Mama isyanı büyüyor

Geçtiğimiz hafta mama krizi ile ilgili yazmıştım ama bu öyle bir kere yazılıp geçiştirilecek bir konu değil. Sorun gerçekten büyük!

Kiminle konuşsam, kime sorsam dilinde mama krizi var.

Sokakta besleme yapanlar dertli.

Bakımevlerinde gönüllü çalışanlar sıkıntıda.

Orman beslemeleri yapanlar “yandık, bittik” diyor.

Sadece evinde hayvan besleyenler bile krizde.

*

Biliyorsunuz, dolardaki durdurulamayan artış mama fiyatlarını da uçurdu. Bir de üstüne diğer hayvan yemlerinden farklı tutularak kedi-köpek mamalarından alınan %18’lik KDV var.

Belli bölgelerde sokak beslemesi yapanlar “Ayda minimum 6 bin lira ayırmak lazım. Ama buna kimin bütçesi yetebilir ki” diye isyan ediyor.

Çeşitli bakımevlerinde gönüllü çalışanlar “Mama yetmiyor, hayvanlar yarı aç durumda. Çok zor durumdayız” diyor.

Gönüllüler bugün hep birden “Bizim gücümüz kalmadı, sahipsiz hayvanları besleyemiyoruz, devlet ilgilensin” dese, inanın sokaklarda açlıktan yaşamını yitiren canlar görmeye başlamamız çok da uzun zaman almaz.

Birçok kişi farkında değil ama gönüllüler çok büyük bir sorumluluğun altında eziliyor. 

Hayvanlara olan aşkları ve vicdani sorumluluk hissetmeleri nedeniyle kendilerinden çok, muhtaç durumdaki canları düşünüyorlar.

Onların bu özverisi desteklenmeli.

*

Mama krizini çözmek için ilk yapılması gereken; KDV oranını diğer hayvan yemleri ile aynı duruma getirmek. Yani %18’den %1’e indirmek.

İkinci olarak yeniden mama seferberliği yapılmalı. Hatırlarsanız pandeminin ilk yılında sokağa çıkma yasaklarının olduğu dönemde, merkezi ve yerel yönetimler, özel kuruluşlar elini taşın altına koyup düzenli olarak sokak beslemeleri yapmıştı. Şimdi yeniden bunu yapmak lazım!

Sokağa çıkma yasağı yok belki ama bu kez de ekonomik olarak beli bükülmüş hayvanseverler var. Dükkanını ayakta tutmaya çalıştığı için çevresindeki hayvanları eskisi kadar doyuramayan esnaf var.

Bağışları azalan ve bu nedenle de hangi soruna yetişeceğini şaşırmış haldeki STK’lar var.

Yani özetle bu insanların besleme konusunda yardıma ihtiyacı var!

Belediyeler hayvanlar için ayırdıkları bütçeyi bir miktar daha artırmalı.

Ama tabii sadece belediyelerden iş beklemek de haksızlık olur. Sahipsiz hayvanlarla ilgili üst merci Tarım ve Orman Bakanlığı… Bakanlığa ait birimlerin mama ve besleme konusunda daha etkin çalışması, STK ve belediyelerle işbirliği yapması şart.

Son olarak mama firmaları da hayvan severlerin feryadını duymalı. Ellerinden geldiğince sosyal sorumluluk bilinci ile birazcık fiyat etiketlerinde indirime gitmeli.

Kimi Takip Etsek?

Bu haftaki önerim kedi severler için… Instagram’da go_home_loa adlı hesap 3 kafadarın fotoğrafları ile dolu. Bu 3 kedi o kadar iyi dostlar ki yedikleri içtikleri ayrı gitmiyor, sürekli koyun koyuna kucak kucağa yatıyor, birlikte oynuyor, her işi bir arada yapıyorlar. Harika üçlünün sevimli fotoğraflarıyla güne başlamak isteyenler mutlaka takibe alsın derim.

