İki gün sürecek uluslararası buluşma, İzmir’i Akdeniz coğrafyasının kültürel diplomasi sahnesinde öne çıkaracak. “Sürdürülebilir Bir Akdeniz için Kültür ve Ekolojik Dönüşüm: İzmir Sempozyumu”, 4-5 Eylül’de Tarihi Havagazı Fabrikası’nda düzenlenecek; etkinlik, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ortaklarıyla birlikte yürüttüğü “Kültürle İşlenmiş Bölgeler (Territoire Cultivé)” projesinin final adımı niteliğinde. AVITEM öncülüğünde, Fransa Dışişleri Bakanlığı’na bağlı Keys In Hand hibe programıyla desteklenen çalışma; kentler arası kültürel dayanışmayı büyütmeyi, ekolojik dönüşümü hızlandırmayı ve somut iş birliklerini bir “manifesto” ile güvence altına almayı hedefliyor.
Akdeniz hattında yeni bir sayfa
Proje, Akdeniz havzasındaki ortak sorunlara kültür temelli çözümler üretmek üzere kurgulandı. AVITEM’in eşgüdümünde ilerleyen süreçte İzmir Büyükşehir Belediyesi, Fransa’dan Nice Côte d’Azur Metropolü, Vitrolles Belediyesi ve Korsika Kolektifi birlikte hareket ediyor. Dayanışma ağının temelini, kültürel miras ile ekolojik hassasiyeti aynı çerçevede ele alan uzun soluklu bir çalışma planı oluşturuyor. Bu perspektif, sürdürülebilirlik başlığını soyut bir ideal olmaktan çıkarıp, kentlerin gündelik yaşamına dokunan bir politika alanına dönüştürüyor.
Sempozyumun detayları
4-5 Eylül’de Tarihi Havagazı Fabrikası’nda yapılacak sempozyumun koordinasyonunu, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Sosyal İşler Dairesi’ne bağlı Akdeniz Akademisi üstleniyor. Tüm oturumların İzmirli yurttaşlara açık olması planın merkezine katılımcılığı yerleştiriyor. Program boyunca yerel yönetim temsilcileri, akademisyenler, kültür profesyonelleri ve sivil toplumdan uzmanlar söz alacak. Amaç, kültürün dönüştürücü gücünü, yerel yönetimlerin rolünü ve doğa-kültür ilişkisinin geleceğini etraflıca tartışmak.Sempozyum, kültürel politika ile ekolojik dönüşümü birbirinden ayrı başlıklar değil, aynı resmin tamamlayıcı parçaları olarak ele alıyor. Akdeniz kentlerinin iklim krizi, kentleşme baskısı ve kültürel erozyon gibi ortak meseleleri, kültür temelli araçlarla yeniden düşünülüyor. Bu yaklaşım, kentsel planlamadan yaratıcı endüstrilere, turizmden tarıma uzanan geniş bir alanda yeni iş birliklerinin kapısını aralıyor. Tartışmaların odağında, sürdürülebilirlik ilkesini ölçülebilir hedeflere dönüştüren modeller yer alacak.
Manifesto ile somut taahhüt
Etkinliğin kritik durağı, “Akdeniz Kültür ve Ekoloji Kentleri Manifestosu”nun imza töreni olacak. İzmir Büyükşehir Belediyesi, Nice Côte d’Azur Metropolü, Vitrolles Belediyesi, Korsika Kolektifi ve AVITEM, ortak hazırlanan metinle kültür ve ekolojiyi bir arada büyütecek ilkeleri kayda geçiriyor. Törene, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay da katılacak. Manifesto, iş birliğini kalıcılaştırmayı, ortak projelerde şeffaflık, katılımcılık ve eşitlik ilkelerini esas almayı; yerel yönetimler arasında veri, deneyim ve kaynak paylaşımını kurumsal çerçeveye oturtmayı amaçlıyor.“Kültürle İşlenmiş Bölgeler (Territoire Cultivé)” projesi, Akdeniz şehirlerinin kültürel ve ekolojik mirasını birlikte değerlendiren bir çatı çalışma. Hedef; insan-doğa etkileşimini yeni gözlerle okumak, kültürün toplumsal bağları güçlendiren, üretimi canlandıran ve çevresel duyarlılığı artıran etkisini görünür kılmak. Proje, aynı zamanda yeni nesil kültürel mesleklerin doğuşuna alan açıyor: kültür yönetişimi uzmanlığı, ekolojik kürasyon, kültürel mirasın dijitalleştirilmesi gibi başlıklar, geleceğin iş tanımlarına dönüşüyor.
