Çeşme Alaçatı’nın en değerli doğal koylarından birine yapılmak istenen yat limanı, otel ve deniz içi yapılaşma projesinin ÇED Halkın Katılım Toplantısı, bölge halkının yoğun tepkisi üzerine gerçekleştirilemedi. Çeşme Çevre Derneği’nin çağrısıyla bir araya gelen yurttaşlar ve çok sayıda sivil toplum kuruluşu, projeyi protesto ederek bilgilendirme toplantısının başlamasına izin vermedi.
Toplantı başlamadan önce koyda toplanan vatandaşlar, Alaçatı’nın doğal dokusuna zarar verecek bu projeye kesinlikle karşı olduklarını ifade etti. Halk, “bilgilendirme toplantısı istemiyoruz” diyerek, yat limanının Alaçatı’ya yapılmasına izin vermeyeceklerini kararlılıkla belirtti. Protestoların ardından toplantıya katılan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı yetkilileri, sürecin işletilemediğini tutanak altına alarak toplantıyı resmen iptal etti.
“Şimdilik Alaçatı’daki bu kent suçunu durdurduk”
Çeşme Çevre Derneği Başkanı Dr. Ahmet Güler, iptal kararının ardından yaptığı açıklamada sürecin bitmediğine dikkat çekti:
“Şimdilik Alaçatı’daki bu kent suçunu durdurduk. Alaçatı’nın en güzel koylarından birinin yağmalanması, talan edilmesi ve denizin tahrip edilmesi engellenmiştir. Denizaltına yapılmak istenen 20.000 m²’lik beton yapılaşmanın önüne geçilmiştir. Ancak süreç bitmiş değildir. Bu projenin başka yöntemlerle, alternatif yollarla tekrar gündeme getirileceğini biliyoruz. Bu nedenle mücadelemiz sürecektir. Biz Çeşme halkı ve Çeşme Çevre Derneği olarak, Alaçatı koyunun korunması için hukuki çerçevede tüm müdahaleleri yapacağız. Doğamızı, denizimizi ve mirasımızı rant uğruna yok ettirmeyeceğiz.”
“Alaçatı’nın doğal koyu hepimizin mirası”
Dernek, Alaçatı’nın deniz ekosisteminin, balık yumurtlama sahalarının ve kıyı dokusunun geri dönüşü olmayan bir tahribat tehlikesiyle karşı karşıya bırakıldığını vurguladı. Projenin, bölgenin doğal mirasına zarar verecek nitelikte olduğu belirtilerek halkın bugün gösterdiği tepkinin “Alaçatı’nın sesi” olduğu ifade edildi.
Çeşme Çevre Derneği, kıyıların, denizin ve doğal mirasın korunması için tüm demokratik ve hukuki yolların kullanılacağını duyurdu.
