Türkiye’de yeşil sahalarda meydana gelen son olayla birlikte futbol yeniden gündem oldu. ‘Yeniden’ diyorum çünkü uzun zamandır futbolla ilgili ne maç heyecanı yaşıyoruz, ne de şampiyonluk yarışı eskisi gibi kalplerimizi çarpıtıyor. Peki neden?

Türkiye bir zamanlar yıldız oyuncuların ellerinde temiz iç çamaşırı poşetiyle stada yürüyerek geldiği, temiz, aynı zamanda masum ama bir o kadar da milyonları fetheden bir futbol ülkesiydi.
O zamanlar kulüpler daha fakir, daha az yabancı oyuncuya sahip ve Avrupa’da daha başarısız olsa da sahada canla başla mücadele eden futbolcular ve onları destekleyen taraftarları çok daha gerçekti...

Hiç unutmam Şu an Karşıyaka’ya teknik direktör olan zamanın efsane futbolcularından Recep Umut bizim mahallede otururdu. Akşam üstü top oynarken bizi görüp iki pas attı mı heyecanlanırdık anlatamam. Bakın Recep Umut o yılların Karşıyaka’da oynayan en önemli futbolculardan biriydi ve bizim mahallede oturuyordu. O zamanlar hiçbir katma değeri olmayan alelade bir mahalle ve bir apartman dairesinde yaşıyordu Recep Umut... 

Peki şimdi futbolcuların yaşadığı hayat nasıl oldu da bu kadar değişti? En en lüks arabalar, en en lüks semtlerde evler, milyonlarca dolarlar, eurolar çok normal gibi gözükse de aslında tek bir soruyla bu tezi çürütebilirim: Ülkemiz çok mu zenginleşti? 

Bu sorunun cevabına siz istediğiniz cevabı verin. Ben sadece bir örnek vereceğim. Recep Umut’la aynı mahallede oturduğumuz zamanlar, babam fabrika işçisiydi, evde başka çalışan yoktu, ev kiraydı ve 2 çocuk okuyordu. Biz bu parayla geçiniyorduk, üstelik babam her akşam rakısını da içiyordu...

Şimdilerde ise anne ayrı çalışıyor, baba ayrı çalışıyor, okuyan öğrenci part time çalışıyor ama yine de geçinemiyoruz. İşte biz bu ters denklemle yaşamaya çalışırken, heyecanını yitirmiş, kalitesi düşük, şifreli kanalların abone dahi bulamadığı futbol dünyamız hangi denklemle bu kadar zenginleşti?

Eğer bu paraların, bu kulüplerin, bu yöneticilerin, bu futbolcuların hatta taraftar liderlerinin temiz olduğunu düşünüyorsanız, eğer ellerinde temiz iç çamaşırı poşetiyle stada yürüyerek gelen zamanın yıldız futbolcuları kadar saf olduğuna inanıyorsanız neden kimse Seçil Erzan’dan nefret etmiyor?