Yemen sahillerinde meydana gelen son yılların en büyük deniz facialarından birinde, Afrika Boynuzu'ndan gelen göçmenleri taşıyan iki tekne şiddetli fırtına nedeniyle alabora oldu. Uluslararası Göç Örgütü'nün (IOM) açıklamasına göre, Ta'iz vilayetine bağlı Dhubab bölgesi açıklarında gerçekleşen kazada 180'den fazla kişinin hayatını kaybettiği tahmin ediliyor. Bölgede uzun yıllardır görülmeyen şiddetli hava koşulları denizde büyük dalgalara neden olurken, iki göçmen teknesi dalgalara dayanamayarak battı. Yerel yetkililer, sadece iki Yemenli mürettebatın kurtarıldığını, teknelerde bulunan 124 erkek ve 57 kadından ise haber alınamadığını belirtti.

Afrika boynuzundan umut yolculuğu faciaya dönüştü

Kazaya uğrayan teknelerde bulunan göçmenler çoğunlukla Somali ve Etiyopya'dan gelen, daha iyi yaşam koşulları için Körfez ülkelerine ulaşmaya çalışan insanlardı. IOM Yemen Misyon Şefi Abdusattor Esoev, yaptığı açıklamada "Bu son gemi kazaları, göçmenlerin daha iyi bir gelecek arayışında katlandıkları büyük tehlikelerin acı bir hatırlatıcısıdır" ifadelerini kullandı. Bölgede yaşanan kuraklık, iç savaşlar ve ekonomik sıkıntılar nedeniyle her yıl binlerce insan, tehlikeli deniz yolculuğunu göze alarak Yemen üzerinden Suudi Arabistan ve diğer Körfez ülkelerine geçmeye çalışıyor. Afrika Boynuzu - Yemen rotası, dünyanın en tehlikeli göç yollarından biri olarak biliniyor.

Meteoroloji uyarmıştı, kaçakçılar dinlemedi

Yemen Sivil Havacılık ve Meteoroloji Kurumu'nun günler öncesinden yaptığı şiddetli rüzgâr ve yüksek dalga uyarılarına rağmen, insan kaçakçıları göçmenleri tekneye bindirerek tehlikeli yolculuğa çıktı. Esoev, "Kaçakçılar, açık hava uyarılarına rağmen insanları tehlikeli yolculuklara iterek insan hayatıyla kumar oynamaya devam ediyor" diyerek, kaçakçıların göçmenlerin hayatlarını hiçe saydığını vurguladı. Yerel kaynaklar, kaçakçıların her bir göçmenden 500 ile 800 dolar arasında ücret aldığını ve bu büyük kâr marjı nedeniyle tüm riskleri göze aldıklarını belirtiyor. Yemen sahil güvenlik yetkilileri, bölgede kaçakçılık faaliyetlerinin son yıllarda arttığını ve önlem almakta zorlandıklarını ifade etti.

Arama kurtarma çalışmaları zorlu koşullarda sürüyor

Facianın ardından başlatılan arama kurtarma çalışmaları, bölgedeki kötü hava koşullarının devam etmesi nedeniyle büyük zorluklarla karşılaşıyor. Yerel balıkçılar ve Yemen sahil güvenlik ekipleri, geniş bir alanda kayıp göçmenleri aramasına rağmen şu ana kadar cesetlere ulaşılamadı. Yetkililer, akıntılar nedeniyle cesetlerin uzak bölgelere sürüklenmiş olabileceğini belirtiyor. Uluslararası kurtarma ekipleri de bölgeye ulaşmaya çalışırken, Yemen'in içinde bulunduğu iç savaş ve istikrarsızlık kurtarma çalışmalarını daha da zorlaştırıyor. Yemen Kızılayı sözcüsü, "Tüm imkânlarımızla arama faaliyetlerini sürdürüyoruz ancak hava koşulları ve bölgenin güvenlik durumu çalışmalarımızı kısıtlıyor" açıklamasında bulundu.

