Mine Tolga ÖRNEK/Yaklaşık 20 yıl önce evlenerek ‘İzmirli’ olan Rus vatandaşı Albina Skornyakova, şiddet görmesi nedeniyle boşanma kararı alması sonrası hayata cesaretle tutunan hikayesiyle dikkat çekiyor.
Sibirya bölgesinde küçük bir kentte doğan, çocukluğunda annesiyle birlikte geçimlerini sağlamak için inşaatlarda çalışan Skornyakova, araba tamirinden tesisata kadar birçok farklı iş kolunda deneyim edindi.
EKONOMİ ALANINDA MASTER
Skornyakova, o dönemi şu sözlerle aktarıyor:
"Annemle birlikte çalışmak bana dayanıklılığı ve azmi öğretti. Soğuk kış günlerinde, çamur ve karla boğuşarak evler inşa eder, fayans döşer, badana, boya yapar, elektrik, su tesisatı gibi problemleri çözerdik. Aslında bu babamın mesleğiydi. Annem de babamla inşaatlara gide gele öğrenmişti. Bu, benim için gerçek bir okuldu ve hayatta karşıma çıkacak zorluklara hazırlık yapmamı sağladı. Bu mücadelenin içinde eğitimime devam etmek için de büyük bir çaba sarf ettim. Ekonomi alanında master yaptım."
İzmir'e ilk geldiğinde, havanın sıcaklığı ve insanların misafirperverliğinden büyülendiğini anlatan Skornyakova, zaman içinde dil ve kültürel farklılıklarla ilgili sorunları da aşarak İzmirli olduğunu söyledi.
Tatil için geldiği kentte tanıştığı bir kişiyle evlendiğini anlatan Skornyakova, şöyle konuştu:
"Ancak ne yazık ki bu evlilik bana beklenmedik zorluklar getirdi. Kocam sorumsuz ve kıskanç biriydi. Bu kıskançlık zamanla şiddete dönüştü. İki çocuğum olduğu için de ayrılmak kolay olmadı. Ancak bir gün, çocuklarımın geleceği için cesaretimi topladım ve boşanma kararı aldım. Bu kararı almak çok zordu ama iyi ki yapmışım. Çocuklarım büyüdükçe yaşadığım şiddete şahit olmalarını, onların da bu şiddete maruz kalmalarını dahası bunu doğalmış gibi görmelerini, içselleştirmelerini istemedim. Boşandım. Ama çocuklarımla birlikte ülkeme dönemedim. Boşandıktan sonra, tek başıma onları büyütmek zorunda kaldım. Bu, hayatımın en zorlu dönemlerinden biriydi, ancak çocuklarım için her türlü zorluğa göğüs germeye hazırdım."
İDDİA SONUCU USTA OLDU
11 yıllık evliliğini bitirdikten sonra yeni bir hayata başlamanın kendisi için çok zor olduğunu, bir süre modellik ve mankenlik yaptığını ancak bu mesleğe olumsuz bakış açısı nedeniyle devam ettirmediğini söyleyen Skornyakova, yolunun erkek egemen bir alan olan sanayi sitesine düştüğünü, bir tanıdığına ait otomobil tamirhanesinde yardımcı olarak çalıştığını anlattı.
Bu süreçte bir arkadaşının evinde tadilata ihtiyaç duyduğunu, usta aradığını söyleyince kendisinin yapabileceğini söylediğini ancak inandıramadığını anlatan Skornyakova, girdikleri iddia sonrası bu işi üstlenip evi sıfırdan yenileyerek teslim ettiğini dile getirdi.
Çevresindekilerin bu duruma şaşırdığını, bir kadının inşaatlarda çalışmasına alışık olmadıklarını kaydeden Skornyakova, sözlerin şöyle devam etti: "Tüm tesisatlarıyla birlikte binayı sıfır olarak teslim edebiliyorum. İlk işim sonrası teklifler gelmeye başladı. Özellikle kadın ev sahiplerinden talep alıyorum. Şu anda Çamdibi'nde bir evde su tesisatını yeniliyorum. Bağlantılı olduğum kişiler iş geldiğinde çağırıyor. Araba tamirine de iş geldikçe devam ediyorum. İşime odaklanıp mesleki yeteneklerimi ve bilgi birikimimi ön plana çıkarmaya çalıştım. Bu şekilde, cinsiyet veya dış görünüşle ilgili önyargıları aşarak kendimi kanıtlayabildim. Öte yandan güzellik algısının sadece dış görünüşle ilgili olmadığını, asıl önemli olanın yetenek ve başarı olduğunu kanıtlamak da benim için önemliydi. Kolay olmadı ama zamanla kabullendiler."
KADINLARIN ÇALIŞTIĞI İŞYERİ
Albina, gelecekte çocuklarının mutlu ve sağlıklı bir yaşam sürmesini sağlamak istediğini de ifade ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Kendi işimi kurarak çocuklarıma daha iyi bir gelecek sağlamak istiyorum. İleride İzmir'de kadınlara yönelik ve sadece kadınların çalıştığı detaylı tamirat, tadilat yapacak bir işyeri açmayı planlıyorum. Çünkü uzun zaman alan çalışmalarda çoğu kadın, tamirci de olsa evinde yabancı bir erkek görmekten rahatsız oluyor."