Belediye çalışanlarının ücretsiz izne çıkarılması, “havuz sistemi” uygulaması ve ödenmeyen sosyal haklar nedeniyle başlattığı eylemler sürerken, krizin çözümü için umut bağlanan üst düzey görüşme sonuçsuz kaldı. İzmir Büyükşehir Belediyesi yetkilileri ile masaya oturan sendika heyetinde, soruna çözüm bulmak amacıyla özel olarak İzmir’e gelen Faruk Saral da yer aldı. Ancak saatler süren toplantıdan ne işçilerin işe iadesi ne de birikmiş alacakların ödenmesine dair somut bir takvim kararı çıkabildi.
Tarafların kendi pozisyonlarından geri adım atmadığı görüşme sonrası sendika kanadı, belediyenin yaklaşımını “oyalama” olarak nitelendirerek mücadeleye devam etme iradesini ortaya koydu.
Saral’dan net mesaj: “Ne cevap alabildik ne de takvim”
Toplantının ardından basın mensuplarına ve kendisini bekleyen işçilere seslenen DİSK Genel-İş TİS Daire Başkanı Faruk Saral, belediye yönetimine sundukları iki temel talebin karşılık bulmadığını sert bir dille ifade etti. Saral, taleplerini şu şekilde özetledi: “İşten atılan, şirkete iade edilen, ücretsiz izinde bulunan tüm arkadaşlarımızın derhal işbaşı yaptırılması ve 24 bin emekçinin birikmiş alacakları için net bir ödeme takvimi verilmesi. Taleplerimizi içeride net bir şekilde ifade ettik, ancak net bir cevap alamadık.”
Belediye yönetiminin, ayın 20’sinde merkezi hükümetten gelecek bütçe payına göre maaş ve mesai ödemeleri için tüm kaynakları zorlayacakları yönündeki beyanını yetersiz bulduklarını belirten Saral, tepkisini şu sözlerle dile getirdi: “Bu bizi mutlu eden bir gelişme değil. Bizim mesailerden ikramiyelere, sosyal haklardan gıda kartlarına ve geriye dönük ödemelere kadar yaklaşık 8-9 kalem alacağımız var. Bu yanıt, bu sorunların hiçbirini çözmüyor. Bu nedenle buradan arkadaşlarımıza söyleyeceğimiz tek bir şey var: Eylemimize devam ediyoruz.”
Eylemlerin dozu artacak: Yeni yol haritası belirleniyor
Geçtiğimiz hafta boyunca uyguladıkları 5 günlük eylem planını tamamladıklarını hatırlatan Saral, önümüzdeki hafta için mücadelenin seyrini değiştirecek yeni kararlar alacaklarının sinyalini verdi. 15 Aralık Pazartesi günü şube başkanları ve temsilcilerle bir araya gelerek yeni bir yol haritası çizeceklerini açıklayan Saral, “Önümüzdeki hafta yapacağımız mücadelenin tarzını, tavrını ve şiddetini beraber değerlendireceğiz” diyerek eylemlerin dozunun artabileceğine işaret etti.
Bu açıklama, belediye ile sendika arasındaki köprülerin büyük ölçüde atıldığı ve sokaktaki mücadelenin önümüzdeki günlerde daha da görünür hale geleceği şeklinde yorumlandı.
Kriz nasıl tırmandı?
İzmir Büyükşehir Belediyesi ile çalışanları arasındaki gerilim, birikmiş alacakların ödenmemesi ve bazı çalışanların “havuz” adı verilen bir sistemle pasif göreve çekilmesiyle başlamıştı. DİSK’e bağlı Genel-İş’in örgütlü olduğu 1, 2, 3 ve 9 No'lu şubeler, üyelerinin ikramiye, yemek çeki ve mesai gibi temel alacaklarının ödenmesi talebiyle bir dizi eylem başlatmıştı.
8 Aralık Pazartesi günü “Çıplak maaşa çıplak ayakla yürüyoruz” sloganıyla sendika binası önünden belediye binasına yürüyen işçiler, kamuoyunun dikkatini çekmişti. Eyleme katılan işçiler hakkında belediye yönetiminin tutanak tutarak savunma istemesi ise sendika tarafından “kabul edilemez” olarak nitelendirilmiş ve iplerin kopma noktasına gelmesine neden olmuştu.





