Bu sözler bana değil bir kaç gün önce “Anayasa Mahkemesi kapatılsın” diyen MHP Lideri Devlet Bahçeli'ye ait. Peki ne olmuştu o zaman? Ya da şimdi ne oluyor? 

Öncelikle şimdiki durumu özetleyelim; Biliyorsunuz gündemde bir yargı krizi var.  Yargıtay Anayasa Mahkemesini reddediyor ki bu güçler ayrılığı ilkesine karşı bir durum. Buna rağmen Hükümetin ittifak ortağı MHP’nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Anayasa Mahkemesi’ni “adaletin safra ve sancısıdır” sözleriyle suçladı. Yetmedi “kapatılsın” dedi. Ama o da yetmedi AYM Başkanı için “Kandil’e gitsin” dedi. Şimdi de Bahçeli'nin bu sözleri neden söylediğine bakalım…
 TİP Hatay Milletvekili Can Atalay gezi davasından dolayı hapiste ve "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım" suçundan 18 yıl hapisle cezalandırıldı. Ancak tutuklu olduğu sırada Milletvekili seçildi. Anayasa Mahkemesi de dedi ki: Can Atalay’ın "seçilme ve siyasi faaliyette bulunma" hakkı ile "kişi hürriyeti ve güvenliği" hakları ihlal edilmiştir…

Anayasa Mahkemesi uzun uzadıya yazdığı kararda ayrıca şöyle bir gerekçe sunuyor: “Mahkeme, daha önce de benzer durumlarda hak ihlali kararlarına hükmetmişti”
İşte bu paragraf işleri değiştirdi ve AYM’nin daha önce kimler için bu kararı verdiği merak edilince karşımıza ‘Balyoz’ davasından hapse giren ve hapisteyken MHP Milletvekili seçilen Engin Alan çıktı. Engin Alan da Can Atalay gibi 18 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Anayasa Mahkemesi, Atalay için verdiği kararı Alan için de vermişti ve Engin Alan tahliye edilip milletvekilliği görevine başlamıştı… O zaman bu kararı değerlendiren Bahçeli, “ İyi ki Anayasa Mahkemesi vardır, iyi ki vicdanı sapmayan hakimler görev başındadır” demişti. Peki ne değişti? Cevabı çok basit Bahçeli o zaman muhalefetteydi şimdiyse iktidarın küçük ortağı. Ama unutmamalı ki MHP ‘Gezi olayları’ sırasında da muhalefetteydi ve çokça partili alanlardaydı!