Yağmur KARADAĞ/İzmir Gazeteciler Cemiyeti’nin Hollanda Kraliyeti İnsan Hakları Programı desteği ile yürüttüğü, 2023 Aralık ayında başlayan ve 18 aydır devam eden ‘Nar 2-Şiddete Karşı İletişim Projesi’nin ‘Birlikte Güçlüyüz’ Paneli düzenledi.
İGC Başkanı Dilek Gappi’nin ev sahipliğinde Alsancak Tarihi Havagazı Fabrikası Sanat Kafe’de gerçekleşen Panele; İGC Önceki Dönem Başkanı Misket Dikmen, Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal, Ege Kadın Buluşmaları Platformu Genel Sekreteri Şengül Baysak, İzmir Kadın Kuruluşları Birliği Başkanı Gülsen Özkan, Uluslararası Sürdürülebilir Kalkınmada Kadın Derneği Kurucu Üyesi Huriye Serter, Batı Anadolu Sanayici ve İş İnsanları Dernekleri Federasyonu (BASİFED) Yönetim Kurulu Başkanı Semiha Güneş, TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Aysel Öztezel, İzmir Büyükşehir Belediyesi Kadın Çalışmaları Şube Müdürü Sultan Tut, çok sayıda sivil toplum kuruluşu temsilcisi ve gazeteciler katılım sağladı.
MEDYA DİLİ DEĞİŞMELİ
İzmir Gazeteciler Cemiyeti Proje Koordinatörü Reyhan Şenay, Nar 2 – Şiddete Karşı İletişim Projesi’nde gerçekleştirdikleri çalışmaları anlattı. Şenay, medyada gerekçelendirilen, şiddeti yeniden üreten ve hak ihlallerine neden olan haber anlayışının değişmesi için 5 ilde eğitim çalışmaları düzenlediklerini, doğru haber örneklerini 9 Eylül Gazetesi aracılığıyla kurdukları medya ağında yaygınlaştırdıklarını dile getirdi.
“ARTIK İTİRAZ VE İSYANIN ÖTESİNE GEÇMELİYİZ”
Türkiye’de kadına yönelik şiddetin ve çocuk istismarının önlenemez bir yükselişte olduğunu ifade eden İzmir Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Dilek Gappi, “Bilinen sözleri tekrarlamaya gerek yok. Mücadelemizi nasıl genişletebileceğimize dair ortak akıl zeminini yaratmak için buradayız. Şiddet, cinayetler asla durmuyor. Her geçen yıl bir öncekinin üzerine çıkıyor. Kadın cinayetlerinin büyük bölümü aile içinde gerçekleşiyor. Çözüm üretmek zor ancak artık itiraz ve isyanın ötesine geçerek alınabilecek hangi yol varsa o yolları birlikte almak zorundayız” dedi.
“MÜCADELEMİZİ SÜRDÜRECEĞİZ”
Şiddete karşı sistemin beş ayak üzerine kurulu olduğunu vurgulayan Başkan Gappi, muhtarların, yerel yönetimlerin, baroların, kadın örgütlerinin ve medyanın hep birlikte mücadele etmesi gerektiğinin önemli olduğunu dile getirdi. Başkan Gappi, “Zor bir konuda yol almaya çalıştığımızı biliyoruz ama asla umutsuz değiliz. Bizler Nar taneleri gibi birleşerek kadına yönelik şiddet ve çocuk istismarını durdurmak için mücadele etmeyi sürdüreceğiz” diye konuştu.
ŞİDDET SESSİZLİKTEN BESLENİYOR
Kadına yönelik şiddetin ve çocuk istismarının herkesi derinden etkileyen, büyük bir toplumsal sorun olduğunu ifade eden Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal, “Şiddet sessizlikten besleniyor. Sessiz kaldıkça bu şiddeti izliyoruz, sindiriyoruz. Bu nedenle hep birlikte bu sessizliği bozmalı, farkındalık oluşturmalı ve kalıcı çözümler üretmeliyiz. Cumhuriyetimizin bu konudaki duruşu güçlü bir adımdı. Basının gücü de bu mücadelede çok önemli. Bu meseleleri sürdürülebilir ve görünür kılmak hepimizin görevi. Yasal düzenlemelerle eşitlikten herkesin yararlanmasını sağlamalıyız. Ayrıca toplumsal eğitimler düzenlemeli, psikososyal destekleri mutlaka güçlendirmeliyiz” diye konuştu.
ATATÜRK’ÜN MÜCADELESİNİ BÜYÜTMEYE İHTİYACIMIZ VAR
Şiddete karşı mücadelede daha sert, daha dik, daha kararlı olmak gerektiğinin altını çizen Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay ise “NAR projesindeki gibi mahallelere girmeye, sessiz kalan herkesi kolundan tutup çıkarmaya ihtiyacımız var. Sesinizi büyütmeye ihtiyacımız var. Bugün geldiğimiz noktada, kimin nasıl doğuracağı, kimin aile olup olmadığı, gözaltına alınanların yaşadıkları bu ülkede haksızlığın, adaletsizliğin başka bir boyuta geçtiğini gösteriyor. Temel mesele budur. Cesarete ihtiyacımız var. Sözde değil, özde olarak Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün kurtuluş mücadelesini büyütmeye ihtiyacımız var” diye konuştu.
