Türkiye genelinde milyonlarca lise son sınıf öğrencisi ve mezun aday için bir yıllık yoğun ve yorucu bir çalışma temposu, 21-22 Haziran 2025 tarihlerinde düzenlenen Yükseköğretim Kurumları Sınavı (YKS) ile son buldu. Sınav salonlarındaki derin sessizliğin ve kalem seslerinin yerini, şimdi milyonlarca evde meraklı, umutlu ve bir o kadar da endişeli bir bekleyiş aldı. Adaylar, TYT, AYT ve YDT oturumlarında döktükleri terin karşılığını görmek, hayallerine uzanacak kapıyı aralamak için gün saymaya başladı. Bu bekleyiş, sadece öğrencilerin değil, aynı zamanda onların emeklerine ortak olan, uykusuz gecelerine tanıklık eden ailelerinin de ortak kaderi. Sınavın zorluğu, soruların analizi ve net hesaplamaları yavaş yavaş geride kalırken, şimdi tek bir soru gündemin merkezine oturmuş durumda: YKS sonuçları ne zaman açıklanacak?
Bu süreç, bir yıllık emeğin dijital bir ekranda belirecek birkaç rakama dönüşeceği, adeta bir kader anının beklentisiyle dolu. Öğrenciler için bu sadece bir sınav sonucu değil; gelecekteki mesleklerinin, yaşayacakları şehrin, kuracakları sosyal çevrenin ve hayatlarının geri kalanının rotasını çizecek bir yol haritası. Bu nedenle, sonuçların açıklanacağı güne kadar geçecek olan yaklaşık bir aylık süre, pek çok genç için tatlı bir heyecan ile derin bir kaygının iç içe geçtiği, zamanın adeta yavaşladığı bir dönem olacak.
ÖSYM takvimi açıkladı: Beklenen o gün...
Milyonlarca adayın ve velinin yüreği ağzında beklediği o kritik tarih, Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) tarafından daha önce yayımlanan 2025 sınav takvimi ile netliğe kavuşmuştu. Spekülasyonlara ve belirsizliğe yer bırakmayan takvime göre, 2025 YKS sınav sonuçları, 22 Temmuz 2025 Salı günü adayların erişimine açılacak. ÖSYM, genellikle sonuçları belirtilen tarihte, sabahın erken saatlerinde ilan etme geleneğini sürdürüyor. Bu nedenle, 22 Temmuz sabahı milyonlarca genç, telefonları veya bilgisayarları başında, hayatlarının en önemli anlarından birine tanıklık etmek için hazır bekleyecek.
Adaylar, sınav sonuçlarını öğrenmek için ÖSYM'nin resmi sonuç açıklama platformu olan https://sonuc.osym.gov.tr adresini kullanacaklar. Sonuç belgesine erişim için adayların, T.C. kimlik numaraları ve ÖSYM Aday İşlemleri Sistemi (AİS) için daha önce oluşturdukları kişisel şifreleri ile sisteme giriş yapmaları gerekecek. Adaylar bu ekranda; girdikleri her bir testteki doğru ve yanlış sayılarını, TYT puanlarını, yerleştirme için kullanılacak olan AYT ve YDT puan türlerini ve en önemlisi, tercih yaparken kılavuzları olacak olan başarı sıralamasını detaylı bir şekilde görebilecekler. Sonuç belgesinin adrese posta yoluyla gönderilmeyeceği, tüm sürecin tamamen dijital olarak yürütüleceği unutulmamalıdır.
Puandan öte sıralama: Asıl yarış şimdi başlıyor
YKS sonuçları açıklandığında, birçok adayın ilk olarak odaklandığı şey puanları olsa da, üniversiteye yerleştirme sürecinde asıl belirleyici olanın puanlar değil, başarı sıralaması olduğunu bilmek hayati önem taşır. Puanlar, her yıl sınavın zorluk derecesine ve standart sapmaya göre değişiklik gösterebilir. Örneğin, bir yıl 450 puanla girilebilen bir bölüme, bir sonraki yıl 460 puanla dahi girilemeyebilir. Ancak başarı sıralaması, adayın sınava giren tüm adaylar arasındaki yerini net bir şekilde gösterdiği için çok daha güvenilir ve istikrarlı bir veridir.
