İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, belediye meclisinin Ağustos ayı olağan toplantısının ikinci oturumu öncesi gazetecilerle bir araya gelerek, Cumhuriyet Halk Partisi’nin kongre süreci hakkında net mesajlar verdi. Tugay, örgüt içi seçimlere yönelik tavrını “Asla müdahale etmeyeceğim” sözleriyle ortaya koydu.
Sürecin demokratik zeminde ilerlemesi gerektiğini belirten Tugay, çarşaf liste uygulamasının bu dönemde en doğru yöntem olacağını savundu.
“Blok liste ayrışma yaratır”
Başkan Tugay, kongrelerde uygulanacak yöntemle ilgili olarak şunları dile getirdi:
“Bu dönemde yapılacak en doğru şey, çarşaf listelerle seçimlere gitmek. Örgütün kanaatine güvenerek, herkese eşit söz hakkı tanıyarak ilerlemeliyiz. Blok listeler ise ayrışmaları ve çatışmaları körükler. CHP’nin il ve ilçe kongrelerinde geçmişte bunun örneklerini çok yaşadık. Şimdi birlik zamanı, ayrışma zamanı değil.”
Tugay, özellikle belediye başkanlarına seslenerek, sürece dahil olmamalarını tavsiye etti:
“Örgütümüzün güvenini zedelememeliyiz. Tek liste, kırmızı liste gibi ifadeler kullanıldığında bile blok liste tartışması başlıyor. Buna taraftar değilim.”
Cezaevinde iki kritik ziyaret
Başkan Tugay, gündemdeki bir diğer önemli başlık olan tutuklu CHP’lilere yönelik ziyaretlerini de paylaştı. CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve Beylikdüzü Belediye Başkanı Murat Çalık’ı Buca Kırıklar Cezaevinde ziyaret ettiğini belirten Tugay, izlenimlerini şu sözlerle aktardı:
“Bugün hem Şenol Aslanoğlu’nu hem de Mehmet Murat Çalık’ı cezaevinde gördüm. Kendileriyle yargılama sürecini, içeride yaşadıkları koşulları ve gelecekte atılabilecek adımları konuştuk. Şenol Bey, bunun tamamen siyasi bir tutuklama olduğunu düşünüyor. Bu konuda aynı fikirdeyim. Kongre süreciyle ilgili olarak da birlik ve beraberlik mesajı verdi. Adaylık konusuna girmedi, böyle bir talebi ya da destek istemi olmadı. Ancak elbette tüm CHP’liler gibi onun da aday olma hakkı var. Seçilip seçilmemesi ise örgütün iradesine bağlı olmalı.”
“Sağlık durumu cezaevi koşullarına uygun değil”
Tugay, Murat Çalık’ın sağlık durumunun ciddi olduğunu vurguladı. Özellikle kilo kaybı ve kan değerlerindeki düşüşe dikkat çeken Tugay, Adli Tıp Kurumu’ndan çıkacak raporun önemine değindi:
“Çalık’ın sağlık sorunları devam ediyor. Kan değerleri düşük, ciddi kilo kaybı var. Adli Tıp’tan rapor bekliyorlar. Doğru olan, tutuksuz yargılanmasıdır. Cezaevi şartlarının onun sağlığına uygun olmadığını bir doktor olarak söyleyebilirim. Umarım bu durum adil biçimde değerlendirilir ve evine gönderilir.”
Birlik mesajı öne çıktı
Tugay’ın açıklamaları, CHP içinde yaklaşan kongre sürecine yönelik birlik çağrısı olarak yorumlandı. Belediye başkanlarının tarafsız kalması gerektiğini özellikle vurgulayan Tugay, hem örgüt içi demokrasinin korunması hem de partinin kamuoyu nezdindeki güvenilirliğinin zedelenmemesi gerektiğini ifade etti.
Örgüt içi seçimlerde çarşaf liste uygulamasının önemi üzerinde duran Tugay, bu yöntemin parti içinde daha kapsayıcı ve demokratik bir ortam yaratacağını söyledi. Geçmiş kongrelerde yaşanan gerginliklerin tekrarlanmaması için bu adımın şart olduğunu belirtti.
