Özge UYANIK- İzmir Konak'ta şehrin göbeğinde duran ve yapımına 2017 yılında başlanan Nevvar Salih İşgören Ulu Cami inşaatı, aradan geçen sekiz yıla rağmen tamamlanamadı. 43 metre kubbe genişliği, 92 metre uzunluğunda dört minaresi ve 15 bin kişilik kapasitesiyle Ege Bölgesi'nin en büyük ibadethanesi olması planlanan caminin 2022 yılında ibadete açılması hedefleniyordu. Ancak inşaat süreci yıllardır durma noktasında.
O dönem 100 milyon liraya mal olacağı açıklanan projenin, maliyet nedeniyle tamamlanamadığı iddia edildi. Vakfın inşaatı sürdürecek mali gücünün kalmadığı gündeme gelirken, Diyanet İşleri Başkanlığı'na devri için yapılan başvurudan da olumsuz yanıt alındı. Çürümeye terk edilen inşaatın geleceği belirsizliğini koruyor.
“Bir baba yiğit bekleniyor”
Konak İlçe Müftüsü Uğur Kocabaş son durumu değerlendirerek süreci anlattı:
2017 yılında, dönemin yöneticileri, Nevvar Salih İşgören Vakfı ile birlikte bir protokol imzalıyorlar. Protokolde, vakıf, "Kabasının %51'ini yapıp ben bırakırım" diyor, "İsim hakkını isterim" şeklinde bir talepte bulunuyor. Pprotokol imzalanıyor.
Nevar Salih İşgören Vakfı, %51'lik kısmı tamamlayıp işi bitiriyor. İsim hakkını alıp, Diyanet İşleri Başkanlığı'na teklif ediliyor. Diyanet, maliyetin çok yüksek olduğunu söylüyor. İl Müftülüğüne teklif ediliyor, ancak onlar da çok maliyetli olduğunu belirtiyorlar.
Bize de teklif edildi, ama ben de dedim ki, "Mümkün değil, bu maliyetlerle bu işi yapmak çok zor. Metrekaresi belli, kaba bir hesapla, burada ne kadar alan olduğu ve neye mal olacağı belli. Biz de almadık, çünkü mümkün değil.
Hayırseverler zaman zaman gündeme geliyor. "Biz isim hakkı isteriz" diyorlar. Bu sefer de protokole göre, Nevvar Salih İşgören Vakfı'nın bu konuda bir hakkı olduğu belirtiliyor.
Sonuçta müftülüğümüze, İl Müftülüğümüze ve Başkanlığımıza, maliyetlerin çok yüksek olduğu için bu iş bir türlü tamamlanamadı. Hayırseverlerin desteğiyle bu işin üstlenileceğini tahmin ediyorum. Hatta bir şirket ciddi bir teklifte bulunmuştu.
Bekliyoruz, durum bu. Tahminen eğer bugün başlanmış olsa bile, bir iki yıl sürebilir. Net bir süre veremeyiz. Proje şu an duruyor. Bu projeyi üstlenecek bir baba yiğitin çıkması bekleniyor
Çürüyen demirlerle inşaat nasıl devam edecek?
Uzmanlar, uzun süre yarım kalan inşaatların çeşitli riskler taşıdığını vurguluyor. İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanı Bengi Atak, “Betonarme kesitler normalde çeşitli koruyucularla kaplanarak çevresel etkenlerden korunur. Ancak Nevvar Salih İşgören Ulu Cami inşaatında bu korumalar yapılmadığı için beton ve demir doğrudan neme ve sıcaklığa maruz kalıyor.” Dedi.
Atak şunları söyledi: “Taşıyıcı sistem elemanlarından yarım kalanlar varsa, bu elemanların devamı yapılırken bağlantıların doğru kurulduğu ve yüklerin sağlıklı bir şekilde aktarıldığı da test edilmelidir. Söz konusu yapı, 14 bin metrekarelik bir alana inşa ediliyor. Malzeme deyince yalnızca betonu değil, bu tür stok durumunda bekleyen demirleri de değerlendirmek gerekiyor. Eğer henüz kullanılmamış betonarme demirleri varsa, bu demirlerin korozyon testlerinin yapılması, çap küçülmelerinin tespit edilmesi ve çekme deneylerinin uygulanması gerekir. Bu malzemelerin kullanılmadan önce kalite kontrolünden geçirilmesi ya da büyük olasılıkla tamamen değiştirilerek kullanılması önemlidir.
Ayrıca, bu tür yarım kalan yapıların çevresel riskleri de göz ardı edilmemelidir. Mevzuat açısından bakıldığında, yapıların yalnızca teknik standartlar açısından değil, üretim süreçleri ve tamamlanma süreleri bakımından da kontrol altında tutulması gerektiğini düşünüyoruz.”