Adobe Analytics’in raporuna göre, 1 Kasım ile 31 Aralık tarihleri arasında alışveriş yapanlar, üçüncü taraf hizmetler aracılığıyla toplam 18,5 milyar dolar değerinde harcama yapacak. Özellikle Siber Pazartesi, yalnızca bir gün içinde 993 milyon dolarlık alışverişle dikkat çekecek.

Bu yükselişte, ödeme kolaylığı sağlayan "şimdi al, sonra öde" yönteminin etkisi büyük. Analizlere göre, bu sistemin popülerliği giderek artıyor ve alışverişlerde önemli bir rol oynuyor.

Genç tüketiciler için cazip bir yöntem

Bu ödeme yöntemi, özellikle düşük kredi puanına sahip olan ya da kredi geçmişi bulunmayan genç tüketiciler arasında yaygın olarak tercih ediliyor. "Şimdi al, sonra öde", kullanıcılarına kredi kartı şirketlerine göre daha hafif kredi kontrolleri sunuyor ve ödeme geçmişlerini raporlama zorunluluğu bulunmuyor.

Bu esneklik, gençlerin harcama yaparken daha güvende hissetmelerine olanak tanıyor. Ancak uzmanlar, bu kolaylığın aşırı harcamayı teşvik edebileceği konusunda uyarıyor.

Uzmanlar tüketicileri uyarıyor

Tüketiciler, genellikle banka hesap bilgileri veya kredi kartlarıyla kayıt oluyor ve ödemeleri aylık taksitler halinde gerçekleştiriyor. Ödeme planları, düşük ya da sıfır faiz seçeneği sunarak cazip hale geliyor.

Ethereum yeşil ışığı yaktı! Ethereum yeşil ışığı yaktı!

Finansal uzmanlar, bu yöntemin kontrolsüz kullanıldığında finansal sorunlara yol açabileceği konusunda dikkatli olunması gerektiğini belirtiyor. LendingClub’ın baş müşteri sorumlusu Mark Elliott, “Bu yöntem alışverişler için yenilikçi bir çözüm olabilir, ancak aşırı harcamayı körüklüyor” diyor.

Harcamalarda %20 artış

New York Federal Rezerv Bankası’nın raporuna göre, "şimdi al, sonra öde" yönteminin kullanıldığı durumlarda harcamalar %20 oranında artıyor. Ancak ödeme gecikmeleri durumunda, tüketiciler gecikme ücretleri, faiz yükümlülükleri ve hizmet kayıplarıyla karşı karşıya kalabiliyor.

Kredi kartı borçlarının yükselmesi de bu eğilimin bir sonucu olarak dikkat çekiyor. Kişisel finans teknolojisi şirketi Credit Karma’nın uzmanı Emily Childers, Mart 2022’den bu yana Z Kuşağı ve Milenyum Kuşağı üyelerinin kredi kartı borçlarının %50’den fazla arttığını ifade etti. Childers, “Gençler, tatil sezonuna borç içinde giriyor ve harcamaya devam ediyor” diye uyardı.

Artan borç yükü risk taşıyor

Genç tüketiciler arasında yaygınlaşan bu yöntem, borçlanma oranlarını artırırken, uzun vadeli mali yüklerin de artmasına neden oluyor. Uzmanlar, tüketicilere bu sistemi dikkatli kullanmaları ve bütçelerini kontrol altında tutmaları çağrısında bulunuyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