Türkiye'nin tarımsal üretiminde stratejik öneme sahip olan Trakya bölgesi, son yılların en ciddi kuraklık ve yangın tehdidiyle boğuşuyor. Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, Lüleburgaz Ziraat Odası Başkanlığı'nda Trakya'daki ziraat odası başkanlarıyla gerçekleştirdiği toplantıda, bölgedeki durumu "kırmızı alarm" olarak nitelendirdi.

Son yıllarda iklim değişikliğinin tarımsal üretim üzerindeki yıkıcı etkilerine dikkat çeken Bayraktar, Trakya'nın sadece bir bölge olmadığını, ülkenin gıda güvenliği açısından kritik bir rol oynadığını vurguladı. Son 30 yılın en düşük sıcaklık değerlerinin yaşandığı bu dönemde, tarihin en büyük zirai don olayının da görüldüğünü belirten Bayraktar, bu durumun hem üretimde verim kayıplarına hem de çiftçilerin maliyetlerinde ciddi artışlara neden olduğunu söyledi.

Toplantıda söz alan ziraat odası başkanları da, bölgelerindeki durumu somut örneklerle açıkladı. Özellikle Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'da ayçiçeği ve buğday üretiminde ciddi düşüşler yaşandığı, sulama kaynaklarının yetersizliği nedeniyle çiftçilerin zor durumda kaldığı belirtildi.

Yangınların yüzde 80'i insan eliyle çıkıyor: Toplumsal bilinçlenme çağrısı

Bayraktar, konuşmasında yangın riskinin her geçen gün büyüdüğüne dikkat çekerek, bu konudaki en büyük sorumluluğun insanlara düştüğünü vurguladı. "Yangınlarda sıcaklık artıyor, nem değeri düşüyor. Rüzgarla birleşince önüne geçmek mümkün olmuyor" diyen Bayraktar, Tekirdağ'dan Çanakkale'ye uzanan geniş bir coğrafyada yaşanan yangınların, bölgenin ekolojik dengesini tehdit ettiğini söyledi.

Durumun ciddiyetini vurgulamak için çarpıcı bir örnek veren Bayraktar, "Cam parçalarının bile optik etkiyle yangına yol açabildiği bir ortamdayız" dedi. Bu uyarısı, özellikle anız yakma, piknik ateşi, sigara izmariti gibi basit ihmallerin ne denli büyük felaketlere yol açabileceğini gözler önüne seriyor.

Bayraktar'ın en çarpıcı tespiti ise, yangınların nedenleri üzerine oldu. "Yangınların yüzde 80'i insan kaynaklı. Bu nedenle toplumsal bilinç şart. Herkesin sorumluluk bilinciyle hareket etmesi gerekiyor" diyen Bayraktar, bu konuda sadece kamu kurumlarının değil, tüm vatandaşların sorumluluk alması gerektiğini belirtti. Bu çağrı, yangınla mücadelenin sadece söndürme değil, önleme boyutunun da ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatıyor.

Trakya'nın altın bitkisi tehlikede: Ayçiçeği üretiminde ciddi düşüş

Trakya'nın tarımsal üretim gücüne de değinen Bayraktar, bölgenin Türkiye için ne anlama geldiğini rakamlarla açıkladı. Türkiye'de yağlı tohumlar arasında ayçiçeğinin ilk sırada yer aldığını belirten Bayraktar, bu stratejik ürünün üretiminin yaklaşık yüzde 35'inin Edirne, Kırklareli ve Tekirdağ'dan sağlandığını ifade etti.

Ancak bu yıl yaşanan kuraklık nedeniyle, ayçiçeği üretim rakamlarında ciddi düşüşler yaşandığı açıklandı. Bu durum, hem çiftçilerin gelirini doğrudan etkilerken hem de Türkiye'nin ayçiçek yağı ihtiyacında dışa bağımlılığını artırma riski taşıyor. Bayraktar, kuraklıkla mücadelenin sadece çiftçilerin sorunu olmadığını, ülkenin gıda güvenliği sorunu olduğunu vurguladı.