Tugay’dan yargı tartışmalarına net yanıt: “Türk yargısına güvenmeliyiz”
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, HSYK’nın kooperatif davalarındaki hakim değişikliğine ilişkin iddialara cevap vererek, “Her koşulda kendi yargımıza güvenmeliyiz” dedi. Çeşme Karareis Barajı’yla ilgili tartışmalara da değinen Tugay, “Su mutlaka gelecektir” ifadelerini kullandı.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, belediye meclisinin Ağustos ayı olağan toplantısının ikinci oturumu öncesinde basın mensuplarının karşısına çıktı. Sorular, özellikle belediye iştiraklerini ilgilendiren ve kamuoyunda geniş yankı uyandıran kooperatif davaları üzerinden geldi. Bu davalarda yargılama sürecini yürüten hakimlerin, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) kararıyla görev yerlerinin değiştirilmesi tartışmalara neden olmuştu.
Tugay, hem bu iddialara hem de AK Partili milletvekillerin Çeşme Karareis Barajı hakkındaki açıklamalarına yanıt verdi.
Başkan Tugay, Tunç Soyer ve Şenol Aslanoğlu’nun da sanıkları arasında bulunduğu davada hakimlerin yer değiştirmesinin “HSYK müdahalesi” iddialarını gündeme getirdiğini belirtti. Ancak bu konuda kesin bir yargıya varmanın mümkün olmadığını vurguladı:
“Devam eden bir davada hakim değiştiğinde, insan ister istemez ‘Acaba davaya bir müdahale mi var?’ diye düşünüyor. Fakat böyle bir şey var diyemem, çünkü elimde somut bir bilgi yok. Bana aktarılan bilgiye göre bu değişiklik, hakimlerin normal terfi süreci kapsamında yapılmış. Umuyorum ki durum böyledir.”
“Türk yargısına güvenmek zorundayız”
Tugay, Türkiye’de yargı sistemine duyduğu güveni dile getirirken, yargı mensuplarının çoğunun görevlerini tarafsız şekilde yürüttüğüne inandığını ifade etti:
“Bizim, Türk yargısına güvenmemiz gerekiyor. Bugüne kadar gördüğüm kadarıyla yargı mensuplarının büyük bölümü görevini dürüstçe yapıyor. Siyasi etkiler altında kalanlar olabilir, ancak bu değerlendirmeyi yapmak benim görevim değil. Bu konular, Türkiye Büyük Millet Meclisi, Adalet Bakanlığı ve HSYK tarafından ele alınmalı.”
Çeşme’nin su sorunu gündemde
Tugay, Çeşme Karareis Barajı üzerinden yürüyen tartışmalara da değindi. AK Partili vekillerin açıklamalarını not ettiklerini belirten Tugay, su dağıtım şebekesine henüz barajdan su verilmediğini söyledi:
“Çeşme’nin su sorunu konusunda açıklama yapan AK Partili vekillere teşekkür ediyorum. Ancak şu an İZSU aracılığıyla Çeşme’ye su sağlayan şebekeye barajdan su verilmiş değil. O nedenle suyun geldiğini söylemek doğru değil. Su geldiğinde teşekkürü daha da büyüğünü yaparız.”
“Borular kirli değil, sorun depolama alanında”
Barajdan gelen suyun kalitesine ilişkin kamuoyuna yansıyan iddialara da açıklık getiren Tugay, boruların temiz olduğunu vurguladı:
“Borular kirli değil, zaten Çeşmelilere su sağlamak için kullanılan hatlar bunlar. Sorun, arıtma ve depolama alanındaki eksikliklerde. Bazı fotoğraflarda depoların kirli suyla dolu olduğu görülüyor. Temizlik çalışmaları tamamlanmadan temiz su verilmesi mümkün değil. DSİ’nin İZSU’ya gönderdiği yazıda, ‘Size su verebiliriz ancak suyun temizliğini garanti edemeyiz’ denilmiş.”
“Mutlaka su gelecektir”
Tugay, çalışmaların tamamlanmasıyla birlikte Çeşme’ye temiz suyun ulaşacağını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Şu an için beklememiz gerekiyor. Depolama alanı tamamen temizlendiğinde su verilecek. Bu konuda kimseyi kötülemek istemem ama gerçekleri de söylemek zorundayım. Mutlaka su gelecektir ve bu sorun çözülecektir.”