AK Parti iktidar olduğundan bu yana ilk defa 2. parti durumuna düşerken bundan birkaç sene önce siyasi haritada yalnızları oynayan İzmir, artık tüm Ege Bölgesi’yle aynı rengi paylaşıyor…
Seçim sonuçları Türkiye’de yeni bir dönem başlatacak nitelikte. İzmir CHP için yıkılmaz bir armada olmaya devam etse de rakamlar Mansur Yavaş’lı Ankara’yı partinin yeni kalesi gibi gösteriyor. Ancak önemli olan Türkiye'deki genel değişim. Bu değişimin vatandaşın yararına olması için 2 zorunluluk var.
Birincisi hükümetin bu sonuçlardan gerekli dersi çıkarması ve artık sokağın sesine kulak vermesi gerekliliği. Zira bu seçimi kaybetmelerinin nedeni sadece ekonomi değil. Halk her geçen gün daha fazla güvenlik sıkıntısı yaşamaya, daha çok uyuşturucu satıcısına, daha az nitelikli insana maruz kalıyor.
Aslında özetle uzun zamandır yayılan cehalete övgü dönemine bir isyan var. Zorbalara karşı bir cezasızlık, duyarlı insanlarıysa cezalandırmaya çalışma gayreti herkesi bıktırdı. Mültecilere uygulanan pozitif ayrımcılık da aynı şekilde. Bu seçimde ekonomiden sonraki en büyük etkenler bana göre bunlar.
İkinci önemli zorunluluk ise muhalefetin kazandığı, özellikle ilk kez kazandığı yerlerde yapacağı çalışmalar. Çünkü seçim boyunca izlenen genel seçim politikası vatandaşın üzerinde etkili oldu ama sen insanların çöpünü toplamaz, yolunu yapmazsan o şehirleri aldığın gibi geri verirsin.
Eğer iktidar ve muhalefet bu yolları izlerse bizler de vatandaş olarak daha güzel günler görebiliriz.