İzmir Katip Çelebi Üniversitesi (İKÇÜ) Orman Fakültesi Orman Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Dr. İsmail Baysal, artan sıcaklık ve düşük nemin Ege Bölgesi’nde orman yangınlarını büyük bir tehdit haline getirdiğini vurguladı. Bölgedeki yerleşim yerleri ve tarım alanlarının ormanlarla iç içe olması, yangınların hızla yayılmasına neden oluyor.
2014-2024 yılları arasında Ege’de yaklaşık 7 bin 900 orman yangını çıktığını ve toplamda 90 bin 600 hektarlık alanın zarar gördüğünü aktaran Baysal, “Bu yangınlar, ülke genelindeki toplam yangınların dörtte birinden fazlasını oluşturuyor. Etkilenen alan bakımından ise Türkiye genelindeki toplam ormanlık alan kaybının yaklaşık yüzde 30’u Ege’de yaşandı” dedi.
Geçen yıl sadece İzmir’de 196 yangında 4 bin 378 hektar alanın kül olduğunu belirten Baysal, Ege’nin yangın sayısı ve yanan alan miktarı açısından ilk sıralarda yer aldığını ve 2024’te de bu listenin başında olduğunu söyledi.
Baysal, yangınların yaklaşık yüzde 45’inin çıkış nedeninin belirlenemediğine dikkat çekerek, “Son 10 yılda yangınların yüzde 37’si ihmalkârlık, yüzde 4’ü kasıt, yüzde 14’ü yıldırım nedeniyle çıkarken, neredeyse yarısının sebebi halen bilinmiyor. Bu oranı düşürmek, yangınla mücadelede en kritik konulardan biri” ifadelerini kullandı.
İzmir ve Manisa ormanlarından sorumlu İzmir Orman Bölge Müdürlüğü’nün, yangın sayısı ve yanan alan bakımından Türkiye’de ilk üçte yer aldığını vurgulayan Baysal, “Geçen yıl en çok yangın çıkan ve en fazla ormanlık alanın zarar gördüğü müdürlük İzmir oldu. Sıcaklık rekorlarının kırıldığı şu günlerde yangın riski en üst seviyeye çıktı. Vatandaşların daha hassas ve dikkatli davranması hayati önem taşıyor” dedi.
Baysal, ekstrem hava koşullarında yangınlara müdahalenin çok zor olduğunu belirterek, “Sıcaklıkların en yüksek, nemin en düşük olduğu 10.00-17.00 saatleri arasında çıkan yangınlarda, rüzgârın da etkisiyle müdahale çoğu zaman yetersiz kalıyor. Her yıl bir önceki yıldan daha kötü koşullar yaşıyoruz” diye konuştu.
