Çağımızın en korkutucu hastalıklarından biri olan kanserle mücadelede, doğanın sunduğu şifalı kaynaklara bir yenisi daha eklendi. Binlerce kişinin verilerinin incelendiği ve sonuçları çarpıcı bir grafikle özetlenen yeni bir bilimsel araştırma, düzenli mantar tüketiminin kansere karşı adeta bir koruma kalkanı oluşturduğunu gözler önüne serdi. Yayınlanan grafiğe göre, mantar tüketimi ile kanser riski arasında belirgin bir ters orantı bulunuyor. Yani, ne kadar çok mantar tüketilirse, kansere yakalanma riski de o denli azalıyor. Bu doz-yanıt ilişkisi, mantarın beslenme düzenimizin vazgeçilmez bir parçası olması gerektiğine dair bugüne kadarki en güçlü kanıtlardan birini sunuyor.
Sihirli rakam: Günde sadece 18 gram
Araştırmanın en dikkat çekici bulgularından biri, kansere karşı koruma sağlamak için kilolarca mantar tüketmeye gerek olmaması. Grafikteki verilere göre, günde sadece 18 gram mantar tüketmek, hiç tüketmeyenlere kıyasla göreceli kanser riskini yaklaşık yüzde 45 oranında düşürüyor. Bu miktar, yaklaşık olarak bir veya iki adet orta boy kültür mantarına denk geliyor. Bu da gösteriyor ki, her gün kahvaltıda hazırlanan bir omlete, öğle yemeğindeki bir salataya veya akşam yemeğindeki bir sote yemeğine eklenecek birkaç dilim mantar bile, uzun vadede sağlık üzerinde muazzam bir pozitif etki yaratma potansiyeline sahip. Araştırma, az miktarda düzenli tüketimin, ara sıra çok miktarda tüketimden daha etkili olabileceğinin altını çiziyor.
Mantarın sırrı güçlü antioksidanlarda saklı
Peki, mütevazı bir mantarı bu kadar güçlü bir kanser savaşçısı yapan nedir? Bilim insanları, bu sorunun cevabının mantarın zengin içeriğinde, özellikle de güçlü antioksidan bileşiklerde saklı olduğunu düşünüyor. Mantarlar, insan vücudu tarafından üretilemeyen ve sadece besinlerle alınabilen ergothioneine (ERGO) adı verilen eşsiz bir amino asit açısından bilinen en zengin kaynak. ERGO, hücreleri serbest radikallerin neden olduğu hasara, yani oksidatif strese karşı koruyan bir süper antioksidan olarak biliniyor. Oksidatif stresin, kanser de dahil olmak üzere birçok kronik hastalığın gelişiminde kilit bir rol oynadığı biliniyor. Mantarlar, ERGO'nun yanı sıra glutatyon gibi diğer önemli antioksidanları da bolca içererek vücudun savunma sistemini çok yönlü olarak destekliyor.
Sofranıza lezzet ve şifa katın
Bu önemli bilimsel bulgu ışığında, uzmanlar mantarın haftalık beslenme planlarına mutlaka dahil edilmesini öneriyor. Kültür mantarı, kestane mantarı, istiridye mantarı veya shiitake gibi farklı mantar türlerinin her biri, kendilerine özgü lezzet profilleri ve besin değerleri sunuyor. Mantarları diyetinize dahil etmek ise oldukça kolay. Dilimlenmiş mantarları zeytinyağı ve sarımsakla soteleyerek harika bir garnitür hazırlayabilir, çorbalarınıza ekleyerek besin değerini artırabilir, makarnalarınıza veya pilavlarınıza katarak lezzetini zenginleştirebilir ya da et yemeklerinin yanında servis ederek doyurucu öğünler yaratabilirsiniz. Unutmayın, sofranıza ekleyeceğiniz her bir porsiyon mantar, sadece damak zevkinize değil, aynı zamanda uzun ve sağlıklı bir yaşama yapılmış değerli bir yatırım anlamına geliyor.