Kentin uzun yıllardır katı atık yükünü çeken Harmandalı Düzenli Atık Depolama Tesisi'nin ömrünü tamamlayarak kapatılması ve yerine geçecek kalıcı bir çözümün hayata geçirilememesi, kent genelinde bir çöp krizinin yaşanmasına neden oldu. İlçe belediyelerinin topladığı evsel atıkları dökecek yer bulamaması nedeniyle çöp kamyonları garajlarda beklemek zorunda kalırken, başta Konak, Karşıyaka ve Bornova olmak üzere birçok ilçenin sokaklarında çöp yığınları birikti. Yaşanan bu olumsuz tablo ve halk sağlığına yönelik artan endişeler üzerine harekete geçen İzmir Büyükşehir Belediyesi, krizin aşılması için Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'ndan Harmandalı'nın geçici olarak yeniden kullanılması için izin talebinde bulundu. Bakanlık, yaptığı değerlendirmenin ardından bu talebe, belirli şartlar ve süre kısıtlamasıyla olumlu yanıt verdi. Bu geçici çözüm, sokaklardaki çöp yığınlarının toplanmasının önünü açarken, İzmir'in on yıllardır süregelen katı atık yönetimi sorununu ve bu konudaki siyasi çekişmeleri bir kez daha gündemin merkezine taşıdı.

Sorunun kaynağı ve gelişim süreci

İzmir'deki mevcut atık krizinin temelinde, şehrin katı atık yönetimi altyapısındaki plansızlık ve yıllardır ertelenen kalıcı çözümler yatıyor. Kentin kuzey aksındaki tek büyük depolama alanı olan Harmandalı tesisinin kapasitesinin dolması ve çevreye yaydığı olumsuz etkiler nedeniyle kapatılmasına yönelik yargı kararları, sorunun başlangıç noktasını oluşturdu. Tesisin kapatılmasının ardından İzmir Büyükşehir Belediyesi, günlük yaklaşık 5 bin tonu bulan kentin çöpünü, geçici çözümlerle Bergama ve Menderes gibi ilçelerde bulunan daha küçük ölçekli ve farklı teknolojiye sahip tesislere yönlendirmeye çalıştı. Ancak bu tesislerin hem kapasitelerinin İzmir'in tamamının yükünü karşılamakta yetersiz kalması hem de lojistik olarak uzak mesafede bulunmaları, çöp kamyonlarının transfer merkezlerinde uzun bekleme süreleri yaşamasına neden oldu. Bu durum, ilçe belediyelerinin günlük çöp toplama rutinlerini tamamen aksattı ve sonuç olarak toplanan çöplerin dökülememesi, toplanması gereken çöplerin ise sokaklarda kalması gibi bir zincirleme reaksiyona yol açtı.

Kızılcık Şerbeti senaristi gözaltına alındı!
Kızılcık Şerbeti senaristi gözaltına alındı!
İçeriği Görüntüle

Sistemin tıkanmasıyla birlikte, krizin etkileri kısa sürede İzmir sokaklarında gözle görülür hale geldi. Özellikle nüfus yoğunluğunun fazla olduğu merkezi ilçelerde, çöp konteynerleri tamamen doldu ve etraflarında küçük dağları andıran atık birikintileri oluştu. Sıcak havanın da etkisiyle bu yığınlardan yayılan ağır koku, birçok semtte gündelik yaşamı olumsuz etkiledi. Vatandaşlar, pencerelerini açamamaktan ve sokaklarda yürümekte zorlanmaktan şikayetçi olurken, çöp birikintilerinin haşere ve diğer zararlılar için bir üreme alanı oluşturması, halk sağlığına yönelik endişeleri de beraberinde getirdi. Yaşanan bu duruma tepkilerini sosyal medya platformları ve şikayet hatları üzerinden dile getiren çok sayıda İzmirli, soruna acil bir çözüm bulunması için hem ilçe belediyelerine hem de İzmir Büyükşehir Belediyesi'ne çağrıda bulundu. Özellikle Konak ve Karşıyaka gibi ilçelerin ara sokaklarında oluşan manzaralar, krizin boyutunu net bir şekilde ortaya koydu.

Bakanlıktan geçici ve kontrollü çözüm

Kamuoyunda artan tepkiler ve halk sağlığı riskinin büyümesi üzerine, İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı nezdindeki girişimleri sonuç verdi. Bakanlık, kentin çöp sorununun daha da derinleşmesini önlemek amacıyla, Harmandalı Düzenli Atık Depolama Tesisi'nin geçici olarak yeniden kullanılmasına yönelik talebi onayladı. Onay kararını, AK Parti İzmir Milletvekili Eyyüp Kadir İnan kamuoyuna duyurdu. Yapılan açıklamaya göre, verilen izin belirli koşullara bağlandı. Buna göre, İzmir Büyükşehir Belediyesi, 31 Ekim 2025 tarihine kadar Harmandalı'na çöp dökebilecek. Ancak dökülecek günlük atık miktarı 2.477 ton ile sınırlandırıldı. Bakanlık yetkilileri, bu iznin kalıcı bir çözüm olmadığını, sadece mevcut krizin aşılması ve halk sağlığının korunması amacıyla verilmiş "geçici ve kontrollü" bir tedbir olduğunu özellikle vurguladı. Tüm sorumluluğun ise İzmir Büyükşehir Belediyesi'nde olduğu belirtildi.

Siyasi partilerden konuya ilişkin değerlendirmeler

Krize bulunan geçici çözüm, siyasi arenadaki tartışmaları sonlandırmadı, aksine daha da alevlendirdi. AK Parti temsilcileri, yaşanan sorunun temel nedeninin, 25 yıldır kenti yöneten CHP'li belediyelerin vizyonsuzluğu ve zamanında kalıcı bir atık tesisi kuramaması olduğunu savundu. AK Parti İzmir Milletvekili İnan, "Bugün İzmir’de çöpler toplanmıyor, İzmirliler çile çekiyorsa bunun sebebi beceriksizliktir, vizyonsuzluktur, CHP zihniyetidir. Kalıcı çözüm üretmek ise Büyükşehir’in görevidir ve ödevlerini yerine getirmelidir" diyerek eleştirilerini dile getirdi. AK Parti kanadı, kalıcı çözüm için Yamanlar bölgesinde modern bir entegre atık yönetim tesisi kurulması gerektiğini uzun süredir savunduklarını hatırlattı.

Diğer yandan, İzmir Büyükşehir Belediyesi ve CHP'li yetkililer ise suçu merkezi hükümetin engellemelerine bağlıyor. Yıllardır kente yeni ve modern katı atık bertaraf tesisleri kurmak için yer arayışında olduklarını, ancak belirledikleri yerlere yönelik merkezi idareden gerekli onayları alamadıklarını veya çeşitli bürokratik ve siyasi engellerle karşılaştıklarını belirtiyorlar. Bu görüşe göre, eğer yeni tesis projeleri zamanında onaylansaydı, İzmir bugün bu krizi yaşamayacaktı. Karşılıklı suçlamaların gölgesinde bulunan geçici çözüm, İzmir'in en temel sorunlarından birinin nasıl siyasi bir güç mücadelesine dönüştüğünü bir kez daha gösterdi. 31 Ekim'de dolacak olan geçici izin süresine kadar kalıcı bir çözüm yolunda somut adımlar atılamazsa, İzmir'in sonbahar aylarında benzer veya daha büyük bir çevre ve sağlık sorunuyla yeniden yüzleşmesi kaçınılmaz görünüyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