ABD İçişleri Bakanlığı Özel Asistanı Hassanein, Biden yönetiminin son 9 aydır İsrail’in Gazze’deki ‘soykırımına’ sessiz kaldığını ve destek olduğunu ifade ederek, “Biden-Harris yönetimine sesimin ve farklı bakış açımın bu adalet arayışına yardımcı olacağı inancıyla katıldım. Ancak İsrail'in Gazze'de yürüttüğü soykırımın son dokuz ayı boyunca bu yönetim, Filistinliler için acilen özgürlük ve adalet talep eden personelin farklı seslerini dinlemek yerine statükoyu korumayı seçti. 37 binden fazla Filistinlinin öldürülmesi ve milyonlarca Filistinlinin kasıtlı olarak aç bırakılması da dahil olmak üzere İsrail'in aylarca süren acımasız şiddetinden sonra, sesimi nasıl duyurabileceğimi ve topluluğumu anlamlı bir şekilde nasıl temsil edebileceğimi bildiğim tek yol ayrılmaktır” ifadelerini kullandı.
“BİDEN, SAVAŞI DURDURMAK YERİNE FİNANSE ETMEYİ SEÇTİ”
Hassanein, Biden’ın bu savaşı durdurmak yerine finanse etmeyi seçtiğini belirterek, “ABD'deki Arap ve Müslüman topluluklar, İsrail ordusunun camileri, kiliseleri, hastaneleri, oyun alanlarını ve okulları vurarak Gazze'deki şehirleri tamamen yok etmesini ve ABD tarafından sağlanan mühimmatlarla Gazze'de tüm din ve etnik kökenlerden binlerce insanı öldürmesini dehşet içinde izledi. Başkan Biden, cinayetleri durdurmak için ABD baskısını kullanmak yerine bu şiddeti finanse etmeye devam ederken, Arap karşıtı kinayeleri ve açık yalanları tekrarlayarak Filistinli Amerikalılara karşı nefret suçlarını körükledi. Arap karşıtı ve İslamofobik duygular dış politikamıza yerleşmiştir ve Filistinlilerin hayatlarına yönelik garip umursamazlıkla ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır” dedi. Açıklamada ayrıca, ABD’deki Müslüman ve Arap toplumunun Biden’ı seçmesindeki en önemli nedenin kampanyasının adalet vaat etmesi olduğu vurgulandı.
