Dünyanın dört bir yanından vicdan sahibi insanların, İsrail'in yıllardır süren ablukası altındaki Gazze'ye insani yardım ulaştırmak ve yaşanan insanlık dramına dikkat çekmek amacıyla başlattığı "Küresel Sumud Filosu"nun yolculuğu sürerken, bu anlamlı eyleme en dokunaklı desteklerden biri Ege'nin incisi İzmir'den geldi. Buca ilçesinde eğitim veren Çakabey İmam Hatip Ortaokulu'nun duyarlı öğrencileri, Gazze'deki akranlarının yaşadığı zulme ve zorluklara sessiz kalmadı. Yüzlerce kilometrelik mesafeleri anlamsız kılan bir farkındalık projesine imza atan 142 öğrenci, okulun bahçesinde bir araya gelerek bedenleriyle dev bir koreografi oluşturdu. Bu koreografi, filoya adını veren ve Filistin halkının mücadelesinin sembolü haline gelen "Sumud" kelimesini, yani Arapça'da "Direniş" ve "Kararlılık" anlamına gelen o güçlü ifadeyi gökyüzüne yazdı.
Okul bahçesinde toplanan yüzlerce öğrencinin katılımıyla gerçekleştirilen etkinlik, sadece bir kelimenin yazılmasından ibaret değildi. Bu, aynı zamanda binlerce kilometre ötedeki yaşıtlarına gönderilmiş bir umut, bir dayanışma ve bir kardeşlik mesajıydı. Koreografinin tamamlanmasının ardından dev bir Türk bayrağı açan öğrenciler, bu eylemleriyle Türkiye'nin mazlumların yanında olma geleneğini de sürdürdüklerini gösterdiler. Öğrencilerin bu anlamlı eylemi, sosyal medyada da büyük yankı uyandırarak, Gazze'deki insanlık dramına karşı toplumsal farkındalığın artırılmasına önemli bir katkı sağladı.
'Karadan filoya destek veriyoruz'
Etkinliğin arkasındaki itici gücün, bizzat öğrencilerden gelen talep olduğunu belirten Okul Müdürü Rifat Türkarslan, gençlerin dünyada yaşanan olaylara karşı ne kadar duyarlı olduğunun altını çizdi. Gazze'de yaşananların artık bir savaş değil, bir soykırım olduğunu ifade eden Türkarslan, "Öğrencilerimiz, Gazze'deki soykırıma karşı bir farkındalık oluşturmak, oradaki kardeşlerinin yalnız olmadığını göstermek istediler. Biz de okul yönetimi olarak onların bu anlamlı talebine destek verdik," dedi. Etkinliğe tam 142 öğrencinin gönüllü olarak katıldığını belirten Türkarslan, bu etkinliğin aynı zamanda uluslararası bir dayanışma ruhunun da parçası olduğunu vurguladı.
Okul Müdürü Türkarslan, sözlerini şöyle sürdürdü: "Bildiğiniz gibi, dünyanın dört bir tarafında vicdan sahibi insanlar, bu zulme dikkat çekmek amacıyla çeşitli protestolar düzenliyor, farklı etkinlikler gerçekleştiriyor. Son günlerde de 'Sumud' adı altında dünyanın çeşitli ülkelerinden hareket eden tekneler ve gemilerden oluşan bir filo, ablukayı delmek ve insani yardım ulaştırmak amacıyla Gazze'ye doğru hareket etti. Biz de, karadan bu onurlu filoya destek vermek, onların sesine ses katmak ve bu farkındalık zincirinin bir halkası olmak amacıyla bu etkinliğimizi gerçekleştirdik. Öğrencilerimizle gurur duyuyoruz, çünkü onlar sadece derslerinde değil, aynı zamanda insani değerlere sahip çıkma konusunda da ne kadar başarılı olduklarını gösterdiler."
Öğrencilerin dilinden Gazze gerçeği: 'onlar okula gidemiyor, biz çok üzülüyoruz'
Koreografiye katılan öğrencilerin duyguları ise, etkinliğin ne kadar samimi ve kalpten yapıldığını gözler önüne seriyordu. Etkinlikte yer alan öğrencilerden Muhammed Siraç, bu anlamlı projenin bir parçası olduğu için çok mutlu olduğunu belirterek, tüm kalbiyle Sumud Filosu'na başarılar diledi. Siraç'ın en büyük üzüntüsü ise Gazze'deki çocukların en temel haklarından mahrum bırakılmasıydı. "Orada okula gidemeyen, oyun oynayamayan, en temel eğitim hakkından mahrum bırakılan çocuklar için gerçekten çok üzülüyorum. Bizim burada sahip olduğumuz imkanlara, eğitim ve öğrenim hakkına onlar maalesef sahip olamıyor," diyen Siraç, en büyük dileğini ise şu sözlerle ifade etti: "Bu soykırımın bir an önce durmasını istiyorum. Umarım yakın zamanda bu soykırım durur ve oradaki kardeşlerimiz de bizler gibi huzur içinde yaşayabilirler."
Etkinliğe katılan bir diğer öğrenci Mahmud Asım Karabulut ise, dualarının her zaman Filistin halkıyla olduğunu belirterek, "Biz burada rahatça okulumuza gelip giderken, onların bombalar altında yaşam mücadelesi vermesi kabul edilemez. Elimizden gelen en önemli şey, onlar için dua etmek ve onların sesini dünyaya duyurmaya çalışmak," dedi. Eflal Kaplan isimli öğrenci de benzer duyguları paylaşarak, Filistin halkının yalnız olmadığını ve Türk halkının her zaman yanlarında olduğunu söyledi.
Manevi destek, en büyük güç
Öğrencilerden Rabia Karaca ise, yapılan etkinliğin manevi boyutuna dikkat çekti. Bu tür farkındalık eylemlerinin, uzakta da olsalar Gazze'deki insanlara yalnız olmadıklarını hissettireceğini ve onlara büyük bir moral ve güç vereceğini ifade etti. "Burada, okul bahçemizde yaptığımız bu küçük etkinliğin, binlerce kilometre ötedeki bir çocuğun yüzünde küçücük bir tebessüm oluşturabileceğini bilmek bile çok güzel," diyen Karaca, "Filistinlilere manevi bir şekilde destek olmamız, onların direniş gücünü artıracak, onlara yalnız olmadıklarını hissettirecektir. Bizler, dualarımızla ve bu tür etkinliklerle onların yanında olmaya devam edeceğiz," şeklinde konuştu.
Buca Çakabey İmam Hatip Ortaokulu öğrencilerinin gerçekleştirdiği bu anlamlı koreografi, genç nesillerin dünya meselelerine ne kadar duyarlı olduğunu, adalet ve vicdan duygularının ne kadar güçlü olduğunu bir kez daha kanıtladı. 142 genç yüreğin okul bahçesinden Gazze'ye gönderdiği "Sumud" mesajı, ablukayı kırmak için yola çıkan filonun taşıdığı umut ve kararlılık ruhuyla birleşerek Akdeniz'in sularında yankılandı. Bu etkinlik, sadece bir protesto değil, aynı zamanda insanlığın ortak vicdanının ve kardeşlik ruhunun güçlü bir ifadesi olarak tarihe geçti.
