84 yaşında hayatını kaybeden Suphi Tekniker’in cenaze programı belli oldu. Suphi Tekniker için yarın, saat 11.00’de Harbiye Muhsin Ertuğrul Sahnesi’nde bir tören düzenlenecek. Tiyatro ve sinema dünyasının önemli isimlerinden olan Tekniker, sanat yaşamında pek çok başarıya imza atmış, aynı zamanda senaristlik de yapmıştır.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Şehir Tiyatroları tarafından yapılan açıklamada, Tekniker’in cenaze töreninin detaylarına yer verildi. Törenin ardından, ünlü oyuncunun cenazesi Barbaros Hayrettin Paşa Camii’nde kılınacak öğle namazını müteakip, Ayazağa Mezarlığı’na defnedileceği belirtildi.
SUPHİ TEKNİKER KİMDİR?
1940 yılında Mersin’de dünyaya gelen Suphi Tekniker, sanat kariyerine lise yıllarında tiyatroya olan ilgisiyle başladı. Eğitimini İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Coğrafya Bölümü’nde tamamlayan Tekniker, amatör olarak 1957 yılında sahneye çıktı ve kısa sürede yeteneğiyle dikkatleri üzerine çekti.
Muhsin Ertuğrul’un yönlendirmesiyle 1960 yılında İstanbul Şehir Tiyatrosu’nda "Kral Lear" oyununda figüran olarak sahneye adım atan Suphi Tekniker, bu dönemde tiyatroya olan ilgisini profesyonel bir boyuta taşıdı. Ancak ilerleyen yıllarda sinemaya yönelen sanatçı, bu alanda da önemli eserler ortaya koydu.
SUPHİ TEKNİKER’İN SİNEMA KARİYERİ VE BAŞARILARI
Tekniker, sinema kariyerine Erdoğan Tünaş’ın yazdığı, Fatma Girik, Orhan Günşiray ve Suphi Kamer’in başrollerini paylaştığı "Cici Katibem" filmiyle adım attı. Filmdeki başarılı performansı, onun sinemada daha fazla yer almasını sağladı.
1975’ten itibaren senaryo yazarlığına ağırlık veren Suphi Tekniker, Kemal Sunal’ın başrolde olduğu "Umudumuz Şaban", "En Büyük Şaban" ve "Hanzo" gibi Türk sinemasının klasikleri arasında yer alan filmlerin senaryolarına katkıda bulundu. Ayrıca Orhan Gencebay’ın başrolünde oynadığı "Dil Yarası" ve "Kaptan" gibi yapımların da senaryolarını yazdı.
SUPHİ TEKNİKER’İN EDEBİ ÇALIŞMALARI
Sadece sinema ve tiyatro ile sınırlı kalmayan Suphi Tekniker, edebiyat alanında da eserler üretti. "Ne Yazık ki Namuslu" ve "Tiyatro'dan Sinema'ya Başrolde Darülbedayi" adlı kitaplarıyla, tiyatro ve sinema dünyasındaki deneyimlerini okuyucularıyla paylaştı. Bu eserler, hem genç sanatçılar hem de tiyatro ve sinema meraklıları için önemli bir başvuru kaynağı oldu.