Türkiye, onu bir televizyon kanalındaki ses yarışmasıyla tanıdı. Henüz 19 yaşında, sesi ve yeteneğiyle dikkat çeken Mutlu Kaya, 18 Mayıs 2015’te ayrıldığı erkek arkadaşı tarafından Diyarbakır’da başından vuruldu. O saldırı, bir yandan Türkiye’de kadınlara yönelik şiddetin vahametini bir kez daha ortaya koyarken, diğer yandan Mutlu’nun hayatını geri dönüşü olmayan şekilde değiştirdi.
Saldırının ardından günlerce yoğun bakımda kaldı, yaşam mücadelesi verdi. Ayağa kalkması imkânsız gibi görünüyordu. Kaya, uzun süre konuşma ve yürüme yetisini kaybederek yatağa bağımlı yaşadı. O günden bu yana geçen her yıl, onun azimle verdiği mücadelenin yeni bir sayfası oldu.
Kayıplar, tedaviler ve hiç bitmeyen mücadele
Kaya, Türkiye’de ve yurtdışında aldığı tedavilerle yeniden hayata tutunmaya çalıştı. Destekle yürümeye başladığında bile pes etmedi; şarkı söylemeye devam ederek müziğe olan bağlılığını hiç bırakmadı. Onu yakından takip eden hayranları, zaman zaman sosyal medyada paylaştığı videolarla moral buldu.
Ancak bu yolculuk sadece sağlıkla değil, acılarla da örüldü. 22 Mart 2020’de en büyük destekçisi olan ablası Dilek Kaya’yı kaybeden Mutlu, bu ağır yıkıma rağmen mücadelesini sürdürdü. “Sahnelerden uzak olabilirim ama şarkılarım hep benimle” diyerek hayata sıkı sıkıya tutunmaya devam etti.
“Buradayım, şarkılarımı söylüyorum”
Ve tam 10 yıl sonra beklenen o an geldi. Mutlu Kaya, sosyal medya hesabından paylaştığı videoda, desteksiz ilk adımlarını attı. Şarkı söylerken çekilen görüntülerine “Buradayım, şarkılarımı söylüyorum” notunu düşerek, yalnızca yürümekle kalmadığını, aynı zamanda umutla yeniden doğduğunu ilan etti.
Kaya’nın bu paylaşımı kısa sürede binlerce kişiye ulaştı, sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Takipçileri ve sanat dünyasından birçok isim, onun azmine hayranlıklarını dile getirdi.
