AKP Grup Başkanı Abdullah Güler, milyonlarca emekliyi ilgilendiren emeklilik sistemiyle ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Güler, mevcut sistemin daha adil, dengeli ve sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiğini vurgulayarak, gelişmiş ülkelerdeki uygulamaların örnek alınması gerektiğini söyledi.
Emeklilik Sistemi İçin Üç Önemli Başlık
Güler, emeklilik sistemini incelerken dünyadaki örneklerin dikkate alınmasının önemine dikkat çekti. Gelişmiş ülkelerdeki uygulamaların esas alındığında üç başlığın öne çıktığını belirten Güler, şunları söyledi: "Birincisi ödediğiniz prim miktarı, ikincisi ödediğiniz süre ve üçüncüsü de yaş. Bizim bu manada mutlaka hem prim miktarını ve yaşı hem de ödenen süreyi esas alacak şekilde daha adil, daha dengeli ve sürdürülebilir mahiyette bir emeklilik sistemini inşa etmemiz lazım."
Mevcut Sistemde Düzenleme İhtiyacı
Güler, Hazine ve Maliye Bakanlığı'nın desteğiyle en düşük emekli aylığının 12 bin 500 lira olduğunu hatırlatarak, bu desteğin olmadığı durumda emekli maaşının daha düşük olacağına dikkat çekti. Bu durumun düzeltilmesi ve sürdürülebilir hale getirilmesi gerektiğini ifade eden Güler, "Daha dengeli, daha adil bir hale gelmeli. İnşallah önümüzdeki dönemlerde evrensel, dünya ülkelerinde gelişmiş ülkelerin de uyguladığı bu sistem üzerinden benzer bir uygulamayı, çalışmayı bizim ülkemizde de hayata geçirmemiz gerekiyor" dedi.
İstişarelerin Önemi
Güler, yeni bir emeklilik sistemi oluşturulurken toplumun her kesimiyle istişare edilmesi gerektiğini ve dünya örneklerinin, gelişmiş ülke örneklerinin ortaya konulması gerektiğini vurguladı. Güler, "Bu çerçeve içerisinde de bunu daha makul bir çerçevede ortaya koymamız lazım. Tabii bakanlığımızın bu konuda çalışmaları var ama henüz şu anda bir yasal düzenleme açısından elimizde böyle bir metin yok. Bunu ilerleyen zaman dönemi içerisinde daha geniş çerçevede çalışmak lazım" şeklinde konuştu.
Haftalık Çalışma Süresi ve Yargıtay'a Doğrudan Başvuru
Güler, kamu ve özel sektörde haftalık çalışma saatilerinin düşürülmesi yönünde bir çalışmanın olmadığını belirtti. Ayrıca, bazı davaların istinafa gitmeden doğrudan Yargıtay'a gönderilmesiyle ilgili bir çalışmanın da olmadığını, ancak yargı işlemlerinin daha hızlı tamamlanabilmesi için önerilerin olduğunu söyledi.