Dünyadan uzak deryaya yakın ve deryadan uzak dünyaya yakın yeryüzü köşelerinde\ enflasyon ve
ekonomik problemlere rağmen yaşamlarını sürdürmeye çalışan yeryüzü sakinlerinin ömür
takvimlerinden bir hafta daha geçti… Gözümüzün bebeği Göztepe, nazlanmayı bırakarak en azından sezon öncesi çalışmalara başladı ve teknik direktörü Turgut Altay olarak netleşti. Bu yazıda Göztepe ve Türkiye’yi ne kadar tanıdıklarından emin olamadığım Götepe çoğunluk hisselerini devralmak üzere oldukları bildirilen Dragan Solak ve Rasmus Ankersen ekibi için naçizane önerilerimi sunmaya çalışacağım…
***
Göztepe ilk sezon düşse pek çok ben dahil pek çok Göztepeli için daha az acılı olurdu. Ama beş sezon hele ki yeni stadyum açıldıktan sonra düşmenin açtığı gönül yarasının küçük olduğunu söylemek zor. Hele ki düşerken yedişer yedişer yenen goller, yaranın tüm vücudu sarmasına neden oldu.
***
Küme düşme sürecinin etkilerini daha fikstür çekiminde hissetmeye başladık. Galatasaray’ın olmadığı bir ligde fikstür çekimine neden Galatasaray propagandası ile başlandığını kimse anlayamadı.
***
Göztepe, en üst lige çıkmak için üç sezon bekleyebilecek bir sabra sahip bir camia olsaydı Göztepe,
Göztepe olmazdı. Buna karşı Göztepe en üst ligde üç sezon değil beş sezon sonra şampiyonluğa
oynayacağız denirse beş sezon da bekleyebilecek bir camiadır.
***
Göztepe tarihi büyük oranda Göztepe’nin kafaya oynadığı ve/veya düşmeye oynadığı sezonlardan
ibarettir. Kafaya oynayarak başlayıp düşme tehlikesi yaşanan sezonlar da var… Üst sıralara oynamadığı sezonlarda ise düşme olasılığı yükseliyor.
***
Göztepe dünyadaki önde gelen takımların müzelerine sahip olmasa da, taraftarları o takımlara benzer karaktere sahiptir. Sadakat seviyesi dünyadaki benzer kulüplerle karşılaştırdığınızda son derece yüksektir. Göztepe taraftarı maddi gücünden bağımsız, Göztepe tarihinde pek çok dönemde yönetimde söz sahibi olmuş hatta bazı dönemlerde bazı branşlarda insiyatifi tamamen ele almıştır. Bütün bunlar nedeniyle süreğen iddiasızlık genelde taraftara ve tepkilerine çok fazla olumsuz etki yapar.
***
İzmir ülkenin en kalabalık üçüncü şehri olsa da kişi başına gelir 2020 TÜİK verilerine göre altıncı sıradadır.
***
Daha önce de belirtmeye çalıştığım gibi… Göztepe’yi bekleyen önemli bir risk şu… Türkiye liginde, İngiltere ya da Danimarka liginde genel geçer kuralların ya da algoritmaların tutma olasılığının iki lige benzer olduğunu beklemek büyük bir hayal kırıklığı yaratabilir. Buna karşı Dragan Solak-Rasmus Ankersen ekibi Türkiye’nin ikincil liginin algoritmalarını da çözdülerse büyük saygı…
***
2021 Dünya demokrasi indeksi verilerine göre, demokrasi kalitesi olarak Danimarka dünyada 6, İngiltere 19 Türkiye ise 104. sırada. Türkiye’de siyasetin ve onların belirlediği fitbol federasyonun ve onların belirlediği hakemlerin fitbola etkisinin İngiltere ve Danimarka’daki etkiye göre çok çok çok ama çok daha fazla olma olasılığı çok yüksektir. On beş sezon sonra en üst lige geri dönerken Göztepe’nin Antalya’da Eskişehirspor karşısında en büyük şansı sahaya eşit şartlarda çıkabilmekti. Göztepe geçen sezon düştüyse, en önemli sebeplerden biri rakiplerle eşit şartlarda çıkılan maçların sayısının oldukça az olmasıydı.
***
Göztepe camiasında ardarda gelen yenilgilerin olumsuz etkisinin, 6-7 ve 8 şiddetindeki depremlerin etkisi arasındaki fark gibi üssel seviyede yaşandığı bir camiadır. Buna karşı seri galibiyetler de beklenenden çok daha fazla olumlu etki yapar.
***
Velhasıl-ı kelam… Takımdan elde kalanlar başlasa da, sevgili Ahmet Sabuncu’yu anarak, bir ay sonra sezona başlayacak kadroda kaç kişi var henüz belli değil… Lig başlarken takım çok kötü giderse, hele ki kalede görülen üç beş yediler devam ederse… Dragan Solak sürecinde bazı şeyler daha başlarken aşırı yıpranabilir. Turgut Altay’ın ortalama üstü bir kadro ile başlanırsa iyi bir seçim olabileceği kanısındayım… Lakin yaşanan ve yaşanacak tüm transfer gecikmelerden ve oldukça tecrübesiz bir kadro oluşturulmaya çalışılıyor gibi durmasından kaynaklanabilecek olası problemler karşısında ne kadar dirayetli olabileceğini zaman gösterecek. Takıma tecrübeli isimler eklenmezse Göztepe’nin düşme adayı olma olasılığı hiç de düşük gözükmüyor. Üst lige geri dönmek bir yana alt lige düşülürse büyük bir hayal kırıklığı olacağını tartışmaya gerek yok sanırım. Son olarak bu geçiş döneminde mümkün olduğunca camiayı bilgilendirmeye çalışmalarını ısrarla öneriyorum.
