Türkiye'nin en büyük zenginliği olarak görülen genç nüfusu, sessiz bir krizin pençesinde. Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi (BETAM) tarafından yayımlanan "Genç Kuşakta Ne Eğitimde Ne İstihdamda Olanların Çok Boyutlu Analizi" başlıklı rapor, ülkenin kanayan yarası olan atıl genç nüfus sorununu çarpıcı rakamlarla bir kez daha gündeme getirdi. Rapora göre, Türkiye, 15-24 yaş grubunda ne eğitimde ne de istihdamda olan, yani NEET olarak tanımlanan gençlerin oranında Avrupa ülkeleri arasında zirveye oturmuş durumda. 2024 yılı itibarıyla yaklaşık 2 milyon 356 bin gence tekabül eden yüzde 22,9'luk bu oran, Türkiye'nin geleceğine dair ciddi endişeleri beraberinde getiriyor.​

Avrupa'nın zirvesinde acı bir rekor

BETAM'ın raporu, Türkiye'nin NEET sorununda Avrupa'daki diğer ülkelerden ne kadar olumsuz bir şekilde ayrıştığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Türkiye, yüzde 22,9'luk oranla Romanya ve İtalya gibi ülkeleri bile geride bırakarak bu alanda ilk sırada yer alıyor. Rapor, bu durumun sadece bir işsizlik sorunu olarak görülemeyeceğinin altını çiziyor. NEET olgusu, eğitim sisteminden erken kopuşlar, gençlerin nitelikleriyle uyuşmayan iş piyasası, toplumsal cinsiyet baskıları ve özellikle belirli bölgelerde yoğunlaşan yapısal engellerin bir bileşkesi olarak karşımıza çıkıyor. Türkiye'de genç işsizlik oranının yüzde 16,4 olmasına rağmen NEET oranının yüzde 22,9 olması, iş aramayan veya iş bulma umudunu kaybetmiş büyük bir genç kitlesinin varlığına işaret ediyor.​

Kaybolan gençliğin yüzü: kadınlar

NEET sorununun en derinden etkilediği kesim ise genç kadınlar. Rapora göre, NEET kategorisindeki gençlerin yaklaşık üçte ikisini kadınlar oluşturuyor. Bu durum, toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin genç kadınları eğitim ve iş hayatının dışına nasıl ittiğinin acı bir kanıtı. Veriler daha da derine inildiğinde tablo daha da karamsarlaşıyor. İş aramayan ve "saf NEET" olarak adlandırılan 1 milyon 724 bin kişilik grubun tam yüzde 71,7'si kadınlardan oluşuyor. Evlilik de genç kadınlar için önemli bir NEET faktörü olarak öne çıkıyor. NEET kadınların yüzde 36'sı evliyken, bu oran NEET erkeklerde sadece yüzde 4 seviyesinde[file:e7f5602b-0d95-457e-b12e-b2f6a46f8a57]. Bu rakamlar, geleneksel aile yapısı ve ev içi sorumlulukların genç kadınların potansiyellerini gerçekleştirmelerinin önündeki en büyük engellerden biri olduğunu gösteriyor.​

Bölgesel uçurum derinleşiyor, doğu ve güneydoğu alarm veriyor

Rapor, NEET oranlarının coğrafi dağılımında da büyük bir adaletsizlik olduğunu ortaya koyuyor. Sorun en çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgeleri'nde yoğunlaşmış durumda. Güneydoğu Anadolu'da her üç gençten biri (yüzde 31,5) NEET iken, Doğu Anadolu'da bu oran yüzde 28,3'e ulaşıyor[file:e7f5602b-0d95-457e-b12e-b2f6a46f8a57]. İstanbul ise yüzde 12,8 ile en düşük orana sahip olmasına rağmen, Türkiye genelindeki yüksek oran bu başarıyı gölgede bırakıyor. Toplam NEET nüfusunun yaklaşık yüzde 28'inin, yani 745 bin gencin sadece bu iki bölgede yaşıyor olması, bölgesel kalkınmışlık farklarının gençlerin geleceğini nasıl ipotek altına aldığını gösteriyor.

Maliye radarına aldı: düşük gelir beyan eden doktor, kuyumcu, galerici ve emlakçılara 'yıllık harç' geliyor
Maliye radarına aldı: düşük gelir beyan eden doktor, kuyumcu, galerici ve emlakçılara 'yıllık harç' geliyor
İçeriği Görüntüle

Ne iş var ne de umut

NEET gençliği sadece çalışmayanlardan oluşmuyor. Bu grubun içinde, iş bulma umudunu yitirmiş büyük bir "potansiyel işgücü" de bulunuyor. Rapora göre, NEET içinde yer alan ve aslında çalışabilecek durumda olan 464 bin gencin yaklaşık yüzde 70'i daha önce iş aramayı bırakmış durumda[file:e7f5602b-0d95-457e-b12e-b2f6a46f8a57]. Bu gençlerin iş aramayı bırakmalarının en önemli gerekçesi ise "uygun iş olmaması" veya "vasıflarıyla eşleşen bir iş bulamamak". Bu durum, Türkiye'deki eğitim sistemi ile iş piyasasının talepleri arasında ciddi bir uyumsuzluk olduğunu da gözler önüne seriyor. BETAM'ın bu kapsamlı analizi, Türkiye'nin acilen gençlere yönelik bütüncül, cinsiyet eşitliğini gözeten ve bölgesel farklılıkları ortadan kaldıracak yeni eğitim ve istihdam politikaları geliştirmesi gerektiğini acı bir şekilde ortaya koyuyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