9 Eylül Gazetesi'nden Mert Yasin Alpdündar'ın haberine göre; Salihli’de tarımsal gelirin yüzde 35’ini oluşturan Sultani üzüm üretimi, iklim değişikliği, artan maliyetler, yaşlanan çiftçi nüfusu ve diğer nedenlerle ciddi bir risk altına girdi. Bölgenin en önemli ürünlerinin başında gelen ve tarımsal gelirin yüzde 40’ını oluşturan bu ürün, yerini farklı ürünlere bırakırken, gelecek 10 yıl içerisinde üretimde ciddi düşüşlerin yaşanacağı tahmin ediliyor. Konu ile alakalı olarak 9 Eylül’e konuşan Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç, kuraklık ve hastalıklar nedeniyle üzüm rekoltesinin düşüş gösterdiğini, bağcılıktan uzaklaşan üreticilerin arttığını ifade etti. Salihli Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı İbrahim Yüksel ise iklim değişikliği ve maliyetlerin üzüm üretimini tehdit ettiğini, tarımda planlama yapılmadığı takdirde üzüm ve diğer tarım ürünlerinin rekoltesinde ciddi kayıpların yaşanacağını belirtti. Üzüm üretiminde dönüm başına 500-750 kilo civarında üretiminden, 250-300 kilolara kadar düştüklerini sözlerine ekleyen Yüksel, “Böyle devam ederse, 8-10 yıla kadar üretimin çok hızlı bir şekilde düşeceğini düşünüyorum” dedi.
ÜZÜMÜN ÜRETİMİNİN AZALMASI GELİR KAYBINA NEDEN OLACAK
Salihli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yüksel, Salihli’de gelirin yüzde 60’ının tarımsal ürünlerden elde edildiği bilgisini verirken, bu ürünlerin en başında Sultani Kuru Üzüm’ün geldiğini vurguladı. Türkiye’deki üretimin büyük bir kısmının da kendi bölgelerinde yapıldığının altını çizen Yüksel, son dönemde kuraklık başta olmak üzere iklimsel değişime bağlı mildiyö hastalığı, çiftçi nüfusunun giderek yaşlanması ve tarımsal girdi fiyatlarının artması ile birlikte başta üzüm olmak üzere diğer tarım ürünlerinde de rekolte kaybı yaşadıklarını vurguladı. Yüksel, son yıllarda Ege Bölgesi’ndeki çekirdeksiz kuru üzüm üretiminin 350 bin tonlardan, 190 bin tonlara kadar düştüğünü, Salihli’de ise dönüm başına 500-750 kilo civarında üzüm üretiminden, 250-300 kilolara kadar gerilediklerini dile getirdi. Salihli’de tarımsal gelirin yüzde 40’ının üzümden elde edildiğini de sözlerine ekleyen Yüksel, “Bu ürünün kaybolması durumunda bölge olarak ciddi bir gelir kaybına uğrarız” dedi.
YILLAR GEÇTİKÇE ÜRETİM DÜŞECEK
Salihli’de ve diğer bölgelerde üzüm üretiminin yıllar içerisinde gittikçe düşeceğini tahmin ettiklerini dile getiren Yüksel, “Bunun temel nedeni iklim, girdi maliyetleri ve çiftçinin yaşlanması geliyor. Ayrıca köylerimizde neredeyse insan kalmadı. Köylerdeki yaş ortalaması 58-59 civarında. 10 yıl içeresinde 65’i bulacak. Üretimden de çıkmış olacaklar. Girdi maliyetleri de yükselmeye devam ediyor. Böyle devam ederse, 8-10 yıla kadar üretimin çok hızlı bir şekilde düşeceğini düşünüyorum. Tamamen bitmez ama 10 yıl içerisinde ciddi oranda düşer” diye belirtti.
ÜRETİCİ ÜZÜMDEN VAZGEÇİP, ZEYTİNE DÖNÜYOR
Sultani üzümde yaşanan sorunlardan kaynaklı üreticinin üzümden vazgeçerek zeytine dönmeye başladığı bilgisini de veren Yüksel, “İşimiz zor. Ülke olarak planlı tarıma bir an önce geçmemiz gerekiyor. Bu sene domates, karpuz gibi ürünler tarlada kaldı. Bir sene ürün para ederken, diğer sene para etmiyor. Organizedeki firmalarla da sözleşmeli tarıma ciddi bir şekilde düzenleme gelmesi gerekiyor. Devletin buna da bir çözüm bulması gerekiyor diye düşünüyorum” dedi.
‘BAĞCILIKTAN KAÇAN ÇOK’
Salihli Ziraat Odası Başkanı Cem Yalvaç ise “Salihli Ovası’nda 120 bin dekor Sultani Kuru Üzüm var. Rekoltemizin en büyük düşüş sebeplerinin başında ise kuraklık ve zamansız yağış, ani sıcaklık değişimleri nedeniyle olan mildiyö hastalığı geliyor. Bu sene de susuzluktan dolayı zamanında sulayamamamız ve hastalığın devamı nedeniyle rekoltemiz düştü” diye konuştu.
“İleri süreçte üzüm üretiminin bitip, bitmeyeceğini görmek zor ama bağcılıktan kaçan çok var” diyerek sözlerine devam eden Yalvaç, “Çiftçi son iki yazdır tüm ürünlerden ciddi zarar ediyor. Köklemeyi düşünen, yeni ürün arayan çok fazla çiftçi var. Maliyetlerin daha az olduğu, bakımı daha kolay ürünleri araştırıyoruz. Buralarda, ‘bir dönümde 500-600 kilodan aşağı ürün alırsan bağcılık yapma’ derler. Şu an ortalama 200-250 kilo civarında” dedi.
İKLİM ZEYTİNİ DE VURUYOR!
Zeytinde de iklimsel sorunlarla baş etmek zorunda kaldıklarının altını çizen Salihli Ticaret ve Sanayi Odası (TSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Yüksel, “Zeytine geçiyoruz ama kuraklıktan dolayı taneler irileşmedi. Üç ton zeytin toplanıyor içerisinden 30 kilo duble zeytin çıkmıyor. Bu dönemde yağış olmadığı için de zeytin kararmadı ve biz de toplamaya başlayamadık. Bu da hasadı geciktirmeye başladı. Ayrıca ağacın dibine düşen taneleri toplar ve iyi para yapardı. Bu sene ise işçilik maliyetini kurtarmadığı için dip zeytinleri toplamıyoruz. Fiyatlar bu bağlamda çok düşük. Geçen sene ortalama 55-60 TL’ye sattığımız zeytin 39-40 TL. İşçilik yüzde 100 arttı ama fiyatlar düştü. Kaliteli zeytin yok. Anca 3 ve 4 numara zeytin var ve onların da fiyatı düşük olduğu için üreticinin maliyetini karşılamıyor. Zeytinlerin kendine gelmesi umuduyla insanlar hasattan vazgeçti, sulama yapıyorlar. Ürün çok ama para yapmıyor” dedi.