Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, 2025 yılı değerlendirme toplantısında basın mensuplarıyla bir araya gelerek hem iç güvenlik hem de bölgesel gelişmelere ilişkin açıklamalarda bulundu. Toplantının öne çıkan başlıklarından biri ise zorunlu askerlik sistemine yönelik planlanan yeni düzenlemeler oldu.
Cumhurbaşkanı tarafından 2025 yılının “Aile Yılı” ilan edildiğini hatırlatan Güler, Milli Savunma Bakanlığı olarak aile yapısını güçlendirmeye yönelik çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Bu kapsamda askerlik sistemiyle ilgili bazı öneriler hazırladıklarını belirten Güler, şu ifadeleri kullandı:
“Aile konusuna büyük önem veriyoruz. Örneğin, 3 çocuğu olan bir ailenin bir çocuğunun, 4 çocuğu olan bir ailenin 2 çocuğunun istediği yerde askerliğini yapabilmesi gibi düşüncelerimiz var. Bu konuda hazırladığımız bir takım görüş ve önerileri önümüzdeki dönemde paylaşacağız.”
Güler, Milli Savunma Bakanlığı’nın Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile bu alanda ortak çalışmalar yürüttüğünü, İstanbul’da düzenlenen IDEF Fuarı’nda da iki bakanlığın birlikte stant açtığını hatırlattı.
Terörle mücadele ve PKK vurgusu
Toplantıda güvenlik başlıklarına da değinen Güler, sürecin ilgili kurumlarla koordinasyon içinde yürütüldüğünü belirterek, “Halihazırda süreci ilgili kurumlarımızla koordineli olarak temkinli ve akılcı bir yaklaşımla yönetiyor, çalışmalarımızı köklü devlet geleneğimizden aldığımız sorumlulukla tam bir hassasiyetle yürütüyoruz” dedi.
PKK’nın fesih kararı sonrası yaşanan gelişmelere ilişkin bilgi veren Güler, “Terör örgütünün fesih kararı sonrası teslim olan terörist sayısında artış olduğunu da izliyoruz. Yıl başından bugüne kadar 105 PKK’lı, fesih kararından itibaren ise 69 PKK’lı terörist teslim olmuştur” ifadelerini kullandı. Güler, sınır içi ve sınır ötesinde arama-tarama, mayın ve el yapımı patlayıcı tespit ve imha çalışmalarının sürdüğünü belirtti.
Bakan Güler, bölgede hiçbir terör yapılanmasına izin verilmeyeceğini vurgulayarak şu açıklamayı yaptı:
“Başta PKK/YPG/SDG olmak üzere hiçbir terör örgütünün bölgede kök salmasına, farklı adlar altında faaliyet göstermesine, kısacası hiçbir terör oluşumuna ve oldubittiye müsaade etmeyeceğimizi bir kez daha hatırlatmak isterim.”
Suriye ve SDG değerlendirmesi
Suriye’de güvenlik ve istikrarın Türkiye’nin milli güvenliği açısından hayati önemde olduğunu vurgulayan Güler, SDG ile Suriye yönetimi arasında imzalanan mutabakata ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Güler, entegrasyon sürecinin belirsiz ifadelerle değil, net ve bağlayıcı bir yol haritasıyla yürütülmesi gerektiğini belirterek şunları söyledi:
“SDG'nin terör unsurlarından ayrıştırılarak Suriye Ordusu'na entegrasyonu, ayrılıkçı ve ademi merkeziyetçi söylemi terk etmesi, merkezi otoriteye bağlanması, ayrıca sahada paralel güvenlik yapılarının kesinlikle ortadan kaldırılması gerekmektedir.”


