İzmir Büyükşehir Belediyesi, yerel demokrasiyi güçlendirmek ve kent yönetiminde halkın söz hakkını artırmak amacıyla Türkiye’de ilk kez “Kent Denetçileri” uygulamasını hayata geçirdi. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay tarafından tanıtılan proje kapsamında gönüllü yurttaşlar beş bölgede sahaya inerek kentsel gözlem, denetim ve raporlama çalışmalarına başladı. Uygulama, yurttaşların yalnızca gözlemci değil, doğrudan denetleyici ve karar süreçlerine katkı sunan aktörler olmasının önünü açıyor.
İzmir’in beş bölgesinde sahaya inildi
İzmir Planlama Ajansı’nın (İZPA) öncülüğünde yürütülen program, Avrupa Birliği destekli IMPETUS Projesi kapsamında oluşturuldu. Şeffaf bir süreçle seçilen 17 gönüllü kent denetçisi; çevre kirliliği, kentsel hijyen, yeşil alanların korunması ve kültürel miras başlıklarında saha tespitleri yapmaya başladı.
İlk etapta Konak, Karşıyaka, Balçova ve Buca ilçelerinde yer alan Kültürpark, Kordon, Hasanağa Bahçesi, Bostanlı ve İnciraltı Kent Ormanı projeye dahil edildi. Denetçiler, üzerlerinde taşıdıkları yaka ve boyun kameralarıyla gözlem topluyor, tutanaklar zabıta ekipleriyle paylaşılıyor.

“Aşağıdan yukarıya veri üretimi hedefleniyor”
Projenin fikir ekibinde yer alan İzmir Kavram MYO Öğretim Üyesi Dr. Pelin Özden, uygulamanın Türkiye’de eşi benzeri olmadığını vurguladı:
“Bu proje yurttaş biliminin ve katılımcılığın en somut örneklerinden. İzmir’de kamusal alanların denetlenmesi, çevresel verilerin toplanması ve yerel yönetim hizmetlerine yurttaş katkısının artırılması hedefleniyor. Bize toplam 2 bin 911 başvuru ulaştı, şeffaf bir süreçle seçilen denetçiler çalışmalarına başladı.”
Özden, toplanan verilerin hem belediye birimleriyle paylaşıldığını hem de kentsel sürdürülebilirlik için yol gösterici bir arşiv oluşturduğunu söyledi.
Yurttaşlar sürece aktif olarak dahil oldu
Projeye dahil olan kent denetçileri, uygulamanın heyecan verici ve önemli bir sorumluluk olduğunu dile getirdi.
Denetçilerden Aleyna Polater, bu sürecin yalnızca belediyenin değil, yurttaşın da sorumluluk alması gerektiğini hatırlattığını belirterek:
“Her şeyi belediyeden beklemek yerine bizlerin de görev alması gerekiyor. Nasıl çalışıldığını, süreci nasıl takip edeceğimi öğrenmek istedim. Çok doğru bir adım attığımı düşünüyorum” dedi.
60 yıldır İzmir’de yaşayan Şaban Öngören ise uzun zamandır böyle bir uygulamayı beklediğini söyledi:
“Kentin her yerini dolaşıyorum ve gördüğüm sorunların çözüme ulaşması için bu projeye hemen başvurdum. Artık doğrudan bildirim yapabilecek ve takip edebileceğiz. Çok faydalı bir çalışma.”

Avrupa’dan finale kalan proje
İzmir’in Kent Denetçileri Programı, AB’nin IMPETUS projesi kapsamında 509 girişim arasından seçilerek ilk 20 proje arasına girmişti. İZQ Girişimcilik Merkezi’nde kamuoyuna duyurulan program için başvurular kura ve mülakatlarla değerlendirilmişti.
Proje;
-
çevre kirliliği,
-
kentsel hijyen,
-
yeşil alanların korunması,
-
iklim değişikliğiyle mücadele
gibi kritik alanlarda yurttaş katılımıyla doğrudan veri üretmeyi amaçlıyor.

Geniş katılımlı bir belediye işbirliği
İZPA’nın koordinasyonunda yürütülen çalışma; Zabıta Dairesi, Çevre Koruma Dairesi, Kent Tarihi Dairesi, Bilgi İşlem Dairesi, Park ve Bahçeler Dairesi, Basın-Yayın Dairesi, Sağlık İşleri, Hukuk Müşavirliği, İzmir Kent Konseyi ve diğer ilgili birimlerin ortak çalışmasıyla sürdürülüyor.