Dolayısıyla, 22 Temmuz'da sonuçlar ekranlara düştüğünde, adayların ve velilerin morallerini puanlarına göre değil, başarı sıralamalarına göre şekillendirmeleri gerekir. Bir öğrencinin Türkiye genelinde ilk 10 binde, 50 binde veya 200 binde olması, onun tercih edebileceği üniversite ve bölümlerin çerçevesini belirleyen en temel kriterdir. Tercih süreci, tamamen bu sıralama üzerine kurulacaktır. Bu nedenle, sınav sonuçlarının açıklanmasıyla birlikte aslında maraton bitmiyor, aksine stratejik düşünme, doğru analiz ve gelecek planlaması gerektiren asıl yarış, yani tercih dönemi başlıyor.
Hayallerin rotası çizilecek: Tercih maratonu nasıl işleyecek?
Sınav sonuçlarının ilanıyla birlikte başlayacak olan üniversite tercihleri, adayların geleceklerini şekillendirecekleri en kritik aşamadır. ÖSYM, sonuçların açıklanmasından kısa bir süre sonra, 2025-YKS Yükseköğretim Programları ve Kontenjanları Kılavuzu'nu yayımlayacak. Bu kılavuz, adayların adeta anayasası niteliğinde olacak. Kılavuzda, Türkiye'deki tüm devlet ve vakıf üniversitelerinin ön lisans ve lisans programları, bu programların kontenjanları, özel koşulları ve geçen yıl hangi başarı sıralaması ile öğrenci aldıkları gibi hayati bilgiler yer alacak.
Tercih süreci, genellikle sonuçların açıklanmasını takip eden bir hafta içinde başlar ve yaklaşık 7 ila 10 gün sürer. Adaylar, bu süre zarfında ÖSYM AİS sistemi üzerinden online olarak, en fazla 24 bölümden oluşan bir tercih listesi oluşturma hakkına sahip olacaklar. Bu süreçte adayların, kendi başarı sıralamalarını, ilgi alanlarını, mesleki hedeflerini ve üniversitelerin sunduğu imkanları dikkatlice analiz ederek bir liste hazırlamaları gerekiyor. Sadece popüler veya yüksek puanlı bölümleri değil, aynı zamanda kendi sıralamalarına uygun, "garanti" olarak nitelendirilebilecek ve gerçekten okumak istedikleri alternatif bölümleri de listelerine eklemeleri, açıkta kalma riskini azaltacaktır. Bu stresli ve karmaşık süreçte okul rehber öğretmenlerinden veya profesyonel eğitim danışmanlarından destek almak, doğru karar verme olasılığını artıracaktır.
Uzmanlar uyarıyor: Tercih listesinde bu hatalara düşmeyin
Her yıl milyonlarca adayın ter döktüğü tercih döneminde, yapılan bazı yaygın hatalar, öğrencilerin hak ettikleri veya daha iyi bir bölüme yerleşmelerini engelleyebiliyor. Eğitim uzmanları, bu kritik süreçte adayları ve aileleri şu konularda uyarıyor:
-
Sadece Puana Odaklanmak: Yukarıda da belirtildiği gibi, en büyük hata puana göre tercih yapmaktır. Tercih listesi mutlaka başarı sıralaması esas alınarak hazırlanmalıdır.
-
"Ölü Tercih" Yapmak: Kendi sıralamanızdan çok daha yüksek sıralamadaki bir bölümün altına, yine ondan daha yüksek sıralamalı bir başka bölüm yazmak anlamsızdır. Sistem, listeyi yukarıdan aşağıya doğru değerlendireceği için bu tür bir tercih işe yaramayacaktır.
-
Tek Bir Bölgeye veya Üniversiteye Takılıp Kalmak: Sadece belirli bir şehirdeki veya tek bir üniversitenin bölümlerini yazmak, adayın seçeneklerini daraltır. Farklı şehirlerdeki alternatifleri de değerlendirmek, yerleşme şansını artırır.
-
Bölümlerin Özel Koşullarını Okumamak: Bazı bölümler (askeri okullar, özel yetenek gerektiren bölümler vb.) ek sağlık raporu, mülakat veya özel koşullar gerektirebilir. Kılavuzdaki bu koşulları dikkatlice okumadan tercih yapmak, sonrasında hayal kırıklığına yol açabilir.
-
Geniş Bir Yelpaze Oluşturmamak: Tercih listesi, adayın sıralamasından biraz daha yüksek "hayal" tercihlerle başlamalı, kendi sıralamasına yakın "gerçekçi" tercihlerle devam etmeli ve sıralamasından daha düşük "garanti" tercihlerle son bulmalıdır. Bu, adayın yerleşme olasılığını maksimize eder.
