eşitsizliklerin önüne geçme hedefi olduğunu belirterek şunları söyledi:
“Yapay zekâ artık bir lüks değil, gereklilik. Bu teknolojiyi erişilebilir kılmak, ülke ekonomisinin dijital dönüşümünü hızlandıracaktır. IAS olarak, bu dönüşüme liderlik etmek istiyoruz.”
Dijital uçurum büyüyor
TÜİK verileriyle ortaya çıkan tablo, aynı zamanda Türkiye’deki dijital uçurumun büyüdüğünü de gösteriyor. Özellikle kırsal bölgelerde faaliyet gösteren işletmelerin teknolojik altyapıya erişimi çok daha sınırlı. Uzmanlar, yapay zekâ ve benzeri teknolojilerin yerelleştirilmiş çözümlerle tüm işletmelere sunulması gerektiğini vurguluyor.