“NAR PROJESİ TÜRKİYE ÇAPINDA KAMU POLİTİKASINA DÖNÜŞMELİ”
Şiddetin sadece mahallede değil, ailede başladığını belirten Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, “Ailede başlayan şiddetin önlenmesinde muhtarlarımızın önemli bir rolü olduğuna inanıyoruz. Ama onları da aşan şiddet sarmalının içindeyiz. Şiddet yanı başımızda yaşanıyor. Bu sorunu çözmek için kadınlar elbette bilinçlenecek, dayanışacak, şiddetle karşılaştığında butona basacak, parktaysa ya da telefonundaysa ona ulaşacak. Ama asıl mesele, şiddeti ortadan kaldırmak. Bu da erkeklerin eğitimiyle başlıyor. Topyekûn bir eğitim, bilinçlenme ve daha fazla ses çıkarmamız gerekli. Nar Projesi Türkiye çapında bir kamu politikasına dönüşmeli, projenin parçası olmaktan çok mutluyuz” dedi.
“EŞİTLİK FİKRİNDEN ASLA TAVİZ VERMEMELİYİZ!”
Hayatın her alanında, her anında ‘eşitlik’ fikrini herkese anlatmak gerektiğinin altını çizen Eşik Platformu Kurucularından Avukat Hülya Gülbahar da “Eşitlikten aynı şeyi anladığımızdan emin olmalıyız. Kadınlar olarak erkeklerin vitrine koyduğu göstermelik araçlar olmayalım. Kadınları, erkek siyasetinin bir aracı haline getirmemeliyiz. Eşitlik fikrinden asla taviz vermemeliyiz. Kadına ve çocuğa yönelik şiddetin, artmasının nedeni kadın erkek eşitliğine yapılan büyük saldırı. Atatürk’ün eşitlik fikrini hala sindirememiş siyasetçiler var. Buna izin vermemeliyiz. Devlet bütçesinden, belediye bütçesinden gerçek hakkımız olan payı derhal istemeliyiz. Bu bütçeyle kurumları yaratmamız lazım. Çocuk İzleme Merkezleri’ni güçlendirmeli, Çocuk Kurulları’nı oluşturmalıyız. Kadınlar için sığınak açılması gerekli. Belediyelerin bütçesinde sığınak için pay ayırmaları gerekli” ifadelerini kullandı.
KADIN ÖRGÜTLÜLÜĞÜ YARATILMALI
Kadın cinayetlerinde ve çocuk istismarlarında asla ayrım yapılmadan, sahip çıkılması gerektiğini dile getiren Avukat Gülbahar, “Sistemi sorgulamamız lazım. Öldürülen çocuğun da suça sürüklenen çocuğun da hakkına sahip çıkmamız lazım. Burada medyaya büyük sorumluluk düşüyor. Haberlerde kullanılan dile çok dikkat edilmeli. ‘Kadınların ve çocukların sahibi benim’ diyen zihniyetle mücadele ediyoruz. 6284 sayılı kanunu tartışırken feministler olarak yumuşak çözümü savunduk. Çünkü öfkemiz, toplumu dönüştürecek tek yumuşak çözüm. Belediyeler, kadın STK’ları yumuşak, Kaymakamlık, Valilik sert çözüm. Kadınlar oraya gitmez ama kendi seçtikleri belediye başkanlarına, muhtarlara daha rahat giderler. Daha çok dayanışmamız, kadın örgütlülüğünü yaratmamız gerekli. Nar Projesi’nde emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi.
ÇOCUK REHABİLİTASYON MERKEZLERİ KURULMALI
‘Çocuk Susar Sen Susma’ diyerek başladıkları yolu ‘Çocuklar Konuşur, Sen De Konuş’ diyerek sürdürdüklerini dile getiren UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan, “Çocuk istismarına, kadına yönelik şiddete karşı hep birlikte olmamız ve sesimizi çıkartmamız gerek. Sığınma evlerinin adı da ‘Güçlenme evi’ olmalı. Ceza çözüm değil. Suça sürüklenen çocuklar için ‘Çocuk Rehabilitasyon Merkezleri’ kurulmalı. Bunu dile getirdiğimizde çok tepki gördük ama tepkiyi göze almadan değişimi başlatamayız. Kaybetmekten korkanlar değil, mücadele edenler kazanırlar” diye konuştu.
UCİM Türkiye Hukuk Koordinatörü Candan Tekin de katılımcılara, çocuk istismarı davalarında gerçekleştirdikleri mücadele yolculuğunu ve yapılması gerekenleri anlattı.
AÇIK MİKROFON’DA ÇÖZÜM ÖNERİLERİ ELE ALINDI
Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sevda Alankuş ise Türkiye’de erkeklik ideolojisinin değişmesi gerektiğini vurguladı. Alankuş, sistematik ve sistemik bir cins kırımın yaşandığını dile getirerek, derin yoksulluk ve neoliberalizmin etkisiyle ekonomik güçlerini yitirirken erkeklerin tek iktidar alanlarının kadınların bedeni olduğunu ifade etti. Cezasızlık yüzünden kadına yönelik şiddetin arttığını söyleyen Alankuş, sistemin giderek otoriterleştiğinin altını çizdi.
Panele katılan sivil toplum kuruluşları temsilcileri ‘Açık Mikrofon’da söz alarak, şiddete karşı mücadeledeki çözüm önerilerini paylaştı. Panelde, öldürülen kadınlar anısına gökyüzüne mücadele balonları uçuruldu ve İzmir Gazeteciler Cemiyeti, katılımlarıyla paneli onurlandıran Konak Belediye Başkanı Nilüfer Çınarlı Mutlu, Karabağlar Belediye Başkanı Helil Kınay, Karşıyaka Belediye Başkanı Yıldız Ünsal, Eşik Platformu Kurucularından Avukat Hülya Gülbahar ve UCİM Genel Başkanı Saadet Özkan adına Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’na bağışta bulundu.