Türkiye'de milyonlarca sürücünün gündemine oturan ve büyük tartışmalara neden olan yeni trafik cezaları düzenlemesi, gelen yoğun tepkiler üzerine şimdilik rafa kaldırıldı. Özellikle hız limitlerini aşan sürücülere yönelik cezaları 30 bin TL'ye kadar çıkarmayı hedefleyen kanun teklifinin, Mayıs ayında Meclis Adalet Komisyonu’ndan geçerek yaz aylarında yasalaşmasına kesin gözüyle bakılıyordu. Ancak, sürecin beklenmedik bir şekilde durdurulmasının arkasında, Kurban Bayramı tatili boyunca ülke genelinde yoğunlaştırılan radar denetimleri ve bu denetimlerin kamuoyunda "vatandaşa tuzak kuruluyor" şeklinde yankı bulması yatıyor.

Bayram yolculukları sırasında, özellikle sürücülerin sıkça şikayet ettiği ve ani hız düşüşlerinin yaşandığı noktalarda kurulan radar sistemleri, sosyal medyada ve kamuoyunda büyük bir infiale neden oldu. Bu tepkiler, sadece vatandaşlarla sınırlı kalmadı. Ceren Bayar'ın T24’te yer alan haberine göre, radar uygulamalarına yönelik rahatsızlıklar, iktidardaki AK Parti'nin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında dahi gündeme geldi. Parti içinde de bu uygulamaların yarattığı "mağduriyet" algısından duyulan rahatsızlık dile getirildi. Kamuoyunda oluşan bu güçlü tepki dalgası, hükümetin geri adım atmasına ve teklifin Meclis Genel Kurulu'na sunulmamasına neden oldu.

Menderes, Seferihisar ve Gaziemir'deki yangınlar kontrol altına alınamıyor
Menderes, Seferihisar ve Gaziemir'deki yangınlar kontrol altına alınamıyor
İçeriği Görüntüle

Teklif iptal değil, sadece ertelendi: Ekim'de yeniden masada

Hükümetin geri adımı, fahiş ceza artışlarını içeren kanun teklifinin tamamen iptal edildiği anlamına gelmiyor. AK Parti kaynaklarından edinilen bilgilere göre, tekliften tamamen vazgeçilmiş değil, sadece kapsamlı bir "teknik hazırlık" ve "saha çalışması" için yeni yasama dönemine, yani Ekim ayına ertelendi. Bu erteleme sürecinde, düzenlemenin kamuoyunda yarattığı olumsuz algıyı giderecek ve daha "adil" bir yapıya kavuşturulması hedeflenen adımlar atılacak.

Parti kaynakları, ceza oranlarında herhangi bir indirim yapılmayacağını, ancak uygulamanın daha hakkaniyetli hale getirilmesi için çalışılacağını vurguluyor. Bu, 30 bin TL'ye varan cezaların Ekim ayında yeniden Meclis gündemine geleceği, ancak bu kez hız limitlerinin ve radar yerleşimlerinin daha mantıklı bir çerçeveye oturtulacağı anlamına geliyor. Bu erteleme kararı, bir anlamda, hükümetin kamuoyu tepkisini dikkate aldığını ancak ceza artışlarındaki kararlılığını da koruduğunu gösteriyor.

Sorunun kaynağı 'ani hız limiti' mi? bakanlık sahaya iniyor

Tepkilerin ve tartışmaların odağında yer alan en önemli sorun, Türkiye'nin birçok karayolunda karşılaşılan ve sürücüleri hazırlıksız yakalayan "ani hız limiti düşüşleri". Konuyla ilgili konuşan bir AK Parti yetkilisi, bu sorunu kabul ederek, “Bazı güzergâhlarda hız limitleri aniden düşüyor, sürücüler bunu fark edemeyince ceza yiyor. Örneğin, 120 km hızla seyredilen bir otoyolda, hiçbir mantıklı gerekçe olmadan hız limiti aniden 70 km'ye düşebiliyor. Bu, sürücüler için adeta bir tuzak" ifadelerini kullandı.

İşte bu sorunu çözmek amacıyla, Ulaştırma Bakanlığı'na önemli bir görev verildi. Bakanlık, Emniyet Genel Müdürlüğü ve Jandarma Genel Komutanlığı ekipleriyle birlikte ortak bir çalışma yürüterek, Türkiye genelindeki bu tür "sorunlu" noktaları tek tek tespit edecek. Bu saha çalışmaları kapsamında, yolların fiziki yapısı, virajlar, yerleşim yerlerine yakınlık gibi faktörler yeniden değerlendirilerek, hız limitlerinin daha tutarlı ve sürücüleri yanıltmayacak şekilde güncellenmesi planlanıyor. Hazırlanacak olan bu kapsamlı teknik rapor, Ekim ayında Meclis'e sunulacak olan yeni kanun teklifinin de altyapısını oluşturacak. Bu çalışma, radar sistemlerinin bir "gelir kapısı" veya "tuzak" olarak değil, gerçek anlamda trafik güvenliğini sağlayan bir araç olarak algılanmasını sağlamayı amaçlıyor.

Ceza makası açılıyor: Az aşana az, çok aşana fahiş ceza

Ertelenen kanun teklifinin en çok tartışılan yönlerinden biri de, cezalarda öngörülen kademeli artış sistemiydi. Mevcut teklife göre, hız limitini aşanlara verilen en yüksek ceza olan 9 bin 267 TL'nin, 30 bin TL gibi astronomik bir rakama çıkarılması planlanıyor. Ancak bu ceza, herkese aynı oranda uygulanmayacak. Teklifin en önemli yeniliklerinden biri, trafik cezalarının, hız sınırının ne oranda aşıldığına göre kademeli olarak uygulanması.

Bu yeni sistemle, hız limitini yüzde 10-30 arasında aşan bir sürücü ile yüzde 50'den fazla aşan bir sürücünün ödeyeceği ceza aynı olmayacak. Yani, "az aşana az ceza, çok aşana daha yüksek ceza" prensibi benimsenecek. Bu yaklaşım, bir yandan caydırıcılığı artırmayı hedeflerken, diğer yandan da küçük aşımlar için daha orantılı bir ceza sistemi getirerek, kamuoyundaki "adaletsizlik" algısını kırmayı amaçlıyor.

Ancak, en üst limitteki cezanın 30 bin TL gibi yüksek bir rakam olması, bu cezaların bir "vergi" aracına dönüşüp dönüşmeyeceği tartışmalarını da beraberinde getiriyor. Ekim ayında Meclis gündemine yeniden gelmesi beklenen bu düzenlemenin, hem sürücülerin güvenliğini sağlayacak hem de adalet duygusunu zedelemeyecek hassas bir denge üzerinde kurulup kurulamayacağı, önümüzdeki aylarda netleşecek.

Kaynak: HABER MERKEZİ