ESAT ERÇETİNGÖZ- L’agora Old Town'nın dün akşam ki konuğu Garo Mafyan ve orkestrası Kırmızı Reçete'ydi.

"Yeşilçam Müzikleri ile Geçmişe Yolculuk ve Dinlemeye Doyulmayan Parçalar" konsepti ile salonu dolduran izmirlilere, geçmişin yansımaları arasında, geleceğe aktaracakları yeni anılar yaşattı.

E8557D85 Ec81 4A04 Bf96 46E77Bd87C1C (1)

Konsept Yeşilçam Müzikleri olunca elbette, Yeşilçam'dan da ünlü bir konuğu vardı gecenin.

Nuri Alço, başka bir deyişle "Gazoz Nuri".

Çevresinin yönlendirmesi üzerine 26 yaşında Günaydın ve Saklambaç gazetelerinde mankenlik yapmaya başladı. 1974 yılında Okan Uysaler'in kendisine rol vermesiyle Yeşilçam'a geçti. Daha sonraki süreçte Türker İnanoğlu'nun tavsiyesiyle 'Yakışıklı Kötü Adam' rollerine geçti. Yeşilçam'da genellikle tecavüzcü ve kötü adam rollerini oynadı. 80'li yılların erotik simgelerinden Ahu Tuğba ile bazı filmlerde rol aldı. Benzemez Kimse Sana programının ikinci sezonunda yarıştı. Günümüzde de sinemacılık kariyerine devam ediyor.

Dün akşam salonu dolduran kadınların ilgi odağıydı. Onunla fotoğraf çektirmek isteyenler ellerinde "Nuri Alço Gazozu" sıraya girdi. Ben şanslıydım çünkü sevgili dostum Ufuk Sue'nin daveti ile gittiğim bu güzel gece Nuri Alço ve Garo Mafyan'la aynı masayı paylaşmanın ayrıcalığını yaşadım.

İzmir'de yaşayan sevgili dostum Garo mafyan için söyleyecek sözüm yok zaten.

1969'da Selçuk Başar ile birlikte İstanbul Gelişim Orkestrası'nı kurarak cover dönemine damgasını vuran gruplardan biri olmuştur. 1980'de ise Gelişim stüdyosunu oluşturmuş ve ilk profesyonel albümünü aynı yıl içinde sırasıyla Zerrin Özer ve Tanju Okan ile yapmıştır. Türkiye'nin önde gelen müzik projelerinde, müzikallerde (Ajda Pekkan'ın Büyük Kabare Şov-1983, Gülriz Sururi-Engin Cezzar'ın Kabare-1984), eurovision elemelerinde (1982 Neco ile aranjör ve orkestra şefi, 1985'te MFÖ ile orkestra şefi, 1987'de Seyyal Taner ile aranjör ve orkestra şefi) önemli bir yer edinmiştir. Popüler müziğin darlık yıllarında önemli yorumcularla, gerek Türk bestecilerin gerekse yabancı bestecilerin şarkılarını düzenleyerek önemli bir açılım yaratmıştır. Sezen Aksu ile Ajda Pekkan'ın atbaşı gittiği bu yıllarda çoğu pop albümünü Selçuk Başar, Uğur Başar, Onno Tunç, Attila Özdemiroğlu ve Asım Ekren ile birlikte İstanbul Gelişim Stüdyosu'nda hazırlamıştır.

Bulgaristan’ın ilk avroları çıktı
Bulgaristan’ın ilk avroları çıktı
İçeriği Görüntüle

1980'lerde az da olsa popüler müzikte beste denemeleri olmuş; ancak asıl üretkenliği 1990'lardan sonra ortaya çıkmıştır. Türk pop müziğinin patladığı, genç yorumcuların belirmeye başladığı süreçte önemli bir misyonu üstlenerek gerek beste gerekse düzenlemeleri ile kendinden çok söz ettirmiştir. Her ne kadar bu üretkenliği çok eleştirilse de 1990'ların sonuna dek yüzlerce çalışmada hep O'nun adı öne çıkmıştır. Halis Bütünley ile oluşturdukları MB Stüdyosu bu süreçte çoğu gence kapılarını açmış; fakat Türk Pop Müziğinin kilometre taşları ile olan bağlantısı hiç kesilmemiştir.

Ajda Pekkan, Barış Manço, İlhan İrem, Zerrin Özer, Nükhet Duru gibi devlerle aralıklarla albümler yapmıştır. Popüler müzik piyasasında olan çoğu ünlü onunla müzik dünyasına girmiştir. MFÖ, Ayşegül Aldinç, Leman Sam, Yonca Evcimik, Nalan, Bendeniz, Niran Ünsal, Reyhan Karaca, Tayfun, Jale, Kerim Tekin, Ozan Orhon, Taner, Burcu Güneş, Bora Gencer, Nadide Sultan, Aydın bunlardan bazılardır. Tek albümlük ya da kitleselleşememiş albümlerde de imzası olduğu gibi Erol Evgin, Emel Sayın, Yüksel Uzel, Zeki Müren, Serap Mutlu Akbulut ve Nükhet Duru ile Türk Sanat Müziği alanında; Gülden Karaböcek (1992-Kısmetse Olur, 1993-Kırgınım Anılara ve 1993-Hayrını Gör Albümleri), Mine Koşan (1991-Adım Gibi Biliyorum) ve Coşkun Sabah (1992-İsyanlardayım) ile Pop/Fantezi Müzik alanında çalışmalar yapmıştır.

2000'lerden itibaren Attila Özdemiroğlu ile birlikte İstanbul Gelişim Orkestrasını yeniden oluşturmuş ve hocalık yönünü ortaya çıkarak Bahçeşehir İstanbul Gelişim adıyla 2005 yılında açılan okulla genç müzisyenlere yön vermeye çalışmıştır. Son dönemde İzmir'e yerleşen sanatçı, TED İzmir Koleji Sanat Akademisi'nin genel koordinatörlüğünü ve müzik bölümü direktörlüğünü yürütmektedir.

Kısacası hayatını müziğe adamış bir isimdir Garo Mafyan.

L’agora Old Town'nı magazin basınının duayeni rahmetli Özkan Korkuter'in oğlu Hakan Korkuter işletiyor. Dün gece bir kez daha gördüm ki konuklarını ağırlamayı görev sayıyor. Gece boyunca bir saniye oturmayan sevgili dostum, izmirlilere unutulmaz geceler yaşatmaya kararlı. Kutluyorum kendisini.

Kaynak: ESAT ERÇETİNGÖZ