Bindeyüz ölüm riski taşıyan doğu rotası

Uluslararası Göç Örgütü verilerine göre, 2024 yılının başından bu yana Yemen'e 60.000'den fazla göçmen ulaştı. IOM'un Kayıp Göçmenler Projesi raporuna göre, 2014 yılından günümüze kadar Afrika Boynuzu'ndan Yemen'e uzanan doğu rotasında 3.400'den fazla göçmen hayatını kaybetti veya kayboldu. Uzmanlar, kayıt altına alınamayan ölümlerin de hesaba katıldığında gerçek rakamın çok daha yüksek olduğunu tahmin ediyor. İnsan hakları örgütleri, göçmenlerin güvenli ve yasal yollardan göç etme imkânlarının olmayışının onları bu tehlikeli rotaları kullanmaya zorladığını belirtiyor. Bir göç uzmanı, "Her yıl binlerce insan, bin kişiden yüzünün öleceğini bildikleri halde bu yolculuğu yapmayı seçiyor çünkü onlar için başka bir umut yolu yok" dedi.

Ölü sayısının artmasından endişe ediliyor

Kazanın üzerinden geçen süre ve kurtarılanların çok az olması, kayıp sayısının artmasına neden oluyor. Yetkililer, cesetlerin denizin derinliklerinde kalmış olabileceğini ve deniz koşulları düzelmedikçe bunlara ulaşılmasının zor olacağını belirtiyor. IOM yetkilileri, bölgede aynı zamanda başka kaçakçı teknelerinin de olabileceğinden endişe ediyor. Uluslararası Kızılhaç Komitesi sözcüsü, "Şu anda önceliğimiz olası hayatta kalanları bulmak, ancak geçen her saatle birlikte umutlar azalıyor" dedi. Kazada hayatını kaybeden göçmenlerin çoğunun aileleri, sevdiklerinin akıbetinden haberdar değil. Somali ve Etiyopya'daki aileler, yakınlarının bu teknelerde olup olmadığını öğrenmek için çaresizce bekliyor.

300 binden fazla ev elektriksiz kaldı! 300 binden fazla ev elektriksiz kaldı!

Uluslararası topluma acil eylem çağrısı

İnsan hakları örgütleri ve uluslararası kuruluşlar, yaşanan bu büyük trajedi sonrasında göçmen krizine karşı daha etkili önlemler alınması için çağrıda bulundu. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (UNHCR) sözcüsü, "Bu tür trajedilerin önlenmesi için göçmenlere yasal ve güvenli rotalar sunulması şart. Aksi takdirde insanlar kaçakçıların elinde ölmeye devam edecek" açıklamasında bulundu. Afrika Boynuzu ülkeleriyle uluslararası toplum arasında koordinasyon sağlanması, kaçakçılık şebekelerine karşı operasyonların artırılması ve kaynak ülkelerde ekonomik fırsatların geliştirilmesi önerilen çözümler arasında yer alıyor.

İklim değişikliği göç dalgalarını tetikliyor

Bölge ülkelerinde yaşanan kuraklık ve tarımsal üretimin azalması, insanları göçe zorlayan önemli faktörler arasında yer alıyor. İklim değişikliğinin etkisiyle Afrika Boynuzu'nda son yıllarda artan kuraklık, özellikle kırsal kesimdeki geçim kaynaklarını tehdit ediyor. Bir iklim uzmanı, "Etiyopya ve Somali'de yaşanan iklim krizleri, insanları göçe zorlayan en önemli etkenlerden biri haline geldi" dedi. Uzmanlar, iklim değişikliğiyle mücadele edilmediği takdirde bölgeden göç edenlerin sayısının gelecek yıllarda daha da artacağını öngörüyor. BM İklim Değişikliği Çerçeve Sözleşmesi kapsamında yapılan tartışmalarda, iklim mültecileri sorunu da giderek daha fazla gündeme geliyor.

Göçmen krizine kalıcı çözüm arayışları

Yaşanan bu büyük facia, göçmen krizine kalıcı çözümler bulunması gerektiğini bir kez daha gösterdi. Uluslararası Göç Örgütü, kaynak ülkelerde göçe neden olan sorunların çözülmesi, güvenli göç yollarının açılması, kaçakçılık şebekelerine karşı uluslararası işbirliğinin güçlendirilmesi ve göçmenlerin korunması için kapsamlı bir strateji geliştirilmesi çağrısında bulundu. İnsan hakları savunucuları, "Bu trajedinin tekrarlanmaması için hükümetlerin ve uluslararası kuruluşların somut adımlar atması gerekiyor" diyerek, göçmenlerin haklarının korunması gerektiğini vurguladı.

Kaynak: HABER MERKEZİ