Saraçhane Parkı, Aile Dayanışma Ağı (ADA)’nın yedinci buluşmasına ev sahipliği yaptı. Toplantıya katılanlar arasında Dilek İmamoğlu, CHP’li yöneticiler ve mağdur aileler vardı. Basın açıklamasını okuyan Dilek İmamoğlu, uzun süredir devam eden sürecin aileleri nasıl yıprattığını anlattı ve “Bu adaletsizliğin artık son bulmasını istiyoruz” şeklinde güçlü bir çağrı yaptı. İmamoğlu, açıklamasında hukuka vurgu yaparak, ortada hâlâ bir iddianame bulunmadığını, masumiyet karinesi ile lekelenmeme hakkının ihlal edildiğini söyledi.

Toplantıda yer alan CHP Genel Başkan Yardımcısı Suat Özçağdaş, PM üyeleri ve İBB yönetimi temsilcileri de söz alarak ADA’nın taleplerine destek verdi. Ayrıca “Millete Emanet” kitabının yazarları ve çeşitli sivil toplum temsilcileri de buluşmada hazır bulundu. Katılımcılar, Saraçhane’nin bir kez daha adalet talebinin sesi olduğunu vurguladı.

6 aydır evlatlarının yolunu gözlüyorlar

İfade sırası ailelere geldiğinde duygular sık sık boğazlarda düğümlendi. Konuşan yakınlar, 30 Ekim 2024’ten bu yana süren sürecin aile yaşamlarını nasıl parçaladığını anlattı. Seyhan Belediye Başkanı Oya Tekin’in oğlu Yağız Tekin, annesi ve babasının 4 Haziran’dan beri Silivri’de tutulduğunu hatırlatarak; “6 aydır yolunu gözlüyoruz, belirsizlik içindeyiz” dedi. Tekin, yaşananların geri döndürülemez zararlar yarattığını, aile bireylerinin eğitim, iş ve sosyal hayatlarının olumsuz etkilendiğini aktardı.

Erdinç Çolak’ın ikiz kardeşi Erdal Çolak ise kardeşinin tutukluluğunu “haksızlık” olarak niteledi ve aile bağlarının nasıl daha da güçlendiğini anlattı: “Biz yalnız değiliz; bu süreç bizi parçalamadı, kenetledi.” Saraçhane eylemlerinde tutuklanan gençlerden Derin Doğa Kuş ise gençlerin siyasete katılım hakkı, demokratik talepler ve yaşanan kitlesel gözaltı süreçleri üzerine söz aldı; gençlerin özgürlük ve gelecek taleplerinin bastırılamayacağını vurguladı.

Yargıya demokrasi çağrısı ve ailelerin talepleri

Toplantının ana eksenini oluşturan mesaj açık oldu: Yargının siyasete alet edilmemesi, hukukun herkese eşit uygulanması ve tutukluluğun bir cezalandırma yöntemi haline getirilmemesi. Dilek İmamoğlu, konuşmasında Ekrem İmamoğlu’nun diploma davasına da değinerek, yargı süreçlerinin siyasi saiklerle uzatılmasının toplumda derin yaralar açtığını belirtti. İmamoğlu, “Yargının birine başka, diğerine başka işlemesini reddediyoruz” diyerek, adalet mekanizmasının tarafsızlığını savundu.

Ailelerin talepleri arasında; tutukluların derhal adil ve şeffaf yargılanması, iddianamelerin hızla hazırlanması ve soruşturmaların ilgili coğrafyada yürütülmesi yer aldı. Birçok konuşmacı, belediye başkanlarının ve çalışanlarının binlerce kilometre uzağa gönderilip Silivri’de yargılanmasının şaşkınlık yarattığını dile getirdi. Ayrıca, sürecin insan hayatlarını geri döndürülemez şekilde etkilediği; öğrencilerin burslarının ve yurt haklarının ellerinden alındığı örneklerle aktarıldı.

Kooperatif davasında Levent İşler: 'Torunumun doğumunda ailemin yanında olmak istiyorum'
Kooperatif davasında Levent İşler: 'Torunumun doğumunda ailemin yanında olmak istiyorum'
İçeriği Görüntüle

Buluşmada ayrıca, “Millete Emanet” kitabının gelirinin mağdur ailelere destek için kullanılacağı ve toplumdan bu dayanışmaya katkı bekledikleri vurgulandı. İmamoğlu, kitapla ilgili destek çağrısında bulunurken, demokrasi, özgürlük ve Cumhuriyet değerlerine sahip çıkma çağrısını yineledi.

Kaynak: haber merkezi