Türkiye'de sağlık hizmetlerinin dijitalleşmesi ve koruyucu hekimliğin güçlendirilmesi adına devrim niteliğinde bir adım atıldı. Sağlık Bakanlığı'na bağlı Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Kurumu (TİTCK) tarafından hayata geçirilen yeni bir düzenleme ile, vatandaşların en kolay ulaştığı sağlık noktalarından olan eczaneler, adeta birer "erken uyarı merkezi" gibi çalışacak. Yeni uygulama sayesinde, artık eczanelerde yapılan ateş, tansiyon, boy, kilo ve bel çevresi gibi basit ama hayati öneme sahip sağlık ölçümleri, anlık olarak kişilerin dijital sağlık karnesi olan e-Nabız sistemine kaydedilecek. Bu entegrasyon, hem hastaların kendi sağlık verilerini düzenli olarak takip etmelerini kolaylaştıracak hem de aile hekimleri ile uzman doktorların, hastalarının sağlık durumundaki değişimleri anında görmelerini sağlayarak, kronik hastalıkların takibinde ve erken teşhiste çığır açacak.

Aile hekimleri ayakta: 'Memnuniyet' ve 'performans' kriterleri iş güvencesini bitiriyor
Aile hekimleri ayakta: 'Memnuniyet' ve 'performans' kriterleri iş güvencesini bitiriyor
İçeriği Görüntüle

Mahalle eczanesi, birinci basamak sağlık üssü oluyor

Eczacılar, uzun yıllardır yasal olarak eczanelerinde ateş ve tansiyon ölçümü yapabiliyordu. Ancak bu ölçümler, genellikle bir kağıda yazılarak hastaya veriliyor ve herhangi bir merkezi sisteme kaydedilmiyordu. Sağlık Bakanlığı'nın yeni kararıyla, bu uygulama hem kapsam olarak genişletildi hem de dijital altyapıya entegre edildi. Artık sadece ateş ve tansiyon değil, obezite ve metabolik sendrom gibi birçok kronik hastalığın önemli bir göstergesi olan boy, kilo ve bel çevresi ölçümleri de eczanelerde yapılarak kayıt altına alınacak. Eczacılar, bu ölçümleri Sağlık Bakanlığı'nın "Reçetem" sistemi üzerinden sisteme girecek ve bu veriler, anında ve otomatik olarak hastanın kişisel e-Nabız profiline aktarılacak. Bu durum, mahalle eczanelerini, sadece ilaç temin edilen yerler olmaktan çıkarıp, aynı zamanda halk sağlığının korunmasında aktif rol alan, güvenilir birer birinci basamak sağlık üssü haline getirecek.

Doktorlar için anlık takip ve erken teşhis imkanı

Yeni uygulamanın, tıp dünyası ve hasta takibi açısından getireceği en büyük yenilik, hekimlerin hastalarının sağlık verilerine anlık olarak ulaşabilmesi olacak. Örneğin, bir aile hekimi, kendisine kayıtlı olan yüksek tansiyon hastasının, farklı zamanlarda mahalle eczanesinde yaptırdığı tüm tansiyon ölçümlerini kendi ekranından görebilecek. Bu sayede, hastanın tansiyonunun seyri hakkında çok daha net bir bilgiye sahip olacak, ilaç dozlarını daha doğru ayarlayabilecek veya yaşam tarzı değişiklikleri konusunda hastasını daha etkin bir şekilde uyarabilecek. Benzer şekilde, bir diyabet hastasının kilo ve bel çevresindeki artış, hekimi tarafından anında fark edilerek, gerekli müdahaleler için hasta erkenden çağrılabilecek. Bu erken uyarı sistemi, özellikle hipertansiyon, diyabet, kalp-damar hastalıkları ve obezite gibi kronik hastalıkların yönetiminde, komplikasyonlar ortaya çıkmadan önlem alınmasına olanak tanıyarak, hem hasta sağlığını koruyacak hem de sağlık sisteminin üzerindeki tedavi yükünü uzun vadede azaltacak.

Vatandaş kendi sağlığının patronu olacak

Uygulama, sadece hekimler için değil, vatandaşlar için de kendi sağlıklarını yönetme konusunda önemli bir güçlendirme sağlayacak. Artık her vatandaş, e-Nabız uygulaması üzerinden, farklı eczanelerde farklı zamanlarda yaptırdığı tüm temel sağlık ölçümlerini tek bir ekranda görebilecek. Kendi tansiyon, kilo veya ateş seyrini grafikler halinde takip edebilecek, bu verileri istediği zaman doktoruyla paylaşabilecek. Bu durum, kişilerin kendi sağlıkları konusunda daha bilinçli ve sorumlu olmalarını teşvik edecek. Örneğin, düzenli olarak tansiyonunu ölçtüren bir birey, değerlerindeki anormal bir yükselişi fark edip, henüz bir şikayeti olmasa bile doktoruna başvurarak olası bir hipertansiyon krizini önleyebilir. Bu "öz-yönetim" imkanı, koruyucu hekimlik anlayışının tabana yayılması ve toplumun genel sağlık seviyesinin yükseltilmesi adına atılmış değerli bir adım olarak görülüyor.

Mahremiyet ve veri güvenliği ön planda

Sağlık verilerinin dijital bir platformda toplanması, akıllara mahremiyet ve veri güvenliği sorularını getirse de, yetkililer bu konuda en üst düzeyde önlemlerin alındığını belirtiyor. e-Nabız sistemi, kişilerin onayı olmadan sağlık verilerine hiç kimsenin erişemeyeceği, güvenli bir altyapı üzerine kurulu. Eczanelerde yapılan ölçümler de, sadece kişinin kendi T.C. kimlik numarası ile eşleştirilerek kendi e-Nabız hesabına yüklenecek. Hastalar, diledikleri takdirde bu verileri aile hekimleri veya diğer doktorlarıyla paylaşma yetkisini yine sistem üzerinden kendileri verecekler. Bu yeni dijital entegrasyonun, önümüzdeki dönemde Türkiye'deki sağlık hizmeti sunum modelini kökten değiştirmesi ve koruyucu hekimliği merkeze alan daha proaktif bir anlayışı yerleştirmesi bekleniyor.

Kaynak: HABER MERKEZİ