Seferihisar’da çözüm toplantısı

İzmir’in Seferihisar ilçesinde geçici hayvan bakımevindeki sorunların çözümü ile ilgili İzmir Büyükşehir Belediyesi ekibi, bakımevinde gönüllü olarak özverili çalışmalar gerçekleştiren SEHAYDER’i ziyaret etti.

Seferihisar Hayvan ve Doğa Dostları Derneği (SEHAYDER) Yönetim Kurulu Başkanı Fevziye Özkan ve Yönetim Kurulu Üyesi Neslihan Sungur’un ev sahipliği yaptığı ziyarete İBB Çevre Koruma ve Kontrol Dairesi Başkanı Şükran Nurlu, İBB Veteriner İşleri Müdürü Umut Polat, İBB yakalama ekibi katıldı.

Başkan Fevziye Özkan toplantı ile ilgili şu bilgileri verdi:

“Seferihisar Bakımevi’nin İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne devrolmasından sonra fiziki şartların düzeltilmesi ile ilgili taleplerimiz olmuştu. Geçen zamanda istediğimiz hızda mesafe alamadık. Geçtiğimiz hafta Büyükşehir Belediye Başkanımız Tunç Soyer’le gerçekleştirilen toplantıda da Seferihisar’da köklü çözümler için adım atılması talebimizi yinelemiştik. Bu toplantının hemen ardından birim amiri Şükran hanım, Veteriner İşleri Müdürü Umut bey, İBB yakalama ekibi amiri bakım evine geldiler. Önce birlikte sahayı gezerek yerinde tespitler yaptık. Sonrasında ofisimizde iki saat süren bir görüşme gerçekleştirdik.”

TALEPLER İLETİLDİ

Özkan değerlendirme görüşmesinde ele alınan konu başlıkları ve sonrasında hızla yapılan çalışmaları da şu şekilde aktardı: “Kedi bölümünün yağış ve rüzgar alan alanlarına brandalar takıldı. Bir kamyon filler toprak geldi, bölmelere serildi. Mama sıkıntısı şu an en büyük problemlerin başında geliyor. Bu nedenle başta yeterli miktarda kaliteli mama alımı olmak üzere yemek kapları, boya badana, kanalizasyon, su sorunu vb. gibi bütün taleplerimizi yazılı olarak verdik. Sokaklarda gönüllülerin baktığı köpeklerin çiplenmesini de gündeme getirdik. Randevu sisteminin en aza indirilmesi de taleplerimiz arasında. Bizim barınak ekibi de tam kadro görev başındaydı.”

Bundan sonra taleplerle ilgili çalışmaların takipçisi olacaklarını da sözlerine ekleyen Başkan Özkan, “Bizim tek isteğimiz bakımevindeki hayvanların yaşam koşullarının iyileştirilmesi. Bu anlamda yapılacak her türlü olumlu çalışmanın destekçisiyiz. Umuyoruz STK-belediye diyaloğunun geliştirilmesi ve işbirliği anlayışının benimsenmesi ile canlarımız için şu ankinden çok daha iyi hizmetler verebiliriz” dedi.

Narlıdere’de mama sevinci

İzmir’in Narlıdere ilçesinde köpek nüfusunun yoğun olduğu bir bölgede yaşanan mama sıkıntısı ile ilgili Kaymakam Suat Dervişoğlu ile görüşerek yardım talep eden HAYTAP İzmir Temsilcisi Esin Önder güzel gelişmeleri sosyal medyadan duyurdu. Önder şu paylaşımı yaptı: “Mamaların bu kadar pahalı olduğu bugünlerde Narlıdere Kaymakamı Suat Dervişoğlu’dan bir bölgenin çok aç can dostları için yardım istedik. Narlıdere İlçe Tarım ve Orman Müdürü Sedat Üşme ile birlikte Kaya Termal Otel ile görüştüler. Bir aydır canlar doyuyor. Bu ürünler olmasa nasıl besleme yapardık? Her gün tertemiz yemek ayıran Necdet şefimizle de gidip tanıştık. Kaymakamımıza, İlçe Tarım Müdürümüze, Kaya Termal Otel çalışanlarına ve Necdet Ustama binlerce teşekkür ediyorum.”