Yerel yönetimler için yol haritası
Sempozyumda konuşulacak politika önerileri, yerel yönetimlere uygulanabilir bir yol haritası sunmayı hedefliyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi ve ortakları, kültür ve ekoloji başlıklarını kent ekonomisi, sosyal kapsayıcılık ve yönetişim eksenleriyle ilişkilendirerek model önerileri üretiyor. Bu kapsamda, katılımcı bütçeleme, kamusal mekânların kültür odaklı yeniden işlevlendirilmesi, doğa tabanlı çözümler ve çok paydaşlı proje yönetimi gibi araçlar öne çıkıyor. Amaç, Akdeniz kentlerinin deneyimini ortak bir zeminde buluşturmak ve sürdürülebilirlik standartlarını kentler arası ölçekte yaygınlaştırmak.Kültür odaklı dönüşümün ekonomik karşılığı, yaratıcı endüstrilerin ve turizmin değer zincirinde görülüyor. İzmir’de hayata geçirilecek kültür temelli prototipler; tasarım, performans sanatları, görsel sanatlar, gastronomi ve müzecilik gibi alanlarda yeni iş olanakları yaratma potansiyeli taşıyor. Tarım ve çevre politikalarıyla uyumlu kültür projeleri, kırsal turizm ve yerel üretim kanallarında katma değer üretebilir. Böylece sürdürülebilirlik, yalnızca çevresel değil, sosyal ve ekonomik boyutlarıyla da somutlaşır.
Tarihi Havagazı Fabrikası’nda buluşma
Sempozyuma ev sahipliği yapacak Tarihi Havagazı Fabrikası’nın seçimi, mekânın hafızası ile kültür arasındaki bağa dikkat çekiyor. Endüstriyel mirasın kültür merkezine dönüşmesi, İzmir’in dönüşüm ve yenilik iddiasını görünür kılıyor. Oturumların halka açık yürütülmesi, kararların kapalı kapılar ardında değil, kamusal alanda tartışılması gerektiği mesajını taşıyor. Bu tercih, kültürel demokrasi ve hesap verebilirlik ilkelerini güçlendiriyor.
İzmir’in kültürel diplomasi gücü
“Sürdürülebilir Bir Akdeniz için Kültür ve Ekolojik Dönüşüm: İzmir Sempozyumu”, İzmir’in kültürel diplomasi kapasitesini büyütüyor. Akdeniz kentleriyle kurulan doğrudan temas; bilgi paylaşımı, ortak üretim ve çok dilli kültürel iletişimi kalıcı hale getirebilir. Bu ağ, yalnızca bugünün projelerini değil, Avrupa destekli yeni iş birliklerinin zeminini de hazırlıyor. Manifesto ile güvence altına alınacak ilkeler, İzmir’i bölgesel bir kültür ve ekoloji düğüm noktasına taşıyacak.
Nice Côte d’Azur, Vitrolles ve Korsika ile kurulan ortaklık, Akdeniz hattında şehir diplomasisinin yeni bir dilini tarif ediyor. Bu dilin merkezinde, kapsayıcılık, eşitlik ve yerindenlik var. Yerel yönetimler bu ilkelerle hareket ettiğinde, kültürel miras yalnızca korunmuyor; güncel üretimle beslenerek geleceğe taşınıyor. AVITEM çatısı altındaki bölgesel iş birliği, İzmir’in deneyimini Akdeniz’in diğer kentleriyle eş zamanlı bir dönüşüm hikâyesine dönüştürüyor.
Paydaşlar aynı hedefe odaklanıyor
Sempozyum boyunca akademi, sivil toplum, yerel yönetimler ve kültür profesyonelleri aynı masada buluşacak. Paydaşlar, ortak krizlere karşı ortak çözümler üretmek için veri temelli ve insan odaklı yöntemleri konuşacak. Kültürün ekolojik dönüşüme katkısı; eğitim, yaratıcı ağlar ve toplumsal katılım üzerinden somutlaştırılacak. Bu yaklaşım, İzmir’in yalnızca ev sahibi değil, yön gösteren bir aktör olmasını mümkün kılıyor.Tüm oturumların İzmirli yurttaşlara açık olması, bilgiye erişimi kolaylaştırıyor. Şeffaflık ve katılım, kültür politikasının taşıyıcı kolonları olarak vurgulanıyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin Akdeniz Akademisi aracılığıyla üstlendiği koordinasyon, çok paydaşlı işleyişi kurumsallaştırıyor. Bu çerçeve, sürdürülebilirlik hedeflerinin yalnızca raporlarda değil, sahada karşılık bulmasına olanak tanıyor.