Yanardağın altı kilometre yüksekliğe kadar kül püskürttüğü bildirildi. Rusya'nın acil durum yetkilileri, yerleşim yerleri için herhangi bir tehdit bulunmadığını kaydetti. Yanardağın kül püskürtmesinden saatler sonra, Kamçatka'da 7,0 büyüklüğünde bir deprem daha meydana geldi ve uzmanlar bir kez daha tsunami uyarısı yaptı. Kamçatka yarımadası ücra bir yer olmasına rağmen, burada meydana gelen çok sayıda deprem ve volkan nedeniyle "Pasifik Ateş Çemberi" olarak adlandırılan bölgede yer alıyor.
Deprem, 2011'de Japonya'da büyük yıkıma yol açan 9 büyüklüğündeki depremden bu yana kaydedilen en büyük sarsıntı oldu. Ayrıca sismolojik kayıtların tutulmasından bu yana kaydedilen en büyük 10 deprem arasına girdi. Sarsıntı, ABD'den Yeni Zelanda'ya, Japonya'dan Meksika'ya onlarca ülkede tsunami alarmına ve milyonlarca kişinin geçici tahliyesine yol açmıştı. Rus uzmanlar depremin ardından uzun bir süre geçmesine rağmen artçı sarsıntıların devam ettiğini ve volkandaki hareketliliği tetiklediğini söyledi.
Kamçatka'daki son depremlerin ardından bazı bölgelerde "kıyılardan uzak durma" uyarıları da tekrarlandı. Kamçatka'daki volkanik araştırma kurumları, Kraşeninnikov'daki volkanik faaliyetin son olarak 15. yüzyılda görüldüğünü dile getiriyor. Yanardağ uzmanı Olga Girina, Rus devlet televizyonu RIA'ya yaptığı açıklamada, volkanik faaliyeti 8,8'lik depremle ilişkili gördüklerini kaydetti.
'Pasifik Ateş Çemberi' nedir?
Kamçatka hattını da kapsayan ve Pasifik Okyanusu'nun karayla temas ettiği bölgeleri içeren kuşağa "Pasifik Ateş Çemberi" adı veriliyor. Uzmanlar bu bölgede 40 ila 100 yıl arayla büyük depremlerin sıklıkla görüldüğüne dikkat çekiyor.
Bu sıklıklığın sebebi, Pasifik Okyanusu levhasının çevresindeki levhaların altına girmesi. Levhalar, bu hat boyunca dünyada hiç olmadığı kadar hızlı hareket ediyor. Uzmanlar, Türkiye'nin altında bulunan levhaların yılda 2 santimetre hareket ettiğini, buna karşın Pasifik'teki levha hareket hızının senede 10 santimetreye ulaşabildiğini söylüyor.
