Diyarbakır'da 21 Ağustos'ta kaybolan ve 8 Eylül'de cansız bedeni bulunan Narin Güran'ın öldürülmesiyle ilgili soruşturma sürüyor. Soruşturma kapsamında, Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından başlatılan incelemede, olayla bağlantılı olduğu düşünülen 15 yaşındaki R.A., ikinci kez gözaltına alındı ve nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklandı. Savcılık ifadesinde, R.A. ile amcası Salim Güran arasında geçen telefon görüşmeleri ve ifadesindeki çelişkiler dikkat çekti.
"TAMAM DAHA ÖLMEMİŞ"
R.A.'nın savcılıkta verdiği ifadede, olay günü amcası Salim Güran ile yaptığı telefon konuşmasında geçen "Tamam daha ölmemiş" ifadesi soruldu. R.A. bu ifadeyi hatırlamadığını belirtirken, savcı tarafından sorulan çelişkili beyanlarına dair de "Bu çelişkiye ilişkin söyleyecek bir şeyim yoktur" dedi. R.A.'nın ifadesinde, olay günü saat 14.00'ten sonra amcasıyla tarlada olduğunu ve sadece kısa bir süre için ayrıldığını ifade ettiği belirtildi.
Savcılıktaki Detaylı İfade
R.A., savcılık ifadesinde, olay günü sabah erken saatlerde sondaj başında çalıştığını ve amcası Salim Güran'ın da kısa bir süre yanına geldiğini söyledi. Ancak, Salim Güran’ın ifadesiyle uyuşmayan beyanlar verdi. Amcasının telefonla aradığı sırada yanında olduğunu ve olayın detaylarını öğrendiklerini söyleyen R.A., telefon konuşmalarına dair sorulara "Hiçbir konuşmayı hatırlamıyorum" yanıtını verdi.
Çelişkili İfadeler Ortaya Çıktı
Savcılık ifadesinde, tutuklu amca Salim Güran'ın da R.A.'nın beyanlarıyla çelişen ifadeler verdiği ve olay günü çiftlikte olduklarını söylediği kaydedildi. Savcılık, bu çelişkileri sorarak, olayın aydınlatılmasını hedeflerken, R.A. "Bu çelişkilere ilişkin söyleyecek bir şeyim yoktur" diyerek sessiz kaldı. Soruşturmada, telefon görüşmelerinin detaylarının araştırıldığı ve delillerin toplanmaya devam ettiği belirtildi.
Tutuklama Gerekçesi: Suça Sürüklenen Çocuk
Hakimlik tarafından yapılan değerlendirmede, R.A.'nın tutuklanma gerekçesi, üzerine atılı "Çocuğu Kasten Öldürmek" suçunu işlediğine dair kuvvetli şüphelerin bulunduğu belirtildi. Ayrıca, delillerin henüz toplanmadığı ve kaçma şüphesinin yüksek olduğu ifade edildi. R.A., tutuklama sırasında verdiği ifadesinde ise suçu kabul etmediğini belirterek, olayla ilgisinin olmadığını öne sürdü.
İFADEDE ÖNE ÇIKANLAR ŞU ŞEKİLDE;
"Babam 13.00 sıralarında diğer tarlalarda çalışan işçileri almaya gitti. Sonra saat 14.00-15.00 sıralarında muhtar (Salim Güran) tekrar yanıma geldi ve babamın nerede olduğunu sordu. Ben de 'İşçileri almaya gitti' dedim. Yanımda babamı arayıp 'Neredesin?' diye sordu. Saat kaçta aradığını hatırlamıyorum. Babam da, 'İşçileri dağıtıyordum' dedi. Bu görüşmeden sonra muhtar yanımda oturdu. Birkaç dakika sonra muhtar tekrardan babamı aradı ve yine 'Neredesin?' diye sordu. Babam da 'Köyde yemek yiyorum' dedi. Bu sırada muhtarla çay içiyorduk. 16.00-16.30 sıralarında babam da geldi, bizimle çay içmeye başladı. Babam aşağı tarlaya 16.00-16.30 sıralarında gitti. Ben muhtar ile yukarı tarlada kaldım. Ben bulaşıkları yıkıyordum. 5-10 dakika muhtar burada oturduktan sonra bana 'Ben eve gidip üstümü değiştirip geleceğim.' dedi.
