9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre: Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), Enflasyon Araştırma Grubu'na (ENAG) ve İstanbul Ticaret Odası (İTO) mayıs ayına ait enflasyon verilerini açıkladı. TÜİK verilerine göre, Mayıs 2024 Tüketici fiyat endeksi (TÜFE) aylık yüzde 3,37, yıllık ise yüzde 75,45 arttı. Bağımsız akademisyenlerin oluşturduğu Enflasyon Araştırma Grubu'na (ENAG) göre mayıs ayında aylık enflasyon yüzde 5,66, yıllık enflasyon yüzde 120,66 oldu. İstanbul Ticaret Odası (İTO), İstanbul'un enflasyonunu mayısta aylık yüzde 3,59, yıllık yüzde 82,20 hesapladı. Yüksek enflasyon vatandaşın alım gücünü giderek düşürürken, ekonomist Prof. Dr. Hüsnü Erkan, 9 Eylül’e enflasyon verileri hakkında değerlendirmelerde bulundu. Erkan, bundan sonraki süreçte baz etkisiyle enflasyonun düşüş yaşamasını beklediğini söylerken “Yalnız enflasyon konusunda iyimser olmak için bir ortam söz konusu değil. Çünkü yapay bir düşüş yaşanacak” dedi.
ENFLASYON BAZ ETKİSİYLE DÜŞECEK
Enflasyonun baz etkisiyle düşmesini beklediğini vurgulayan Erkan, “Enflasyon bu tarihten itibaren baz etkisiyle düşmesi gerekiyor. Ama bu gerçek bir düşüş değil. PMI endeksi yüzde 48’lere düşmüş. Bu üretimde duraklamayı ifade ediyor. Bir kere üretimin azaldığı bir ortamda enflasyonun hala yüksek oranlarda olması düşündürücü bir olay. Dolayısıyla enflasyon konusunda iyimser olmak için bir ortam söz konusu değil. Çünkü yapay bir düşüş yaşanacak” diye konuştu.
‘ENFLASYONU ÖNLEMENİN YOLU ÜRETİMDEN GEÇER’
Enflasyonu önlemenin yolunun talep kısmaktan ziyade üretimden geçtiğinin altını çizen Erkan, “Üretimi güçlendirmediğiniz takdirde enflasyonda sağlıklı bir düşüş bekleyemezsin. Zaten talep kıstıkları kesim de yoksul kesim. Bu kesimin zaten kısacağı bir şey kalmadı. Psikolojik olarak kısmi bir etki yaratabilir ama yeterli değil. PMI’ın bu denli düşmesi endişe verici bir durum. Bizim üretim açısından endişe etmemiz gerekiyor. Sanayi şirketlerimizin kapandığı bir ortamda PMI’ın düşük olması, tarım üretimi noktasında yaşanılan zorluklar gelecek açısından düşündürücü” diye belirtti.
YOKSULLAŞTIRAN BÜYÜME
“Ekonomi yönetiminin üretim cephesini güçlendirici bir ekonomi politikasına yönelmesi gerekir” diyerek sözlerine devam eden Erkan, “Enflasyonun bu kadar yüksek olduğu ortamda asgari ücrete de enflasyon kaybını eklemek gerekir. Ama iktidarın ekonomi dinamizmini kaybetti. Bir de yüzde 5 büyüdük diyecekler ama bu büyüme yoksullaştıran bir büyüme. Tamamen tüketimin sürüklediği bir büyümedir. Ekonominin güçlenmesi anlamına gelmez. Ekonominin sağlıklı bir yola girmesi için iki yıla yakın bir süre gerekli ve önlemler de yeterli değil. Tasarrufun asıl yapılması gereken yerlerde tasarruf yapılmadı. Sadece yoksullara tasarruf tedbiri alındı. Zayıf kesimi tasarrufa zorlamak sağlıklı bir gelişme değil. Vergi aflarından yararlanan, sürekli teşvik alan bir kesim var. Biraz onlara yönelmesi gerekiyor” dedi.
‘BÖYLE GİDERSE YIL SONUNA ESNAF KAPATIR’
İzmir Bakkallar ve Bayiler Odası Başkanı Emin Bağcı, esnafın zor durumda olduğunu söylerken, gerçek enflasyonun açıklanandan çok daha yüksek olduğunu dile getirdi. Büyük marketlerin indirimleri, gelen zamlarla birlikte esnafın ciddi oranda etkilendiğini söyleyen Bağcı, “Enflasyondan ziyadesiyle payımızı alıyoruz. Aldığımız malı yerine koyamıyoruz” diye konuştu. Alışverişlerde de düşüşler yaşandığını sözlerine ekleyen Bağcı, “Biz aldığımız malı da satamıyoruz. Bu bir kısır döngü ama yıl sonuna doğru birçok esnaf kapatır” dedi.
