Okurumuz soruyor: “15 yıldır aynı şirketin işyerinde çalışıyorum. Bundan 5 yıl önce kıdem tazminatımın ödenmesi talepli işten ayrılma dilekçesi alınıp aldığım aylık ücret üzerinden 10 yıllık kıdem tazminatım ödendi. Kâğıt üzerinde çıkışım yapılmakla birlikte eski işimde çalışmaya devam ettim ve bir ay sonra benden eski işimde çalışmak istediğime ait dilekçe alınarak yeniden girişim yapıldı. Şimdi şartlarım oluştuğundan emekli olacağım. Almam gereken kıdem tazminatı tüm hizmet süreme göre mi hesaplanacak yoksa son 5 yıl için mi?”

Önceki yazılarımızda da belirttiğimiz gibi kıdem tazminatı işçilere tanınan bir hak olup, bundan sadece 4857 sayılı İş Kanunu'na tabi işlerde çalışan işçiler değil, aynı zamanda 854 sayılı Deniz İş Kanunu'na göre işçi sayılan “gemi adamları” ile 5953 sayılı Basın İş Kanunu'na göre işçi sayılan “gazeteciler” de yararlanır. Ayrıca iş ya da toplu iş sözleşmesinde hüküm bulunmak koşulu ile 50 ve daha az işçi çalıştırılan tarım ve orman işlerinin yapıldığı işyerlerinde çalışan işçiler de kıdem tazminatına hak kazanabilirler. Buna karşılık 4857 sayılı İş Kanunu'nun 4'ncü maddesinde kapsam dışı oldukları belirtilmesi nedeniyle ev hizmetlerinde çalışanlar ile çıraklar, stajyerler, memurlar ve sözleşmeli personel statüsünde kamu kurum ve kuruluşlarında çalışanlar kıdem tazminatı hakkından yararlanamazlar.

Bununla birlikte kıdem tazminatı hakkı iş sözleşmesinin sona erdiği her durumda söz konusu olmaz. İş sözleşmesinin belirli durumlarda işçi ya da işveren tarafından sona erdirilmesi veya işçinin ölümü halinde kıdem tazminatına hak kazanılır.

Bunlara kısaca değinmek gerekirse;

  1. İş sözleşmesinin işveren tarafından ihbar önellerine uygun olarak ya da bu sürelere ilişkin ihbar tazminatının peşin ödenmesi suretiyle feshedilmesi,

  2. İş sözleşmesinin işveren tarafından sağlık sebepleriyle haklı olarak önel verilmeden derhal feshedilmesi,

  3. İşyerinde işçiyi bir haftadan fazla süre çalışmaktan alıkoyan zorlayıcı bir sebebin ortaya çıkması halinde iş sözleşmesinin işveren tarafından feshedilmesi,

  4. İş sözleşmesinin işçi tarafından sağlık sebepleri, ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzerleri ya da zorlayıcı sebeplerle haklı olarak feshedilmesi,

  5. İş sözleşmesinin işçi tarafından askerlik nedeniyle ihbar önellerine uygun olarak feshedilmesi,

  6. İşçinin yaşlılık, emeklilik, malullük ya da toptan ödeme almak için işten ayrılması,

  7. Emekli olabilmek için gerekli olan yaşı doldurmamakla birlikte yaşlılık aylığı bağlanması için öngörülen yıl bazında sigortalılık süresi ile prim ödeme gün sayısını tamamlaması üzerine iş sözleşmesini feshetmesi,

  8. Kadın işçinin evlendiği tarihten itibaren bir yıl içinde kendi isteği ile iş sözleşmesini ihbar önellerine uyarak feshetmesi,

  9. İşçinin ölümü hallerinde kıdem tazminatına hak kazanılır.

Ayrıca yukarıda sayılan durumlardan herhangi biriyle iş sözleşmesinin sona ermesi söz konusu olduğunda, yine kıdem tazminatına hak kazanabilmek için işçinin işyerindeki kıdeminin bir yıldın fazla olması gerekmektedir.

Okurumuzun sorusuna gelince; uygulamada çok sık rastlandığı gibi işverenler ileride doğabilecek yüklü kıdem tazminatının bir kısmından kurtulmak için işçi çalışmakta iken ve hizmetine hiç ara vermediği halde o güne kadar olan kıdem tazminatını ödeyip işçiden buna ilişkin ibra belgesi de almaktadırlar. Yargıtay bu gibi uyuşmazlıklarda işçinin iş sözleşmesi feshedilmeden ödenen kıdem tazminatını ara yerde yapılan bir avans ödemesi olduğunu (örneğin Yargıtay 9. Hukuk Dairesi'nin 31.01.2011 gün ve 2009/4726-2011/1529 sayılı kararı), bunun ödeme tarihinden iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar yasal faiziyle birlikte, son olarak işçiye ilk işe girişinden iş sözleşmesinin feshedildiği tarihe kadar olan hizmetine göre hesaplanıp ödenecek olan kıdem tazminatından mahsup edileceğini karara bağlamaktadır. Bu nedenle okurumuza da ilk işe girdiği tarihten iş sözleşmesini emeklilik nedeniyle feshettiği tarihe kadar olan hizmeti için, son olarak aldığı çıplak ücreti ile diğer sosyal yardım ve yan ödemeler de dikkate alınarak bulunacak tazminata esas ücreti üzerinden ödenmesi gereken kıdem tazminatı tutarından, önceden ödenen kıdem tazminatının ödendiği tarih ile iş sözleşmesini feshettiği tarihe kadar olan, bu gün için yıllık yüzde 9 yasal faiziyle hesaplanacak tutarlarının mahsup edilmesi ve kalanının ödenmesi gerekecektir.