Muhtar yanımdan ayrılmasından sonra ben de suyu değiştirmeye gittim. Muhtar saatini hatırlamadığım zaman diliminde yanımdan ayrılmıştı. 5-10 dakika içinde ben suyu değiştirene kadar muhtar tekrardan sondajın başına gelmişti. Bir süre sonra babam da aşağı tarla suyunu değiştirip geldi. Akşam yemeğini hazırlayıp yedik. Muhtar hiç yanımızdan gitmedi, hep beraber oturduk. Sadece 5-10 dakikalığına muhtar üzerini değiştirip gelmişti. Muhtar akşam yemeğinden sonra bizimle otururken telefonu çaldı. Telefon görüşmesinde muhtara Narin Güran'ın kaybolduğu bildirildi. Bu şekilde Narin'in kaybolduğunu öğrendik. Salim Güran üstünü değiştirmek dışında saat 14.00'ten sonra yanımdan ayrılmadı. Tarladan da ayrılmadık.
Suça sürüklenen çocuk R.A'nın üzerine atılı 'Çocuğu Kasten Öldürmek' suçunu işlediğine dair, 21 Ağustos 2024 günü kaybolan maktul Narin Güran'ı bulmak için gerçekleştirilen arama kurtarma çalışmalarının bir kısım şahısların hedef saptırma maksatlı suni ihbarlarıyla ve dikkat dağıtıcı eylemleriyle akamete uğratılmaya çalışıldığı, buna göre dosyadaki JASAT tutanağına göre, 'Suriyelilerin kaldığı çadıra yakın bir konumda terlik bulunduğu' iddia edilerek jandarma personelinin bu kısma yönlendirilmeye çalışıldığı, köyde yangın çıkarıldığı, arama kurtarma çalışmaları esnasında olağan dışı elektrik kesintilerinin yaşandığı, iki şahsın bir kız çocuğunu köyün üst tarafına götürdüğü şeklindeki ihbarda bulunulduğu, yanlış ifadelerle güvenlik birimlerinin yanlış yönlendirildiği, bu gibi eylemlerle jandarma personelinin Eğertutmaz Deresi'nden uzaklaştırılmaya çalışıldığı, bu eylemlerin bir kısmının Güran ailesinin bazı üyeleri tarafından yapıldığı, Diyarbakır 4. Sulh Ceza Hakimliği'nin 13 Eylül 2024 tarihli kararıyla bir kısım şüphelilerin tutuklanmasına karar verildiği, R.A'nın şüpheli Salim Güran'ın tarlada olduğu saatlerle alakalı beyanlarının dosyadaki HTS kayıtlarıyla, diğer şüpheli beyanlarıyla ve dahi şüpheli Salim Güran'ın kendi beyanlarıyla çeliştiği, soruşturmanın henüz tamamlanmadığı, taraflar üzerinde baskı kurulma ihtimalinin eldeki dosya bakımından somut olarak varlığı ve dosyadaki diğer tüm belgeler birlikte değerlendirildiğinde, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 5. maddesinde öngörülen geçerli şüphe sebeplerinin,
1982 Anayasası'nın 19. maddesinde belirtilen kuvvetli belirtinin ve CMK'nın 100/1 maddesinde öngörülen kuvvetli suç şüphesini gösterir somut delillerin mevcut olduğu, müsnet suç için kanunda öngörülen cezanın alt ve üst sınırı, müsnet suçun CMK 100/3 maddesinde belirtilen katalog suçlardan oluşu, delilerin tamamen toplanmamış olması, verilmesi beklenen cezaya göre R.A'nın kaçma ihtimalinin kuvvetle muhtemel olduğuna dair kanaat ve tutuklama tedbirinin ölçülü olması, bu safhada adli kontrol uygulamasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından R.A'nın CMK 100 ve devamı maddeleri gereğince tutuklanmasına karar verildi."