Ziraat odası başkanları da, sulama projelerinin hızlandırılması, kuraklığa dayanıklı tohum çeşitlerinin geliştirilmesi ve çiftçilere yönelik mali desteklerin artırılması gibi konularda taleplerini dile getirdi.

Çiftçinin sesi dinlendi: Ziraat odaları talep ve önerilerini sundu

Toplantının son bölümünde Şemsi Bayraktar, bölgedeki ziraat odası başkanlarının talep ve önerilerini tek tek dinledi. Bu interaktif bölüm, sahadaki sorunların doğrudan en üst düzeyde dile getirilmesi açısından büyük önem taşıdı.

Ziraat odası başkanları, özellikle artan girdi maliyetleri, sulama altyapısının yetersizliği, tarımsal kredilere erişimdeki zorluklar ve iklim değişikliğine karşı alınması gereken önlemler konusunda detaylı sunumlar yaptı. Bayraktar, bu taleplerin TZOB olarak ilgili bakanlıklara ve kamu kurumlarına iletileceğini ve çözüm için takipçi olacaklarını belirtti.

Bu diyalog ortamı, çiftçilerin sorunlarının sadece yerel düzeyde kalmayıp, ulusal düzeyde de gündeme getirilmesi açısından önemli bir platform oluşturdu. Toplantı sonunda, Trakya'daki tarımsal sorunlarla mücadelede ortak bir strateji belirlenmesi ve düzenli olarak bir araya gelinmesi kararı alındı.

Zirai don kabusu: Üreticiyi perişan eden felaket

Bayraktar'ın konuşmasında dikkat çeken bir diğer nokta ise zirai don felaketiydi. Son 30 yılın en büyük zirai don olayının yaşandığını belirten Bayraktar, bu durumun özellikle meyve ve sebze üreticilerini perişan ettiğini söyledi. Erken çiçeklenen meyve ağaçlarının don nedeniyle ürün veremediği, sebze fidelerinin ise gelişemediği belirtildi.

Bu durum, sadece üretim kaybı anlamına gelmiyor, aynı zamanda çiftçilerin gelecek yıl için tohumluk ve fidan temininde de zorluk yaşayacağı anlamına geliyor. Zirai dona karşı alınması gereken önlemlerin başında, modern tarım sigortası sistemlerinin yaygınlaştırılması ve çiftçilere yönelik erken uyarı sistemlerinin kurulması geliyor.

TZOB olarak bu konuda Tarım ve Orman Bakanlığı ile ortak çalışmalar yürüttüklerini belirten Bayraktar, çiftçilerin bu tür doğal afetler karşısında yalnız bırakılmayacağını söyledi.

Gelecek projeksiyonları: Kuraklıkla mücadelede yeni stratejiler

TZOB'un gelecek dönem projeksiyonlarında, kuraklıkla mücadele en öncelikli konu olarak yer alıyor. Bayraktar, su kaynaklarının verimli kullanılması, modern sulama tekniklerinin yaygınlaştırılması ve kuraklığa dayanıklı bitki türlerinin desteklenmesi gibi konuların, Türkiye'nin tarımsal geleceği açısından hayati önem taşıdığını belirtti.

Ayşe Tokyaz cinayetinde sıcak gelişme: Firari şüpheli yakalandı
Ayşe Tokyaz cinayetinde sıcak gelişme: Firari şüpheli yakalandı
İçeriği Görüntüle

Su yönetimi konusunda toplumsal bir seferberlik başlatılması gerektiğini vurgulayan Bayraktar, sadece tarımsal sulamada değil, evsel ve endüstriyel su kullanımında da tasarruf bilincinin geliştirilmesi gerektiğini söyledi.

Bu kapsamda, TZOB olarak çiftçilere yönelik eğitim programları düzenleyeceklerini ve modern tarım tekniklerinin benimsenmesi için teşvik mekanizmaları geliştireceklerini belirten Bayraktar, geleceğin tarımının ancak bilimsel ve sürdürülebilir yöntemlerle güvence altına alınabileceğini ifade etti.

Kaynak: HABER MERKEZİ